“Olmaz olmaz deme olmaz olmaz. Beykoz Belediyesi artık AKP’de. Her şeyden evvel bu iş hukuki veya kanuni açıdan uygun olsa da ahlak, etik ve helal dairesinde zafiyetleri olduğu gerçeğini görmemek için akıldan yoksun olmak lazım. Lakin herkes kendine yakışanı yapar ya neyse.
”
Ya neyse…
Olmaz olmaz deme olmaz olmaz. Beykoz Belediyesi artık AKP’de. Her şeyden evvel bu iş hukuki veya kanuni açıdan uygun olsa da ahlak, etik ve helal dairesinde zafiyetleri olduğu gerçeğini görmemek için akıldan yoksun olmak lazım. Lakin herkes kendine yakışanı yapar ya neyse.
Hızlıca sorumlularını size yazayım Alaattin Köseler, Mahir Taştan, İl Başkan Yardımcısı Hasan Tozkoparan, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun danışmanlarından Tonguç Çoban ve Yiğit Oğuz Duman, CHP İstanbul milletvekili ve parti yüksek disiplin kurulu başkanı Turan Taşkın Özer.
Beykoz belediye meclis üyesi listesi yapıldı. Listeyi yapanlar ilçe başkanı Mahir Taştan ve Alaattin Köseler. İlçe seçim kuruluna teslim edilirken olay çıktı. Mahir Taştan’a bazı partililer vurdular. İlçede ve İstanbul il başkanlığında disiplin kurulundan ihraç kararı çıktı. Ama CHP Genel Merkezinde Beykoz İlçe Başkanına vuranlar korundu. Hem de Beykozlu eski bir ilçe başkanının da etkisiyle. Yüksek disiplin kurulu başkanı İstanbul Milletvekili Turan Taşkın Özer ve önümüzdeki hafta CHP Beykoz İlçe Başkanlığı için yarışacak olan Aydın Düzgün. Böylece emsal bir kararla Türkiye’de CHP’li ilçe başkanlarının partililerden dayak yemesinin önü açıldı. Turan Taşkın Özer ismine yine geleceğiz.
Peki ilçe başkanı Mahir Taştan bey; Partiden başkan vekili ile istifa eden meclis üyelerine ‘şerefiniz varsa istifa edersiniz’ demekten başka doğru düzgün tepki gösterebildi mi? Sanki hiçbir şey olmamış gibi sesi soluğu çıkmıyor artık. Bir hafta kaldı ilçe başkanlığı seçimlerine. Muhtemelen ondandır. Ama adama da sorarlar; Şerefinden şüphe ettiğin kişileri neden meclis üyesi listesine yazdın diye ya neyse. Tek hedefi kaldı Mahir Taştan’ın, önümüzdeki ilçe başkanlığı seçimlerinde kazanan ilçe başkan adayı kim olacaksa onun listesinde il delegesi olabilmek. Aydın Düzgün’ün listesinde görürsem şaşırmam. Lakin o da zor ya neyse.
Tonguç Çoban, Yiğit Oğuz Duman, Hasan Tozkoparan ve yukarıda da yazdığım CHP milletvekili Turan Taşkın Özer. Nisan ayında Beykoz’a gelip CHP’li meclis üyelerine ültimatom verircesine başkan vekiline siper oldunuz. Sindirmeye çalıştınız meclis üyelerini. Ne oldu sonuç? Ekrem İmamoğlu’nun ‘kızımız gibiydi’ dediği başkan vekili sizi de çırak çıkardı demi. Mahir Taştan’ın şerefiniz varsa diye söylediği cümle sizin içinde geçerli ya neyse.
Vatandaş her zaman sandıkta hakkını alır.
Bakın İBB seçimlerine. İptal edildikçe vatandaşın oy tercihi daha da yukarılara çıktı Ekrem İmamoğlu lehine. Hakkını alabildiği başka mekanizma yok çünkü vatandaşın. Her ne kadar CHP seçmeninin oylarıyla seçilen başkan vekili AKP’ye geçmiş olsa da bundan sonra siyaset sahnesinde ismi nasıl anılacak herkesin malumu. Halk arasında şöyle bir deyiş vardır. ‘Bir kere satan, her zaman satar.’ Ve kimsenin şüphesi olmasın ki AKP seçmeni de bu cümleyi çok iyi bilir. Başkan vekilinin madem üzerinde baskı vardı, madem mutsuzdu, madem destek olmuyordu CHP; kendisini seçen vatandaşların oylarını başka partiye teslim edeceğine partiden ve başkan vekilliğinden istifa etseydi keşke.
