Sinan KAVRAKOĞLU
  • 01/01/1970 Son günceleme: 27/07/2007 00:11
  • 35.551

Güneydoğu’dan niçin AK Parti çıktı? Genel seçimler için , sandık başına gitmeye sayılı günler kala çılgınca tırmanan gerilimin aksine büyük bir huzurla son buldu.

Genel seçimler, sandık başına gitmeye sayılı günler kala çılgınca tırmanan gerilimin aksine büyük bir huzurla son buldu. Seçimin tek mağlubu her ne kadar CHP gözükse de bence DTP destekli bağımsızlar büyük bir şok yaşıyor.

Burada AK Parti Genel Başkanı Tayyip Erdoğan’a şapka çıkartılacak strateji aylar öncesinden uygulamaya konulurken, çoğumuz Kuzey Irak’a sınır ötesi operasyonu gerçekleştirmiştik bile!

Halbuki, Tayyip Erdoğan uyguladığı ince siyasetle DTP’nin belki de üçüncü parti olmasının önünü kesmiş oldu.

2002 genel seçimlerinde 1 933 618 oyla geçerli oyların yüzde 6,14’ünü alan DEHAP (DTP), bu seçimlerde baraj sorununu  42 seçim bölgesinde 66 bağımsız adayla aşmaya çalıştı. Recep Tayyip Erdoğan’ın aylardır uyguladığı ve tüm kesimleri kucaklayan siyasi söylemleri, Kürt kimliğine getirdiği tanımlamalar ve uzlaşmacı yaklaşımları, Güneydoğu’ya yapılan yatırımlar ve teşvikler, DTP destekli bağımsızların karşısına AK Parti’yi adeta bir baraj gibi dikiverdi. Netice itibarıyla DTP’li bağımsızlar 66 adayından sadece 22’sini meclise gönderebildi.

Güneydoğu’daki sandıklardan AK Parti ve DTP’li bağımsızlar çıkarken, eski DTP Genel Başkanı Ahmet Türk de en az 30 milletvekili beklediklerini, ancak, AK Parti’nin Diyarbakır’da yüzde 40.28, Bingöl’de yüzde 71.53, Erzurum’da 68.24, Adıyaman’da 65.21, Ş. Urfa’da 60.59, Bitlis’te 58.90, Van’da 52.74, Mardin’de 43,70, Ağrı’da yüzde 63,30 gibi yüksek oranda oy almasının bütün hesaplarını alt üst ettiğini itiraf etti. İşte tam bu nokta diplomasi ile askerin uyumu noktasındaki hassas dengeyi ve siyasetin uzağı görebilme yeteneği olduğunu gösteriyor. Fakat, üzülerek söylüyorum basınımızda bunu görebilecek yetenek yok.

Medya AK Parti’nin yükselişini neden göremedi?

Seçimin hemen ardından medyamızda öz eleştiri dönemi başlarken, haber portallarının bir çoğunda “Medya AK Parti’nin yükselişini niye göremedi” şeklinde, bana göre “ironik” başlıklar görüyorum. Eskiden Bab-ı Ali şehrin merkezinde ve avamla iç içe iken, bu gün plazaların ve gökdelenlerin o baş döndürücü yüksekliğinden sadece geneli görebiliyorlar. Bir de ellerindeki kadehte 12 yıllık Black Label serisi Chivas Regal olunca gözler sadece görmeyi arzu ettiklerini görebiliyor, o da hayal meyal. Yazıya dökebildikleri de kişisel arzularıyla sınırlı kalıyor maalesef. Bu anlamda bu seçimlerin en büyük mağlubu medya oluyor ne yazık ki!

Seçimin en karlısı CHP (tabi Baykal istifa ederse)

Bence seçimden en karlı çıkan diğer bir parti Deniz Baykal’ın istifa etmesi durumunda CHP olacaktır. Zira, 99 milletvekili ile (DSP’li vekilleri mevcut sayıdan düştüm) ana muhalefet görevini yürütecek olan CHP’de ciddi bir kan değişikliği ve istikrarlı politikalar şüphesiz olumlu sonuçlara yol açacaktır. Ancak, Deniz Baykal’ın bırakmaması durumunda bir sonraki dönemde CHP korkarım barajın altına dahi inebilir.

Seçim sonuçlarının Beykoz’a yansımaları… 

2002 Genel Seçimleri’nde Beykoz’da 111 231 geçerli oyun 47 219’unu alarak yüzde 42,45 oranıyla birinci olan AK Parti’yi 16,514 oy ve yüzde 14,86 ile CHP takip etmişti. MHP ise 5,591 oy alabilmiş ve bu oy oranlara yüzde 5,03 olarak yansımıştı.

