2B mücadelesinin dünü, bugünü, yarını

  • 0
  • 14033
2B mücadelesinin dünü, bugünü, yarını
2B mücadelesinin dünü, bugünü, yarını
2B mücadelesinin dünü, bugünü, yarını
2B mücadelesinin dünü, bugünü, yarını
2B mücadelesinin dünü, bugünü, yarını
2B mücadelesinin dünü, bugünü, yarını
2B mücadelesinin dünü, bugünü, yarını
2B mücadelesinin dünü, bugünü, yarını
2B mücadelesinin dünü, bugünü, yarını

Yıllardır süren belirsizlik sona eriyor. Beykoz’da uzun yıllardır süregelen sorunlar bir bir çözülüyor.

Ana muhalefet partisi CHP bu çözüm sürecine katkı koymak yerine, her ortamda kötülemeyi tercih edince bilgi kirliliği Beykoz’daki yığınların kafasını karıştırıyor.

Beykoz Belediyesinden süreçle ilgili peş peşe açıklamalar gelirken, CHP provokasyondan vazgeçmiyor. Kâh Belediyenin yaptığı ihaleleri provoke ediyor, kâh Beykoz lehine alınan meclis kararlarına karşı çıkıyor. Başkan Çelikbilek ve ekibi bir taraftan Beykoz’un kökleşmiş sorunlarını çözmeye gayret ederken, bir taraftan da CHP’nin açtığı tahribatı düzeltmeye, söylenen yalanları ve itibarsızlaştırma çabalarını bertaraf etmeye çalışıyor.

Dost Beykoz Yazı İşleri Müdürü Sinan Kavrak, işin mutfağında olan iki uzmanla çalışma ofislerinde görüştü. İbrahim Hocaoğlu ve Nevzat Oral süreçle ilgili bütün detayları eksiksiz anlatırken, çarpıcı tespitlerde de bulundu. 

Üzerinde çok spekülasyon olan bu Taahhütname nedir?

Bu taahhütname İBB’den aldığımız hisseli parsellerin vatandaşa satmış olduğumuz yerle ilgili, oturanların hiçbir şekilde mağdur olmaması için hazırlanan bir çalışmadır. Hangi sıkıntıların doğma ihtimali var ki, biz bu taahhütnameyi hazırladık; fiili kullanıcıların komşusu, akrabası veya başka bir art niyetli tarafından hak iddia edilmemesi için yapılan bir çalışmadır.Taahhütname işte bu tür mağduriyetlerin veya hak tecavüzlerinin yaşanmaması için düzenleniyor. Yani taahhütname mağduriyetler ve hak tecavüzlerine karşı koruma sağlıyor.

Vatandaş fiyatları nasıl karşıladı? Vadeler uzatıldıktan sonra bir rahatlama oldu mu?

İlk etapta fiyatlar ve vadeyle ilgili vatandaşlarımızdan bir tepki geldi. Sayın Başkanımız bunun üzerine hem vadeyi uzattı, hem de peşin ödemede % 10 olan indirimi % 20’ye çıkardı. İhale aşamasında da hak sahiplerinin % 85’ten fazlası satın alma modelinin peşin olacağını beyan etti. İddia edildiği gibi bu fiyatlar yüksek olsaydı vatandaşlarımızın % 85’ten fazlası hak sahibi olduğu bu yerleri peşin ödeme yaparak mı alırdı? Fiyatların uygunluğunu ben size bir örnekle anlatayım; Çubuklu’da oturan vatandaşlarımız nereden bahsettiğimi gayet iyi bilir; 2-Bparseli olan yerler var ve burada devletin açıkladığı rayiç değer 600-700 TL idi. Aynı parselin 50 metre aşağısında ise bizim ihaleye çıkardığımız İBB parseli var ve fiyatı 192 TL. Bir dönümlük arazinin tamamını peşin aldığınızda ödeyeceğiniz para 153 bin TL. BırakınBeykoz’u Türkiye’de böyle bir fiyat bulmak çok zordur.

İBB Parsellerini hisseli olarak sattınız. İmar Planlarını yaptıktan sonra satılsaydı daha doğru bir iş yapılmış olmaz mıydı?

Biz bu planlarla İBB arazisinden yer satın alan kişilerin ister yolda, ister yeşilde, ister eğitimalanında; hangi DOP alanında kalırsa kalsın bizim bu planlarımızla sahip olduğu metrekare kadar yer hakkına o parsel içerisinde sahiptir. Yani şöyle örnekleyelim; 10 dönümlük bir parselimiz var. Bu parselden % 40 olan DOP oranını düşelim. Kaldı 6 dönüm.Vatandaşımızın arazisi diyelim ki 500 metre. Bu 500 metre hakkınız DOP düştükten kalan imarlı alan içerisindedir. Yani sizin yerinizden yol da geçse, yeşil alan da olsa siz bu parselin tamamı üzerinde herhangi bir imarlı yerde hak sahibi oluyorsunuz. Böylece en küçük bir hakkaybına uğramıyorsunuz.