Çünkü Beykoz’da siyaset tarihine bu geçişle kaydedildi. Bir insan için bu çok kötü bir durum. Gelecekte kimse detayları hatırlamayacak. Kimse başkan vekilinin kendisine göre haklı nedenleriyle, yazılı açıklamasında nelerin olduğu ile ilgilenmeyecek. Sadece CHP’den AKP’ye geçişiyle hatırlanacak. Yapacağı hizmetlerin hiçbiri kendisine yazmayacak. Kendisinin özverisinden değil AKP’den kaynaklandığını herkes bilecek. O sadece başkan vekili koltuğunda oturan isim olacak. Dışarıda gezerken yüzüne gülenler bile kendisinin ortaya koyduğu karakterini akıllarından çıkarmayacak. Normalleşmeyecek hiçbir zaman bu durum. Önümüzdeki yerel seçimlerin atmosferine girildiği anda pembe bulutların hepsi dağılacak. Yalnızlaşacak.
Lakin neden istifa etmedin başkan vekilliğinden sorusuna gelecek olursak. Ya sıcacık koltuğu bırakmak kolay değil ya da dolaşan söylentilerden; korku ve şantaj. Neyden korku, neyin şantajı şimdilik bilemiyoruz. Gerçekler elbet bir gün ortaya çıkar. Yaşarsak görürüz. Fakat vatandaş unutmaz.
Bakın bu geçiş, önümüzdeki seçimlerde CHP’nin yerini seçmen nezdinde Beykoz’da daha da yukarıya çıkarırsa şaşırmam. Vatandaş sandıkta ders vermeyi sever. Teşbihte hata olmaz; Sen misin oy hırsızlığı yapan diye tokatlamaya bayılır. Yeter ki vatandaşın oyunu alarak meclise girecek olan isimlerin dik duruşundan kimsenin şüphesi olmasın. Yeter ki bundan sonra gelecek olan ilçe başkanı ve yönetimi CHP’de kurumsal otoriteyi menfi beklentiler yüzünden yıkmasın. Herkesi kucaklayabilsin. Aynı sofrada buluşturabilsin. Yeter ki benden senden ayrımı yerine liyakate önem verilsin. Özellikle de gençlere çok yatırım yapsın, çok önem versin. Fakat yapılır mı? Emin değilim. Daha mahalle delegeliği seçimlerinde ayrımcılık söz konusuyken hiç emin değilim. Kişisel kanaatim CHP Genel Merkezinin ilk olarak tabanda oluşan bu ayrımcılığa bir çözüm bulması olmazsa olmazdır.
Mert bey bence çok omurgalı bir siyaset yaptınız bugüne kadar.Bir sonraki yazınızda bir sonraki dönem hangi partide dava vereceğinide yazarsan bizleri aydınlatmış olursun.Zira her dönem sizi Başka başka partilerde görmüştük
Sadece CHP’den AKP’ye geçişiyle mi hatırlanacak?
Büyük Birlik’ten İyi Parti’ye,
İyi Parti’den CHP’ye,
CHP’den bilmem hangi partiye geçişiyle HATIRLANMAYACAK biri bunu söylüyor, DİKKAT EDİNİZ!
ÖZLEM BAŞKAN BİR İRADE ORTAYA KOYMUŞTUR, İRADE PÜR PAK VE AK BİR İRADEDİR. NASIL TOPLAMA BİR ARABA ARIZA ÇIKARTIRSA, TOPLAMA OYLARLA BAŞKANLIĞI BİN BEŞYÜZ OYLA ALMIŞ CHP DE ARIZANIN DANİSKASINI YAPMIŞTIR.
CENAB-I ALLAH BEYKOZ’U BU MENFUR KİŞİLERİN ELİNDEN KURTARAN CUMHURBAŞKANIMIZ SN. RECEP TAYYİP ERDOĞAN’DAN RAZI OLSUN,
MÜELLİF DE ÇOK KONUŞMASIN, O DA PARTİDEN PARTİYE ATLAYAN BİR YEREL BİR SİYASETSİZ!