22 Temmuz Genel Seçimleri’ne baktığımızda Türkiye genelinde olduğu gibi AK Parti’nin oylarında azımsanamayacak bir yükseliş yaşanırken, oran 6 puanlık bir artışla yüzde 48,32 oldu.

Acaristanbul olayı elitleri hayli kızdırmış

CHP, korunaklı sitelerin yoğun olduğu mahallelerde, Anadolu Hisarı (CHP % 44,7-AK Parti %25), Göztepe Mahallesi (CHP % 49, AK Parti % 27), Kanlıca Mahallesi (CHP % 46-AK Parti % 22), Acarlar Mahallesi (CHP % 63,70-AK Parti % 10,41) ve Paşabahçe Mahallesi’nde (CHP % 39-AK Parti % 32)  birinci parti olurken, Beykoz genelinde AK Parti yüzde 48.32, CHP  yüzde 20.68 ve MHP  yüzde 11.65 oranında oy aldı.

CHP, Beykoz’un belli yerlerinde sandıktan birinci çıkarken Acaristanbul ve Acarkent davaları bu orana oldukça etki etmiş görünüyor. Acarkent, Beykoz Konakları, Göksu Evleri gibi korunaklı sitelerde yaşayan seçmenlerin oy kullandıkları bu sandıklarda CHP birinci parti olurken Acarlar Mahallesi’nde AK Parti üçüncü parti durumunda.

CHP’de 2002 genel seçimlerine oranla oyunu AK Parti gibi 6 puan arttırırken, 2004 yerel seçimlerinin altında kaldı. Bu artışı korunaklı sitelerdeki seçmen sayısının artışına, Acaristanbul olayına duyulan tepkiye ve yer yer Belediye’ye bağlamak doğru bir analiz olacaktır. Özellikle Paşabahçe’de AK Parti’nin yaşadığı başarısızlığı 3,5 yıldır bu mahallede dişe dokunur bir çalışma yapılmamasına bağlıyorum. Öte yandan, Tokatköy’de AK Parti’nin yüzde 52,54 oranıyla birinci olması sel felaketinden sonra yapılan çalışmaların başarılı olduğunu gösteriyor. Şüphesiz, tapu sorununun yoğun olduğu bölgelerde yapılan çalışmalarda AK Parti'nin oylarında ciddi bir yükselişe yol açtı. 

En çok seçmeni olan Çubuklu Mahallesi’nden AK Parti yüzde 52,79 ile birinci çıkarken CHP yüzde 16,59 ile ikinci olabilmiş. İncirköy Mahallesi’de en çok seçmeni olan mahalle olarak ikinci sırada yer alıyor ve burada da AK Parti’nin yüzde 47,61 ile sandıktan birinci olarak çıktığını gözlemliyoruz. CHP’nin İncirköy’deki oy oranı ise yüzde 20,94.

Cumhuriyet Mitingleri Cumhuriyet Köy’ü etkilememiş!

İronik bir ara başlık attım, zira, köylerde AK Parti sandıkları adeta silip süpürmüş. İsaklı Köyü AK Parti yüzde 72.89, Paşamandıra yüzde 72.52, Poyrazköy yüzde 71.24, Örnekköy 69.25, Elmalı 65.78, Cumhuriyetköy 63.43, M.Ş. Paşa 60,63, Kılıçlı 59.27, Akbaba 56.70, Dereseki 51.84, Riva 51.11. Polonezköy işi sağlama almış AK Parti yüzde 35.18, CHP ise yüzde 30.43 oy almış.

Evet, ülkemizin ve Beykoz’un genel durumu böyle. Siyasetin uzun soluklu bir maraton olduğunu unutmayan ve ileriyi görebilenler mutlaka kazanıyorlar.  Şimdi önümüzde yerel seçimler var. Belki çok erken bir söylem olacak ama CHP’nin Belediye Başkan adayının Alaaddin Köseler olacağını düşünüyorum. Bu 1,5yıl neler getirir, neler götürür şimdiden net olarak kestirmek elbette mümkün değil. Ancak, Belediye Başkanı Muharrem Ergül’ün karşılaştırmalı seçim sonuçlarıyla sıkı bir değerlendirme yapıp, tüm kesimleri eşit kucaklayacak, siyasetten biraz daha izole olarak sorunların üzerine biraz daha radikal gitmesi gerekecek. Öte yandan bazı AK Partili meclis üyelerinin ve teşkilat mensuplarının şapkalarını önüne alıp düşünme zamanı da geldi. Zira, siyasi kariyerlerinin son 1,5 yılını yaşıyorlar ve önümüzdeki seçimlerde çıta epeyce yükseleceğe benziyor.

Netice olarak Beykoz’da da istikrar ve güven kazandı. Hayırlı olsun…

Yazarın Yazıları