Her ne kadar Spor konulu köşe yazılarımızı yazma düşüncesinde olsak da maalesef şu kör olasıca salgın süreci bütün dikkatleri bu yöne çekmemize neden olmakta.
Geçen haftalarda bu kez ailemizden kendi kuşağımızdan bir ismi Dayı Oğlu Orhan Çetin’i son yolculuğuna uğurladık. Ondan önce Şahinkaya Mahallemizden en samimi komşularımız anne-kızı aynı kaynaklı kaybettik.
Spor camiasında gün geçmiyor ki birinin Covid-Pozitif çıkma haberine rastlamayalım. En üst önlem alınan Süper Ligden bile her halde futbolcuların yarısı değişik dönemlerde bunu yaşadı atlattı.
Alt liglerde müsabakalar oynanmıyor…gelecek sezon da oynanıp oynanmayacakları da şüpheli… Sponsorların egemenliğindeki Voleybol, Basketbol ve Hentbol Ligleri vakaların altında devam etmekte, ki artık sezonun son maçları oynanmakta.
Bölgesel Amatör Ligi hakkında yeni bir erteleme mi gelecek, bu sezon oynanmayacak, ya da beyaz sezon yani oynanmamış sezon ilan edilip tüm hakların gelecek 2021-22 sezonuna bırakılması mı olacak şu yazı kaleme alındığında belli değildi.
Şu anda değişik branşlarda eline izin belgesi alan sporcular antrenmanlarına devam etmekte. Nedeni ise Olimpik Sporlarda, Dünya, Avrupa, Olimpiyat Oyunları olan branşlarda izinler var.
İzinler var ama yerel anlamda bakıyoruz, Beykoz İlçesi dahil salon sporlarında olsun diğer branşlarda olsun antrenmanlarını devam ettirenler var, olmayacak, oynanmayacak sezonlar için çocuk ve gençleri antrenmanlara çağıranlar, bir Covid Pozitif çıkarsa bu sizin boynunuza vebal kalır demedi demeyin.
Öte yandan Beykoz 1908 A.Ş. Takımında da antrenmanlar devam etmekte. TFF tarafından müsabakaların Mayıs Ayı sonunda yapılacağına dair bir açıklama var, başka bir açıklamada ortada yokken Sarı-Siyahlılar devam etmekte, çünkü TFF 3.Ligine çıkmak gibi bir hedef var. Peki onlar antrenmanlara nasıl gidip gelebiliyorlar, hatta kısıtlama, yasaklar varken derseniz Kaymakamlıklardan alınan özel izin kağıtları mevcut.
Beykoz’da şöyle bir etrafınıza bakın ve kendi kendinize sorun, acaba bir çırpıda tanıdığınız, akrabanız, komşunuz kaç kişi var diye…inanın kesintisiz herkes en az 3-5 ismi söyleyecek düşünmeden, hele biraz daha düşünmeye vakit verseniz bu iki, üç katına çıkacaktır.
Yahu hayat bu kadar ucuz mu? Bana bulaşmaz diye ortalarda gezinen, emekli olup yani sabit bir geliri olup ilk fırsatta değişik bahaneler ile parklara kaçanlara ne demeli… Aklımdan bir şeyler geçiyor ya kart zamparalara bir şey demeyeyim…
Geçen sene kendi sosyal medyamdan paylaşmıştım yine hatırlatayım, yahu şu anda cezaevlerinde binlerce insan var dört duvar arasında yaşamak zorunda kalan, yerin bilmem kaç metre altında madenlerde çalışanlar var, izin alındığı için mevcut inşaatlarda oruçlu halleri ile çalışanlar var, doktorlar, hemşireler, polisler, filyasyon ekipleri var…. Yani var oğlu var…
Bizim Beykozlular ise kaç kaçabilsen sokaklara, caddelere… Ayıptır, günahtır ve de vebaldir… Oturun oturduğunuz yerde… Evlerinde nice felçlisi, sakatı, hastalıklardan inim inleyen mecburen çıkamayanlar var, siz ise bunaldım, sıkıldım, krize girdim bahaneleri ile ne ararsınız sokaklarda. Sonra devlet cezayı da kesti mi devlete sövüp durun… Allah akıl fikir versin…
