Mert AKDEMİR
  • 11/06/2024 Son günceleme: 11/06/2024 23:51
  • 1.709

Evet-Hayır referandumu öncesinde Hayır oyu verilmesi için Beykoz Akbaba’da ki benzin istasyonunun orada bulunan düğün salonuna gelmişti. İlk defa orada gördüm. Beykoz yerel basınında bir emekçiydim o sıralar bende.

Salonlarda ışıklarının söndürüldüğü, toplantı yeri verilmediği, türlü türlü tehditleri bertaraf eden cesur yapısıyla sağ seçmene muhteşem bir alternatifin meşalesini yakmıştı. 2017 yılına geldiğimizde ise bunun meşale değil bir güneş olduğunu tüm Türkiye’ye İYİ Partiyi kurarak göstermişti.

Ben de kuruluşunda yer almış İstanbul İl Gençlik Kolları ve Beykoz İlçe Yönetimi’nde kendime yer bulmuştum. Umutsuz kalmış muhalif seçmenin sığınacak limanı olma yolunda hızlı adımlarla ilerliyordu İYİ Parti. Mutluyduk.

Sadece muhalefet etmiyor akabinde çözümlerimizden de bahsediyordu genel başkanımız. Yapıcıydık. Kimisi anne, kimisi abla diyordu artık. 2019 da Ekrem Başkana İBB’yi kazandırmış, umudun alevini iyice körüklemiştik.

Neyse kronolojik hatırlatmanın bundan sonrasında sıra mahalledeki abimizde. Kendisi koyu Reisçi. Her türlü şartta parti liderini savunur. Yaptıklarına kızsa bile küsmez, asla dışarıya renk vermez. Bana ise Meral hanıma o kadar güvenme demeler, alacağı oy yüzde onlarda kalır demeler. Çeşitli siyasi yaygaralar ve daha neler neler. Aslında tatlı bir atışmanın ürünüydü hepsi. Yoksa aramızdaki kardeşlikte hala sorun yok.

Son yerel seçimlerden hemen önce İYİ Parti’ye özü başına seçime girme kararı aldırarak Ankara’da Mansur Başkan’a, İstanbul’da Ekrem Başkan’a yaptığı muhalefet beni kendisinden de, partiden de kopardı. Sanki rakibi Murat Kurum değil de Ekrem Başkan’dı İstanbul’da. Ankara’da sayfalarca dolusu mal varlığı olan AKP’li aday Turgut Altınok değil Mansur Başkan’dı düşmanı. Seçimden önce gidişatın AKP’ye yarayacağını görerek ben istifa ettim. Seçimden sonra İYİ Parti kaybettiği için sorumluluk bende diyerek Meral Akşener istifa etti.

Erdemli bir lider davranışıydı fakat; ben CHP’ye katılıp hem İstanbul’da hem de AKP’nin 20 yıllık kalesi olan Beykoz’da seçimi kazandım. Meral Akşener ise bir süre ortalıkta gözükmedikten sonra saçları sarıya boyatıp Ankara’da saraya çıktı. Ben siyasi hayatıma devam etmek için kimseye muhtaç değilim ama görünen o ki Meral Akşener siyasi hayatına devam edebilmek için Recep Tayyip Erdoğan’a muhtaç. Hak dostum hak.

2017’den istifa ettiğim güne kadar ilçemde İYİ Parti çatısı altında tanıdığım kimseye siyaseten kırgın ya da küs değilim. Yanlışıyla doğrusuyla, ben kendi içimde hesaplaşmamı yaptım. Ayrıca çok temiz ve iyi yürekli insanlar tanıdım. Hepsinin haklarında hayırlısını dilerim.

Mahalledeki abi ise haklı çıktı.

Yazarın Yazıları