Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Salih ŞİŞMAN
Salih ŞİŞMAN

Yapay zeka ve robotlaşma

Geçen yazımızda yapay zekânın hep bahsedilen olumsuz yönlerinden birine örnek vermiş ve bu konuya dikkat çekmiştik.

Bu yazımızda da yine önemi gün geçtikçe artan yapay zekâ konusuna devam edelim.

Hürriyet’in geçen ay aktardığı bilgiye göre Amerika eğilimli bir araştırma şirketi, robotların yakın zamanda hangi meslek gruplarını işsiz bırakacağı ile bir rapor hazırladı.

Raporda 13 yıl içerisinde mevcut iş gücünün yüzde 60’ının robotlara geçeceği ve 2030 yılı itibariyle 800 milyon çalışanın işsiz kalabileceği öngörülmüş.

Aynı raporda robotlaşmanın yeni iş kolları oluşturabileceği de belirtilmiş. Tabi bu iş kolları neler olur şimdiden bir şey söylemek pek mümkün gözükmüyor. İnsan ve robot ilişkisi arttıkça bu hususta ortaya çıkacaktır.

Uzmanlarda, robotlaşmanın korkulan kadar işsizliğe neden olmayacağını ve hatta teknolojinin artması akabinde oluşacak dönüşümle yeni alanların doğacağından bahsetmekteler ve burada asıl korkunun geçen yazımızda da belirttiğimiz üzere bu teknolojinin nasıl ve hangi niyetle kullanılacağı konusunun önemli olduğunu belirtmekteler.

İnsanların yapay zekânın hep olumsuz yönlerinden bahsetmelerinde haklılık payı var. Kimse robotlaşmanın getirdiği iyi yönleri inkâr etmiyor. Zaten insan rahatlığa da çok kolay adapte oluyor. Ama son zamanlarda yapay zekânın aldığı yol bu teknolojiyi kötüye kullanmak isteyenler içinde imkân sağlamış oldu.

Başta internette olmak üzere savaşlar üzerinden korku senaryoları gün geçtikçe artıyor.

Hatta iş zıvanadan o kadar çıkmış vaziyette ki geçen yıl cinsel objeli bayan robotlar üretilmiş ve insan hissiyatı vermediği şikâyetleri üzerine robotlar üzerinde güncellemeler yapılmıştı. Şimdi de bu robotların erkek sürümünün çıkacağı söyleniyor. Durumun insanlar üzerinde fizyolojik etkisi olduğu gibi ahlaki etkisi de mevcut.

Artık günümüzde teknolojik gelişmeler medeni gelişme sanılıyor. Hâlbuki medeni gelişme insanların kişiliklerine de değer katar. O değer de insanın verdiği ürünlere yansır.

Mesela, Türkiye’de ilk cep telefonu yani GSM operatörü çıkalı yaklaşık 24 yıl oldu ve bu hizmet o zamanlar hatta uzun bir süre 2G* diye tabir ettiğimiz arama ve aranma ile SMS hizmetiydi. Süreç içerisinde GSM ve yazılım sektöründe muazzam gelişmeler olduğu doğrudur ama yine de insanların bu iletişim araçlarında en olmazsa olmazı bu arama ve aranma özelliğidir. Bir yakınına acil ulaşması gerektiğinde kimse öncelikle sosyal medya ya da örnek olarak WhatsApp’ı değil yine eski dediğimiz 2G teknolojisini kullanmakta.

Yani o eski denilen 2G teknolojisi bir zarureti karşılıyordu ve karşılamaya da devam ediyor. Ama sonradan çıkanlar her ne kadar teknolojik olarak insanlara bazı işlemlerde fayda sağlasalar da yine insanlarda maddi ve manevi kayıplarda doğurmuştur. Yeri geldiğinde zararları faydalarını kat kat aşmaktadır. Bunda tabi ki insanların kullanım biçimleri etkilidir.

Onun için her teknolojik gelişme medeniyete katkı sunmamaktadır hatta medeniyetten uzaklaştırabilmektedir.

Ne diyelim Allah sonumuzu hayretsin…

* 2G, ikinci nesil kablosuz telefon teknolojisinin kısaltılmasıdır. Öncülü 1G gibi analog değil dijital ortam sağlamıştır. Ek olarak SMS ve MMS özellikleri mevcuttur. GSM firmalarının 2G desteğinin 2025 yılına kadar kesileceği öngörülmektedir. Yerini çoğunlukla ardılları 3G ve 4G teknolojilerine bırakmıştır. 5G teknolojisiyle ilgili test çalışmaları tamamlanmak üzere olup yakın bir zamanda 5G’ye de geçilebilecektir. 

Salih ŞİŞMAN
Salih ŞİŞMAN HAKKINDA

İstanbul Beykoz doğumludur. İncirköy Mahallesinde ikamet etmektedir. İlköğrenimini ve liseyi Beykoz’da, üniversite eğitimini Ahmet Yesevi Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Yönetim Bilişim Sistemleri bölümünde, Yüksek Lisansını ise İstanbul Medeniyet Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Yerel Yönetimler ve Şehircilik alanında “Belediyelerde E-Belediyecilik Uygulamaları: Beykoz Belediyesi Örneği” isimli çalışmayla tamamlamıştır. Halen, Ankara Üniversitesi Sanat Tarihi bölümündeki eğitimine devam etmektedir. Ayrıca, Beykent Üniversitesi Stratejik Araştırmalar Merkezi (BÜSAM) tarafından düzenlenen Siyaset ve Devlet Yönetimi Sertifika Programına da katılarak sertifika almaya hak kazanmıştır. Vatani görevini Van Jandarma Komando Özel Harekat Tabur Komutanlığında tamamlamıştır. Çalışma hayatına Milli Savunma Bakanlığı Akaryakıt İkmal ve NATO POL Tesisleri İşletme Başkanlığı Alibeyköy Tank Çiftliğinde başlayan Salih ŞİŞMAN, daha sonra İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı İtfaiye Daire Başkanlığı'nın çeşitli birimlerinde görev almıştır. Şişman, aktif çalışma hayatını Beykoz Belediyesi Afet İşleri Müdürü olarak sürdürmektedir. Birçok kamu yararına çalışan sivil toplum kuruluşunda aktif olarak görev almıştır. Evli ve 2 çocuk babası olan Salih ŞİŞMAN, Sosyal Medya Uzmanlığı, Medya Okuryazarlığı, Akıllı Şehirler, Yapay Zeka, İnsan - Bilgisayar Etkileşimi ve İnsan Kaynakları alanlarında çalışmalarını sürdürmektedir. Özellikle Selçuklu ve Bizans Sanatı ile ilgilenen Salih Şişman, Beykoz'da bulunan Yoros Kalesi, Sultaniye Köşkü (Batık Köşk), Tokatköy'de Fatih Sultan Mehmet'in yaptırdığı Av Köşkü ve On Çeşmelerle ilgili araştırma ve makaleleri bulunmaktadır. Gazetemizde, ülke genelinin bilgisayar okuryazarı düzeyinde olması nedeniyle bu kitlenin yararına yönelik yazılar kaleme almıştır.

YORUMLAR

2 adet yorum var

  1. Sayın Müslüm Yıldız, değerli yorumunuz ve paylaşımınız için çok teşekkür ederim.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER