Son günlerde ülke gündemimiz hayli yoğun. O kadar ki insan yetişip te hangisi ile ilgili yazacağını şaşırıyor.
Ergenekon, Balyoz operasyonları bir yanda, açılım türküleri diğer yanda,12 Eylül yaklaşırken evet mi hayır mı tartışmaları başka bir yanda milletin gündemini meşgul ediyor. O kadar meşgulüz ki Ülkücü şehit ağabeyimiz Mustafa Pehlivanoğlu'nun mektubunu okumak mecliste o kadar MHP li dururken maalesef Sayın Başbakan'a kalıyor.
Sayın Başbakan gözyaşları için okuduğu mektubun sahibi Şehit Mustafa Pehlivanoğlunu bütün Türkiye'ye tanıttı. Hatta bugün kendini ülkücü- MHP’li olarak ifade edenlerin bir çoğu da belki bu sayede Şehit Pehlivanoğlu'nun ismini duydular. Ancak bizim gibi çocuk yaşlarından itibaren Remzi Çayır'ın "Onlar Diridirler" kitabından Mustafa Ağabey'in mektubunu defalarca okuyanların dikkatinden kaçmayan bir şey vardı.Söz konusu mektuptan cımbızla ayıklanarak çıkarılan şu cümleler : "şunu hiç unutmasınlar ki Mustafalar ölür, Allah davası ölmez, milliyetçilik yaşar"
Türk milliyetçiliği davasının "vuvuzelacılar" a kaldığı günümüzde, Tayyip Erdoğan'ın ya da danışmanlarının bu cümleyi atlamaları aslında Türk Milliyetçiliğine de nasıl baktıklarını gözler önüne seriyor. Milliyetçi camiada (ya da öyle geçinen diyelim) yaşanan kaht-ı rical bu günlerde vatanını milletini seven, muhafazakar çevrelerde aynı cümlenin tekrarlanmasına yol açıyor."Muhsin Yazıcıoğlu Yaşasaydı".
Yalnız milliyetçi çevrelerin değil, samimi olarak ülkesine bağlı her fikirden insanın bugün söylediği ortak cümle bu. Kimisi Yazıcıoğlu yaşasaydı acaba açılıma ne derdi diyor. Kimileri Ergenekon'a tavrını, kimileri de evet hayır oylaması ve 12 Eylül ile ilgili yapacağı yorumları, nasıl bir duruş sergileyeceğini merak ediyor.
İşin aslı Muhsin Yazıcıoğlu'nu tanıyanlar için pek de merak edilecek bir şey yok. Yıllar yılı şehit Liderimizle aynın davaya baş koyan Alperenler, rahmetlinin bu konularda ki görüşlerini yakinen biliyorlar. Her ne kadar desteklemesem ve bazı konularda eleştirsem de, BBP Genel Merkezi ve Sayın Yalçın Topçu'nun açıklamaları da şu ana kadar Rahmetli Yazıcıoğlu çizgisinin dışında değil. Olması da düşünülemez.
Evet, Türk milleti gibi bizlerde yakinen biliyoruz ki "Muhsin Yazıcıoğlu Yaşasaydı" her zaman olduğu gibi yine milletinden taraf olurdu. Hiçbir menfaat beklemeden, siyasi hesaplar yapmadan doğruyu konuşur, haklının yanında olurdu. Milletimiz rahmetliyi severdi.Ömründe kendisine hiç oy vermemiş sağdan soldan insanların şahadet sürecinde gözyaşlarına boğulduklarını bütün dava arkadaşlarımızla birlikte müşahede ettik.Ama yinede Muhsin Yazıcıoğlu yaşaydı oy verirler miydi bilemiyorum.
Esasen milletimizin oy verip vermemesi de beni çok ilgilendirmiyor. Ama aynı cümleyi tekrarlamaktan da kendimi alamıyorum. Keşke "Muhsin Yazıcıoğlu Yaşasaydı." Gerisi laf-ı güzaf...
