Dr. Hüseyin Atilla TÜYSÜZ
  • 20/07/2019 Son günceleme: 20/07/2019 16:40
  • 10.781

Kobalamin adı verilen B12 vitamini ilk olarak 1948 yılında tanımlanmıştır.

Vücudumuzda çalışmasını folik asit ile birlikte yapmaktadır. Kırmızı kan hücrelerinin üretiminde rol alır.( Eksikliğinde B12 vitamin anemisi gelişir ). Bir grup nörolojik ve psikiyatrik hastalık ile ilişkilidir.

Vitamin B12 eksikliğinin toplumda %3 ile %40 arasında olduğu belirlenmiştir. Eksiklik ya beslenmeden ( düşük vitamin B12 ile beslenenler özellikle vejetaryenler ) ya da emilim problemlerinden kaynaklanır. ( Yaşlılar, sık antiasit kullananlar, kilo ameliyatı geçirenler )

B12 vitamini en çok hayvansal gıdalarda ( karaciğer, kalp, dalak, böbrek ) bulunur. Deniz ürünleri, et, yumurta, süt daha az vitamin B12 ihtiva eder. Sebzelerde çok az bulunur. 

Emilim ince bağırsakta gerçekleşir. Vitamin B12 depolanabilir olduğundan,  azalmasında 5 - 6 yıla kadar şikayetler ortaya çıkmaz. İlk göstergeler kansızlık şeklindedir. Sıklıkla psikiyatrik hastalarda ve yaşlılarda B12 eksikliği görülebilir. Bu nedenle bu grup hastalara B12 tetkiki yapılmalıdır. Bir araştırma çalışmasında B12 vitamini tedavisi ile psikozun düzeldiği izlenmiştir.

B12 eksikliğinde ciltte karıncalanma, yanma/batma hissi, uyuşma ve hissizlik sık karşılaşılan şikayetlerdir.

Zihinsel fonksiyonlarda bozulma olabileceği gibi yaşlılarda alzheimer gelişebilir. Depresyona girilebilir. Nadiren de hipotansiyon, cinsel güçte azalma, kabızlık, ishal, mesane dolu olmasına rağmen idrar yapamama ve dilde ağrı/kızarıklık görülebilir.

Kan tahlili yapılarak vitamin B12 seviyesi kolayca belirlenebilir. Özellikte 65 yaş üstünde şikayete bakılmaksızın B12 seviyeleri ölçülmeli, gerekli ise hemen tedavi edilmeli, zira kalıcı zihinsel bozukluklar ortaya çıkabilir.

B12 vitamini; tiroid hastalıklarında kronik pankreas hastalıklarında, bazı barsak hastalıklarında (özellikle Crohn), mide/ince barsak cerrahi öyküsünde, gastrit hastalığında, HIV enfeksiyonunda,  barsak emilim bozukluklarında, katı vejetaryen diyette, mide asit bastırıcı ilaç alanlarda ve açıklanmayan kansızlıklarda bakılmalıdır.

Tedavide oral kullanılan haplar ve kalçadan yapılan iğneler kullanılır.

Bedeninizi, ruhunuzu çok dikkatle dinleyin, uzman hekimlerden yardım alın, daha mutlu ve sağlıcakla kalın.

Yazarın Yazıları
Yorumlar (0 Yorum)

Bu içeriğe yorum yapılmadı, yorum yapmak ister misin?

Yorum Yaz