Sinan KAVRAKOĞLU
  • 01/01/1970 Son günceleme: 11/02/2010 23:11
  • 23.260

Yöre derneklerinin Beykoz’a ve Beykozluya nasıl bir katkısı olduğunu halen çözebilmiş değilim. Takiye ve bölmekten başka tabii.

Yöre derneklerinin seçim dönemlerinde girdikleri ruh halini çoğunuz iyi bilirsiniz. Kıran kırana meclis üyesi pazarlıkları, havalarda uçuşan vaatler, sözler. Yüzlerce hatta binlerce insanı belediyede işe alma sözleri, yüzlerce kişiye danışmanlık, onlarca kişiye başkan yardımcılığı. Öyle ki, kimisi işi parti merkezi basmaya kadar götürür. Tehditler havada uçuşur ve bunlar maalesef siyasiler tarafından da çoğunlukla yutulur…

Bu pazarlıklar, vaatler ve beklentiler Beykoz’da maalesef yöre derneklerinin çevresinde döner. Döner de hiç kimse çıkıp “kardeşim siz seçimlere kadar otuz kırk kişinin takıldığı pişpirik oynadığı kahve, seçim zamanı geldi mi on binleri temsil eden bir STK oluveriyorsunuz. Bu nasıl bir çelişkidir?” demiyor, diyemiyor.

Demiyor, zira işine gelmiyor.

Hep merak eder dururum, bu yöre derneklerinin arasında Beykozlu yok mu diye? Kimseyi hedef almak niyetinde değilim. Ama Beykoz’da doğmuş, Beykoz’da büyümüş, nüfus cüzdanında yazan memleketin yerini haritada bile gösteremeyecek birçok insanımızın kendisini Beykoz’a ait hissetmesinin önündeki en büyük engel yöre dernekleri… Geçmişte yapılan nüfus sayımlarında otobüslerle memleketlerine turlar düzenleyip Beykoz’un daha az hizmet, kaymakam ve belediyenin bütçeden daha az pay almasını sağlayan yöre dernekleri…

Birçok dostumuzun bana sitem edeceğini biliyorum ama maalesef böyle düşünüyorum. Elbette arada çok güzel işler yapan dernekler de var. Eğitim, kültür, sanat gibi hayatın yapı taşlarını oluşturan birçok konuda ciddi çalışmaları olan derneklerimizin çok az da olsa var olduğunu biliyorum. Ama sonuçta yöre derneği. Yöre insanına, yani hemşerilerine hitap ediyor. “Ben Beykozluyum” diyenin orada işi olamaz yani.

Aykırı birileri çıkıp Beykozlular Derneği kursa ne olur acaba? Hakikaten merak ediyorum. Ama biraz anarşist bir dernek olacak. Yöre derneklerinin yol açtığı şehir efsanelerini yıkacak türden… Biraz da dozunda mikro milliyetçilik koydun mu tüzüğüne inanın Beykoz’da çok şey değişir... Tabi olmazsa olmaz tek kural politikaya kesinlikle mesafeli duracak… Öyle meclis üyesi, belediye başkanı, ilçe başkanı belirlemek gibi bir derdi olmayacak. Liyakatli ve ehliyetli insanların o görevlere gelmesi için uğraşacak. Ve tabi bu liyakatli ve ehliyetli kişiler Beykozlu olacak şüphesiz…    

Kim bilir belki bir gün bunu da başarır Beykoz…

Vesselam.

Yazarın Yazıları