Dr. Metanet Tarverdiyev hastalıkların duygusal sebeplerini anlattı

  • 0
  • 11773
Dr. Metanet Tarverdiyev hastalıkların duygusal sebeplerini anlattı
Dr. Metanet Tarverdiyev hastalıkların duygusal sebeplerini anlattı
Dr. Metanet Tarverdiyev hastalıkların duygusal sebeplerini anlattı
Dr. Metanet Tarverdiyev hastalıkların duygusal sebeplerini anlattı
Dr. Metanet Tarverdiyev hastalıkların duygusal sebeplerini anlattı

Azerbaycan’daki Türk okulunda eğitim alan çocuklarının Türkiye’de üniversite kazanması üzerine ülkemize gelen Dr. Metanet Tarverdiyev Beykoz Devlet Hastanesinde pratisyen hekim olarak çalışıyor.

Dr. Metanet Terverdiyev modern tıbbın yanı sıra ülkesinde almış olduğu mental tedavi yöntemlerini Türkiye’de de hastalarına tavsiye ediyor. Mental tedaviye yönelik, “Hastalıkların Duygusal Sebepleri” ve “Duygu Dünyamızın Fiziksel Etkileri” isimli iki kitabı bulunan Dr. Tarverdiyev, eserlerinde Metanet Oğuz müstear ismini kullanıyor.

Türkiye’deki kamu hastanelerinde hekim olarak görev yapabilmesi için Türk vatandaşı olma zorunluluğunu 10 yıllık mücadelesi sonucunda aşabilen ve hemen ardından denkliğini alarak hekim olarak çalışmaya başlayan Metanet Tarverdiyev (Oğuz), Azerbaycan’daki kamu hastanelerinde 15 yıl dâhiliye uzmanı olarak çalışsa da, Türkiye’de de bu statüye ulaşabilmek için çalışmalarını büyük bir heyecanla sürdürüyor.

Beykoz Devlet Hastanesi doktorlarından Metanet Tarverdiyev, amacının geleneksel tıpla Batı tıbbını birleştirmek olduğunu ve (DSÖ) Dünya Sağlık Örgütü’nün; sağlığı, sadece sakatlık ve hastalığın olmaması değil, hem ruh, hem bedensel ve zihinsel olarak insanın iyi olma hali olarak açıkladığını söyledi.

Her iki kitabında da duyguların hastalığa uzanan yolculuklarını ele alarak çözüm önerilerini sıralayan Tarverdiyev, “insanoğlu her devirde sağlıklı ve uzun yaşamanın yollarını aramıştır. Öyle ki bu arayış, günümüzde de devam etmektedir. Artık tıp çevrelerince de kabul edildiği üzere tam bir iyileşme ve sağlıklı bir yaşam için sadece doğru beslenme, doğru teşhis ve doğru ilaç kullanımı yeterli olmuyor.” dedi.

Zihni faaliyetleri doğru yöneterek, olumsuz duyguların verdiği hasarı en aza indirerek vücudumuzun fiziksel varlığını sağlıklı bir biçimde sürdürebilmesinin mümkün olduğuna vurgu yapan Dr. Tarverdiyev, fiziksel halimizi iyileştirmek için duygu ve düşüncelerimizin de iyileşmeye ihtiyacı olduğunu dile getirdi.

Azerbaycan’da uzun süre tıbbı ve mental tedavi yöntemlerini birlikte yürüttüğünü ve Türkiye de de vatandaşlığını almak üzere beklediği 10 yıllık sürede mental tedavi yöntemiyle hastalara şifa dağıtmaya devam eden Metanet Tarverdiyev, kişisel gelişim alanında da çalışmalar yürüttü.

Kitabında yazdığı 100 hastalığın duygusal sebeplerine ilişkin gözlemlerini sürdürdüğünü söyleyen Tarverdiyev, duygunun sabitlenen bir şey olmadığını ve duyguların ifade edilmemesinin oluşturduğu birikimin zamanla öfke ya da başka hastalık olarak ortaya çıktığını belirtti.

