Kader Gür son makalesinde çok net bir ifade kullanmıştı; “Beykoz halkı Yücel Çelikbilek için “Allah razı olsun” diyecektir” şeklindeydi bu ifade.
Kimi bu tespite gülüp geçerken, kimi de bizi yalakalıkla itham etti.
Hakaret ve iftira olmadığı sürece her görüşe hoşgörüyle yaklaşmaya çalıştığımız için, bu yorumları yayınlamakta bir beis görmedik. Ancak, Kader Gür’ün bu ifadesinin altında yatan realiteyi iyi analiz etmek lazım.
Beykoz’u Doğal SİT Alanı ilan ederek tarihe geçen, yıllarca çözümsüzlüğe mahkûm eden zihniyeti nasıl nefretle anıyorsak, ilerde Yücel Çelikbilek’i de Beykoz’daki 2-B arazilerininBelediyeye devrini sağlamasından dolayı -görev başında olsun veya olmasın- hayırla yâd edeceğiz.
Evet, inşallah Beykoz’daki 2-B arazilerinin tamamı Özel Proje Alanı statüsüyle Beykoz Belediyesi’ne devredilecek.
Burada “Özel Proje Alanı” terimini cımbızla çekip o cümle üzerinden belirsizlik oluşturmaya çalışmak dürüst bir yaklaşım olmaz ve toplumda da karşılık bulmaz. Zira “Özel Proje Alanı”terimi, Beykoz’a özel bir düzenleme olduğu için başvurulan yöntemin adıdır.
Tabi bu belirsizlik oluşturma gayesi yeni bir mahkeme sürecinin alt yapı hazırlığı da olabilir. Çünkü CHP’nin duracağına ihtimal vermiyorum. Her an bu Özel Proje Alanı çözümünü mahkemeye götürebilir.
Bu düzenleme tek başına Yücel Çelikbilek’in kişisel gayretleri ve ikili ilişkileriyle kotarılmış,Beykoz için çok önemli bir kazanımdır. Ve ileride binlerce Beykozlunun gıyabında “Allah razı olsun O’ndan” demesine yetecektir.
Elbette bu kazanımı da beğenmeyip “Hacı Abi” ifadeleriyle başlayacak çapsız eleştiriler gelecektir. Ne denebilir ki? Adamlar bütün Hacıların bedduasına namzet olmuş, “sırtları yere gelir mi (!)”
Ama her ay kapıları aşındırmaya da devam ederler… Ya reklam parası, ya da “oğlumu işe sok!”
Geçelim.
“Daha ne yapsın?” başlıklı makalem bazılarını fena rahatsız etmiş. İsimlerini yazmamıştım, yine yazmayacağım.
Makalem yayınlandığı gün telefonlara sarılmışlar. Muharrem Kaşıtoğlu’nu ve Kader Gür’ü aramışlar. İçerisinde en küçük bir yalan veya onların alışık olduğu tarzda bir hakaret olmayan makalemden dolayı beni en yakın dostlarıma şikâyet etmişler. Bir tek beni arayamamışlar. Bunun yerine köşelerinden etkili olmaya çalışmışlar –bu arada halen ne yazdıklarını bilmiyorum, umurumda da değil-. İstedikleri etkiyi oluşturamayınca danışmanı (!) olduğu CHP’nin Meclis Grubu’na sözlü önerge verdirmişler. Koca meclis grubu da buna alet olmuş… İçler acısı!
Hâlbuki ben onlardan, Karagöz Sırtı’ndaki ünlü bir iş adamının yaptığı ultra lüks konutlar için savcılığa suç duyurusunda bulunan ve bu başvurusunu tamamen duygusal nedenlerle geri çeken CHP Meclis Üyesi Halit Kılıç’ı yazmalarını beklerdim.
Sahi Halit Kılıç Nöbetçi Beykoz Cumhuriyet Savcılığı’na yaptığın suç duyurusunu neden ve neye karşılık geri çektin? -Beykoz’dan sorumlu CHP Milletvekili Akif Hamza Çebi kuvvetle muhtemel bu konudan haberli değil. Yoksa her programda hemen yanı başında arz-ı endam eden Halit Kılıç’a bu olayın aslını astarını mutlaka sorardı.-
Rüzgarlıbahçe’de dağıtılan tapuların iptali için mahkemeye başvuran ve başını yine Halit Kılıç’ın çektiği CHP’li meclis üyelerini yazmalarını beklerdim.
Anadoluhisarı’nda yapımı son anda yine CHP’li meclis üyelerinin mahkemeye başvurmasıyla engellenen Aqua Park’ı yazmalarını beklerdim.
Türk-Alman Üniversitesi’nin ormana yapıldığı iddiasıyla yürütmeyi durdurma kararı çıkartmaya çalışan CHP’li meclis üyesini yazmalarını beklerdim.
İçerisinde Belediye Başkanlık Binası da olan 197 adet taşınmazın İBB’den Tarihi Kışla’ya karşılık devralınmasına red oyu veren meclis üyelerini yazmalarını beklerdim.
Başkanlık binasında yapılan tadilatı kaçak olduğu gerekçesiyle mahkemeye veren Halit Kılıç’ı yazmalarını beklerdim.
En önemlisi; Özel Proje Alanı kapsamında olan 2-B arazilerinin Milli Emlak’tan devrini alabilmek ve vatandaşlara uygun şartlarla satışını sağlamak için Belediye tarafından yatırılması gereken % 20 peşin bedelin kredi alınarak ödenmesine karşı duran CHP Meclis Üyeleriniyazmalarını beklerdim.
Korkarım her zamanki gibi çok şey beklemişiz…
Bir taraftan halkçı görünüp, hep halkın aleyhine olan kararların içinde olan CHP Meclis Üyelerini neden yazamıyorsunuz beyler? Kaleminiz mi köreldi!
Ve siz CHP İlçe Başkanı Bahadır Yavuz; biz miyiz yandaş medya?
Siz ne kadar halkçıysanız, biz de o kadar yandaşız!
Vesselam.
