Gelmiş, geçmiş ve gelecek bütün İnsanlığın ilk anası olarak bilinen Hz. Havva Peygamber; nefsine yenilip neden Elma’ya iç geçirdi acaba?
Yüce Allah’ın “bu meyveye dokunmayın” yasağına rağmen Şeftali, Muz, Armut veya binlerce çeşit meyve içinden neden sadece Elmaya dayanamamış?
Istakozun, midyenin günahlarını bir Gurme gibi anında açıklayan din ulemasına bir soralım hele; “neden Elma?”
Şekli, rengi, kabuğu ya da nesinden öylesine etkilenmiş de Havva Anamız; Allah’ın apaçık uyarısına karşı çıkmaktan bile sakınmamış?
Bu unutulmaz eylemiyle de, demek ki ilk insanlık, ilk hırsızlık ve ilk itaatsizliğe Hz. Havva Peygamberimiz Elma ile başlamış.
Hiç böyle bir gerçeği sorgulayan sıradan dindar bir vatandaş, duydunuz ve gördünüz mü? “Hoca Efendi Neden” diye soru soran asla duyamaz, göremezsiniz.
Çünkü sözde ulemalar; “neden” değil, “nasıl” sorulmasını isterler, cevabını veremeyecekleri sorularla karşılınca da, yetersizlikleri ortaya çıkmasın diye; Kuran’ı Kerim’de asla yer almayan ıstakoz ve midyelerden medet umarlar. Yetmezse, iftira ve yalanlarla din düşmanı yaftası takar ve katli vacip fetvalar bile yayınlarlar…
Çünkü “neden” demeyen ve sorgulamaya korkan insan topluluklarından çok hoşlanırlar.
Ve onları istedikleri gibi sömürür, boyun eğdirirler. Başta kız çocukları ve kadınları bir köleden bile daha ağır kullanır ve cezalandırır, itaat etmeyenleri alenen kırbaçlar, taşlayarak öldürürler.
Peki, nasıl olur da; bütün insanlık Taliban’ın bu vahşetine sessiz kalabilir? Hatta onlarla aynı düşündüklerini savunabilir?
Nerede gerçek insanlar, demokratlar, sosyalistler, milliyetçiler, devrimciler ve tüm insanlık gerçekten nerede?
Nedir bu seyircilik?
Nerede bir adaletli başkaldırış, yürüyüş, bir protesto ve yaptırım kullanan bir dünya devleti var, nerede?
Kız çocukları ve tüm kadınlar çığlık, çağlığa yardım bekliyor; ülkeler ise “ne kadar Mülteci sen aldın, ne kadarını bana sattın” hesabını yapıyorlar.
Düşünsenize, Ticani kılıklı o Taliban teröristleri tarafından kucağından zorla çalınan o Afgan kızlardan biri sizin öz torununuz, kızınız, ananız, karınız olsaydı?
Çıldırırdınız değil mi?
Neymiş Şerit yönetimiymiş?
Hadi oradan Şarlatanlar, siz, kim Kuran’da ki; Şeriat yönetimi uygulamak kim?
Önce insan olmayı bir öğrenin sonra dindar olun. İnsan olmadan dindar olunsaydı hayvanların da kutsal mekânları olurdu…
Apaçık ve tarihsel bir gerçek ki; Hz. Muhammed öldükten sonra hiçbir millet Kurandaki Şeriatı kutsal kitaba göre adaletli ve mertçe uygulamamıştır. Görünen o ki asla uygulamayacak da.
Öyleyse, bu Taliban kafalılar kim oluyor da; sınırlı bir süre bir kere insan doğma şansı ile dünyaya gelen o küçücük kız sebillere, kadınlara güya din adına vahşice işkenceler yapıyor, dünyaya geldiklerine bin pişman ediyorlar?
Defolun siyasetten ve insan yönetmekten, defolun Ticaniler…
Size ne o kız çocukları ve kadınların cennetinden, cehennemimden size ne? Çok istiyorsanız cehenneme kadar yolunuz var, size engel olan mı var?
Yolda insan gibi yürümeyi bilmeyen iki ayaklı caniler haddinizi bilin.
Farkında bile değilsiniz herhalde, alçak ve cani Şahin Amerika girdiği her Müslüman ülkede saklı savaşlar yapıyor; ya Müslümanları birbirlerine kırdırıyor, ya da iç kargaşalarla sürekli kutuplaşmalarını ve çatışmalarını sağlıyor.
Son 30 yılda 10 milyondan fazla Müslümanın hunharca ölmesine yol açtılar, bilmiyor, görmüyor ve duymuyorlar mı?
Ne adına? Ya din, ya da milliyetçilik adına…
Yalan mı?
Bırakalım artık bu düşmanlaştıran Amerikan martavallarını; tüm millet olarak inanan, inanmayan birlik, beraberlik, içinde tüm enerjimizle faydalı işler üretelim, hoş görü ve empati ile önce milletimizin, sonra bütün dünyanın iyiliği için neler yapabiliniz bunları konuşalım. İnsanlar toplumsal sorunları, diyalogla ve ancak bir araya gelerek çözebilirler.
Siyasi Partiler, Beykoz Vakfı, onlarca hemşeri ve yerel dernekler, ADD, Yerel Medya ve Paşabahçe Kristal İş Sendikası ne işe yararlar?
Harekete geçmenin tam zamanı değil mi?