Dr. Metanet Tarverdiyev şöyle konuştu:

Mesela erkeklerle kadınlar arasında kalp krizi geçirme oranları çok farklıdır. Sağ kalma ihtimali erkeklerde daha azdır. Çünkü erkekler duygularını derin dondurucu da donduruyor. O da bir gün kalp krizi şeklinde kendini gösteriyor.       

Şeker hastalığı olan insanlar hep, ‘annem ban az verdi, diğer kardeşime çok verdi’ şeklinde kıyaslama yaparlar… Hep adalet duyguları ön planda olur. Mesela ikinci çocuk olduğu zaman ilk çocuğa ilginin azalması onu şeker hastalığına sevk edebilir.

Tansiyonu yüksek olan hastalara olabildiğince sorunlarını soruyorum. Yüksek gerilim olan tansiyon genellikle annelerde oluyor… İnsan kendi kendine gerilim yapmaz… Ama herkesi kontrol etmek isteyince yüksek gerilim yapıyoruz. Çevremizde olan herkesi kontrol altında tutmaya çalışıyoruz. Onların yerine düşünüyoruz. Bunun tedavisi insanlara yanılma payı tanımaktır.

Her zaman birilerine karşı tetikte mi yaşamalıyız?

Sürekli savunma halinde yaşıyor olmak insan vücudunun kortizol ve adrenalin salgılarının aşırı bir biçimde artmasına sebep olur. Dolayısıyla vücut ihtiyaç duyduğu rahatlama ve mutluluk hormonlarını salgılayamaz hale gelir. Ancak vücudun rehabilite haline geçmeye, kendi hücrelerini onarabilmeye ihtiyacı vardır.

Toplumda, "sınırlarını çiz, haddini bildir, yerini göster, sakin kendini ezdirme, mesafeli dur" söylemleriyle bütünleşmiş binlerce kişiyi görmek mümkün. Peki, bu mesafeden ve sınırlamalardan kişinin kendisi sevgi, merhamet ve ilgi görebilecek mi?

Onlarca soğuk duvar içine kendini hapsetmiş olarak yaşayan bireylerin birini sevebilmesi ve o sevgiyi hissettirebilmesi nasıl mümkün olur? Kişisel sınırlarımızı çizmeye ve onları korumaya sarf ettiğimiz güç ve emekle mutlu olmaya çabalamak yerine hepimiz, mahrem olana saygı gösterebilmeyi öğrenirsek daha sağlıklı ve mutlu bir toplum olabiliriz.

Yaygın olanın aksine duygularımıza ve merhametimizi zincirlemeden, her daim sınırlarımızın içine hapsolmadan yaşayabileceğimiz insani bir düzenin bizlerin elinde olduğuna inanıyorum. Mental tedavi ifade edemediğimiz duygularımızın dilidir.  

Mental Tedavi nedir?

İnsanların birbirinin kopyası gibi gören psikolojik yaklaşımlara hapsolmaması ve hayatta sürekli tekrar eden benzer sorunlara karşı yeni bir perspektif oluşturarak kişiyi, ona güç kazandıran yaklaşımlara teşvik etmesidir.

Neden Beykoz Devlet Hastanesi?

Daha önce dostlarının düğünlerine katılmak amacıyla Beykoz’a geldiğini ve o süreçte Beykoz’u tanıma fırsatı bulduğunu kaydeden Tarveydiyev, Beykoz’un kendi memleketine çok benzediğini ve o nedenle Beykoz’un tercihleri arasında yer aldığını dile getirdi.

Kitap siparişi için tıklayınız

Dost Beykoz - Özel Söyleşi

Beykoz’dan Kastamonu’ya Kur’an-ı Kerim dinlemeye gittiler
Önceki Beykoz’dan Kastamonu’ya Kur’an-ı Kerim dinlemeye gittiler
Çavuşbaşı U17’de şampiyonluk için hazırlıklar sürüyor
Sonraki Çavuşbaşı U17’de şampiyonluk için hazırlıklar sürüyor