Eğer ana muhalefetin iddia ettiği gibi önce imar planlarını yapıp sonra satışı gerçekleştirseydik DOP alanında kalan vatandaşlarımızın hiçbir hak talep etme şansı olmayacaktı. Yani eviniz yol veya yeşil alanda kalıyorsa belki sadece moloz parasıalabilecektiniz. Bu yüzden Beykoz’da en küçük bir mahrumiyet olmadan yapılabilecek tek uygulama şu an Belediyemizin yaptığı uygulamadır. Sayın Belediye Başkanımız bu süreçte olağanüstü bir inisiyatif kullanmış ve Beykozlular için çok büyük risk almıştır. Burada şu konunun altını çizmeden geçemeyeceğim; Sayın Belediye Başkanımız emaneti devraldığımız 2009 yılından beri “nasıl yaparım da Beykozlu vatandaşlarımın yaşadığı yerlerde kendilerini en küçük bir hak kaybı olmadan tapu sahibi yaparım”ın hesabı içindeydi. Şimdi bazı art niyetliler “seçim geldi tapuları veriyorsunuz” diyor. Sayın Başkanımız 50 yıla dayanan sorunları büyük bir mücadele sonunda çözdü ve önemli olan da bu. Dolayısıyla bu başarının karşılığı bu olmamalı. Başkanımız tapuları seçimden sonraya bıraksa daha mı iyi olacaktı. Bu sefer de “kendini seçtirmek için tapuları vermiyor, vatandaşları bekletiyor”diyeceklerdi ve bence asıl bu yanlış olurdu. Yani sonuç itibariyle muhalefetin siyaset tarzı belli olduğu için bu konu üzerinde fazla düşünmemeyi tercih ediyoruz. Biz seçim yokmuş gibi işimizi yapıyoruz çünkü bizim için önemli olan Beykozlu vatandaşlarımızın huzuru ve mutluluğudur.

Bir taraftan İmar Planlarına yönelik çalışmalarımız devam ediyor.

Biz bu süreçte İBB Parsellerinin üzerindeki kullanıcılarına satışını gerçekleştirirken, diğer taraftan da son yaptığımız çalışma ile Boğaz Alanında kalan mahallelerimizin imar planlarını yaptık ve meclisimizden geçirdik. Sayın Başkanımız bu çalışmalarda çok önemli bir irade ortaya koymuş ve muhalefetin “80 bine düşürecekler” dediği Beykoz’un projeksiyonnüfusunu bu planların tamamlanıp onaylanmasıyla 400 bine çıkardık. % 100’e varan imar artışları sağlarken, planlarda hem emsal olarak, hem de konut ve ticaret fonksiyonu olarak imar planlarını yeniden revize ettik. En sorunlu mahallelerimizin başında gelen Tokatköy’de tüm bunlara ilave olarak askeri bölgede kalan konut alanlarını da bu sıkıntılı durumdan kurtardık.

Buradan Ana muhalefet partisi CHP’ye de bir serzenişte bulunmak istiyoruz. YıllarcaBeykozluyu buradan sürecekler, Beykoz’un nüfusunu 80 bine düşürecekler diyerek bizlere iftira attılar ve Beykoz’un nüfusunu 400 bine çıkaran bu imar planlarına hayır oyu verdiler. Bu ikircikli tavrı Beykozlu vatandaşlarımızın takdirine havale ediyoruz.

6306 sayılı kanun Beykoz’un ihyası ve imarına büyük katkı sağlayacak

6306 sayılı yasa vatandaşlarımızın lehine 18’e nazaran çok daha esnek bir yasa. 6306 sayılı yasa hem bütün yetkiyi Belediye’ye verirken hem de son derece esnek olması nedeniyle vatandaş için çok avantajlı. 18 uygulamasında şöyle bir zorluk var; itiraz olduğunda bir kişinin dahi itiraz etmesi durumunda bütün proje duruyordu. 6306’da 3’te 2 çoğunluk gerekiyor. Şuanda İstanbul’da ve Türkiye’nin birçok yerinde kentsel dönüşüm uygulanan bölgelerde artık 6306 uygulanıyor. Arsa sahipleri kentsel dönüşüm sürecinde konutu teslim edilene kadar oturacağı yerin kirası için dahi kira yardımı alıyor 6306’da. Bu yasa 18 uygulamasının içinde barındırdığı birçok zorluğu da ortadan kaldırıyor. 6306 sayılı yasanın bazı avantajları;

-          Arsa sahiplerinin 2/3 çoğunluk ile anlaşması durumunda imzalamayan diğer arsa sahipleri beklenmeyecektir.

-          Arsa sahiplerine Kira yardımı yapılabilecektir. 

-          Kısmen vergi ve harçlarda muafiyet uygulanacaktır.

-           Kredi ve faiz oranlarından indirim uygulanacaktır.

-           İnşaat ruhsatları daha kısa sürede alınabilecektir.

-           Arsa değerleri ne olursa olsun daireler % 1 KDV ile satılabilecektir.

İmar planlarıyla ilgili ne durumdayız?     

Şu kadarını söyleyelim; Beykoz tarihinde yapılan en önemli çalışmalardan biridir bu planlar.Meri planlar, yani daha önce yapılmış olan ve yürürlükte olan planlar Beykoz’un ihtiyaçlarına cevap verseydi zaten uygulanırdı ve yeni bir plan çalışmasına ya da revizyonuna gerek kalmazdı ve o planlar uygulanıp Beykoz’a ihtiyacı olan dönüşüm kazandırılırdı. Bu planlar dâhilinde Belediye olarak Beykoz’un tamamında yıllık verdiğimiz inşaat ruhsatı sayısı 35 civarında. Beykoz’un sıkıntılarını yaşamayan ilçelerde, mesela Ümraniye’de yıllık verilenruhsat sayısı yaklaşık 2500. Bizim yaptığımız ve yapacağımız planlar yasalar neye müsaade ediyorsa bu planlara bu imkanların tamamını yerleştirdik. Bu minvalde ortalama olarak Beykoz’un tamamında % 100’e yakın imar artışı sağladık. Kimi mahallemizde bu artış % 100, kimi mahallemizde % 80, % 70. Talepleri ve ihtiyaçları dikkate alarak yasaların çizdiği sınırlara göre elimizden geleni yaptık.

“Vatandaşlarımız bu yalan ve iftiralara itibar etmesin!”

Boğaziçi Ön görünümle, Çavuşbaşı bölgesi arasında kalan planları tamamladık. Bu bölge iki kısımdan oluşuyor; 1. Bölge Boğaz alanı, bir de Boğaz alanıyla Çavuşbaşı ve Köyler arasında kalan üst bant dediğimiz 2. Bölge. Buralardaki planların tamamı bitti. Planlamış olduğumuz nüfus sadece bu iki etapta yaklaşık olarak 300 bin nüfusa tekabül ediyor. Boğaziçi öngörünüm, köyler ve Çavuşbaşı nüfusunu dahil ettiğimizde hazırlamış olduğumuz plan nüfusu yani projeksiyon nüfus 400 bine çıkıyor. Yani iddia edildiği gibi Beykoz’un nüfusunu100 bin80 bin gibi rakamlara düşeceği ve bunun bir sürgün yasası olduğu yalandır, iftiradır. Vatandaşlarımız bu iftiralara itibar etmesin.

Şu an sadece Çavuşbaşı ve Köylerin planları kaldı. Köylerle ilgili plan çalışmalarını 30 Mart’taki yerel seçimlerden sonra yapacağız. Bildiğiniz gibi bu seçimlerde Köylerimiz Mahalle statüsüne kavuşacak ve bu nedenle yapılacak planlarda çok önemli avantajlara sahip olacaklar. Çavuşbaşı ile ilgili plan çalışmalarımız ise devam ediyor.

Plan nasıl yapılır?

Beykoz üzeri tamamen dolu bir alan. Plancılar boş alanda plan yapmayı çok severler. Şu anda Beykoz’da ameliyat çok zor ve ihtisas isteyen bir operasyon gerekiyor. Sadece ihtisas yeterli değil aynı zamanda Beykoz’u iyi tanıyan ekiplerle yapılması gerekiyor. Beykoz’da bu donanımı ve ekibi oluşturduk. Burada mesele Ahmet, Mehmet, Hüseyin meselesi değil. Mesele Beykoz’un yakaladığı bu fırsatı kaçırmamasıdır. Dört yılda en az 1500 saat, mahalle mahalle, sokak sokak çalışarak, sorunları ve çözümlerini yerinde tespit ederek bu planları hazırladık.

Siyaset ilçemizde belli bir olgunluğa maalesef erişemedi. Bazı siyasiler o taahhütnamenin tapuları iptal ettireceğini iddia ediyor. Vatandaşlarımız bu yalanlara itibar etmesinler. Mahkemelerin duvarlarında “Adalet mülkün temelidir” yazar. Tapu verildikten sonra kim bu tapuyu iptal ettirebilir ki. Lütfen kimse vatandaşlarımızı kandırmasın. O taahhütnamelerin tapuları iptal ettirecek madde içerdiğini söyleyenler kendilerini ve Beykozluluğunu gözden geçirsin.

Köylere özel bir paragraf açsak?

Köy planları bizim programımızdaydı. Onların da çalışmasını yapıyorduk ancak bu çalışmayı durdurduk. Zira yaptığımız çalışma köy planları çerçevesindeydi. Köy planlarında nüfus yoğunluğu daha düşüktür. Bundan dolayı vatandaşlarımızın mağduriyet yaşamaması için plan çalışmalarımızı askıya aldık. İnşallah 30 Mart seçimleriyle birlikte mahalle statüsüne kavuştuktan sonra 2-3 ay içerisinde köylerimizin planlarını yapacağız. Zaten elimizde yeterli hazırlık, bilgi ve ekip olduğu için çok fazla zorlanacağımızı düşünmüyoruz.

“Köylerde yaşayan vatandaşlarımız artık göç etmek zorunda kalmayacak”

Bu planlar vatandaşlarımızın lehine çok önemli avantajlar sağlayacak. Eskiden hatırlarsınız köylerde yaşayan vatandaşlarımız aileleri genişledikçe imar olmadığı için merkezlere taşınmak zorunda kalırdı. Bu ve buna benzer önemli sorunlar yaşıyordu vatandaşlarımız. Şimdi 1 Nisan’dan itibaren ihtiyaçlar doğrultusunda yapacağımız imar planlarıyla köylerimizde artık bu sorunlar konuşulmayacak.

Biz şimdi Çavuşbaşı planlarını yapıyoruz. Bitirir bitirmez köylerimiz için mahalle konseptinde yeni plan çalışmalarına başlayacağız. Planların dinamik bir yapısı vardır ve canlı bir süreçtir. Bu süreçte vatandaşlarımızla da istişare içerisinde olup ihtiyaçlara talep verecek en uygun çalışmayı yapacağız.

2-B Fiyatları nasıl olacak, neye göre belirlenecek?

Şimdi biz özellikle birinci etapta Haziran Meclisi’nde geçen planlarla ilgili hiç kimseyi mağdur etmeyecek bir plan çalışması yaptık. Biz bu fiyatları da belirlerken en önemlisi DOP oranınadüşecek kısmı almayacağını Sayın Başkanımız beyan etmişti. Bu yaklaşık olarak % 40’a tekabül eden bir indirim oluyor. Bunun yanında yine yapabileceği indirimleri yapacak. Bununla ilgili çalışmalar devam ediyor ve inşallah vatandaşlarımızın memnuniyeti ve duası ile sonuçlanacak.

Son söz?

2009 Yerel Seçimleriyle birlikte bu yönetim göreve geldikten sonra vatandaşlarımızdanaldığımız emaneti ve sorumluluğu yerine getirmenin huzuru ve mutluluğu içerisindeyiz. Vatandaşlarımız sorunlarını çözeceğimize, beklentilerine cevap vereceğimize inandığı için SayınBaşkanımızı ve bizi seçimle göreve getirdiler. Bizler de hamdolsun bu dönem içerisindeBeykozluların başını öne eğdirecek bir anlayış içerisinde asla olmadık.  Beykoz’un en büyük problemlerinin başında gelen mülkiyet ve planlarla ilgili görevlerimizi ve çalışmalarımızı vatandaşlarımızın beklentileri doğrultusunda yaptık, bitirdik ve ilgili bakanlıklara gönderdik.İnşallah bu planlar ve çalışmaların Beykoz’umuza ve ülkemize hayırlar getirmesini temenni ederiz.

“Başkanımız bu konuda çok büyük bir kavga verdi!”

Diğer yandan özellikle sahada konuşulan yalan, yanlış bilgilerle Beykozlunun buradan gönderileceğini, Beyaz Beykozluların buraya geleceğini ve biz siyah Beykozluların buradan sürüleceğinin tamamen safsata olduğunu, yalan olduğunu, iftira olduğunu bu çalışmalarla gösterdik, ispatladık. Bu çalışmalarla Beykoz’da hiç kimsenin Beykoz’dan, mahallesinden ve hatta sokağından çıkmayacağını artık herkes biliyor ve görüyor. Biz buradan bitmek tükenmek bilmeyen enerjisi ve hırsıyla bu süreci yöneten ve bu başarıların arkasındaki en önemli güç olan Belediye Başkanımız Yücel Çelikbilek’e, AK Parti Meclis Üyesi arkadaşlarımıza ve bürokrat arkadaşlarımıza Beykozlular adına teşekkür etmek istiyoruz. Hakikaten Sayın Başkanımız bu konuda çok büyük kavga verdi ve hamdolsun hep birlikte başardık.

Sinan Kavrak / Özel Röportaj

AK Partili olmaktan gurur duyuyorum
Önceki AK Partili olmaktan gurur duyuyorum
Kırmızı Beykoz
Sonraki Kırmızı Beykoz