CHP İlçe Başkanı Şevket Arıkan'dan 'Zeytin Dalı'

  • 0
  • 16009
CHP İlçe Başkanı Şevket Arıkan'dan 'Zeytin Dalı'
CHP İlçe Başkanı Şevket Arıkan'dan 'Zeytin Dalı'
CHP İlçe Başkanı Şevket Arıkan'dan 'Zeytin Dalı'
CHP İlçe Başkanı Şevket Arıkan'dan 'Zeytin Dalı'
CHP İlçe Başkanı Şevket Arıkan'dan 'Zeytin Dalı'
CHP İlçe Başkanı Şevket Arıkan'dan 'Zeytin Dalı'
CHP İlçe Başkanı Şevket Arıkan'dan 'Zeytin Dalı'
CHP İlçe Başkanı Şevket Arıkan'dan 'Zeytin Dalı'
CHP İlçe Başkanı Şevket Arıkan'dan 'Zeytin Dalı'

Uzun yıllar boyunca Beykoz'da ana muhalefet partisi olarak kalan CHP'nin üst yöneticilerinden gelen sert söylemler, yeni Başkan Şevket Arıkan ile birlikte sona erecek gibi görünüyor.

CHP İlçe Yönetim Kurulu ile birlikte Beykoz'daki yerel basınla bir araya gelen Şevket Arıkan, seçimler sonrası bambaşka bir portre çizdi. Konuşmasının hemen başında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ı kutlayan ve Cumhurbaşkanlığı görevinde başarılar dileyen CHP Beykoz İlçe Başkanı Şevket Arıkan, "Bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı ve CHP Beykoz İlçe Başkanı olarak ayrıca kendisini tebrik de ediyorum" diye konuştu. Şevket Arıkan ayrıca, CHP Beykoz'da bambaşka bir dönemin başladığını ve basınla herhangi bir kavga içerisine girmeyeceğini vurgulayarak, "Tekzip gereken bir durum olsa dahi ilgili kişiyi davet edeceğim ve sorunu ikili ilişkilerle, konuşarak çözeceğim" dedi.

CHP Beykoz İlçe Teşkilatı, Şevket Arıkan Başkanlığı'nda başladığı yeni görevinde ilçedeki basınla ilk kez bir araya geldi. Cumhurbaşkanlığı seçimi öncesinde oldukça sert bir üslûpta konuşan ve yerelden çok genel siyasetle ilgili açıklamalar yapan İlçe Başkanı Arıkan, Başbakan Erdoğan'ın Cumhurbaşkanı seçilmesi durumunda ülkeyi hilafetle yöneteceğini söyleyecek kadar ileri gidebilmişti. Partisi tarafından önerilen 'çatı aday' Ekmeleddin İhsanoğlu'nu desteklemek adına, AK Parti Adayı Recep Tayyip Erdoğan'İsrail taraftarı ve şiddet ila terörün temsilcisi' olarak nitelendiren Şevket Arıkan, seçim sonrası geri adım attı. Dost Beykoz Haber Müdürü Ferdi Güngör'ün "Sizce seçim halkoyuyla değil de parlamento çatısında olsaydı Sayın Erdoğan seçilebilir miydi ve siz şahsen seçimin ilk kez halkoyuyla olmasını nasıl değerlendiriyorsunuz? Beykoz'daki sonuçlar hakkında ne düşünüyorsunuz?" sorusuna Arıkan, şu şekilde yanıt verdi:

Arıkan: “Biz aday çıkarmadık; bir adaya destek verdik!”

"Özü ve karakteri itibariyle parlamenter sistemde Cumhurbaşkanı parlamento tarafından seçilir. Bu uygulansaydı, Recep Tayyip Erdoğan Cumhurbaşkanı seçilirdi. Burada bir kuşku ya da tartışma konusu yoktur. Parlamenter sistem geleneklerini öteleyerek Cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesi ise demokratik bir tercihtir. Bu tercih uygulamaya konulmuş ve bir sonuç ortaya çıkmıştır.

Arıkan: “Başarısız değiliz! Aynı oyu aldık!”

Beykoz seçimlerini değerlendirirsek de seçim için kötü bir mevsimin seçildiğini vurgulamak gerekir. Seçimler 10 Ağustos değil de 10 Ekim'de gerçekleşmiş olsaydı, katılımın daha fazla olacağı düşünülebilirdi. 20 Mart seçimleriyle 10 Ağustos seçimleri arasında Beykoz için düşünüldüğünde 30 bin kişilik bir fark vardır. CHP ise Beykoz'da bu 30 binlik eksikliğe rağmen oy kaybı yaşamamıştır. Çatı Adayı Ekmeleddin İhsanoğlu'nun aldığı oy ile CHP Beykoz Belediye Başkan Adayı Hızır Yılmaz'ın aldığı oy eşittir. Her ikisi de 51 bin oy almıştır. Bu 51 bin oyun ise ne kadarının hangi partiye ait olduğunu bizim dışımızdaki bilim adamları da yapacaktır. 

Bizim Cumhuriyet Halk Partisi olarak en büyük handikabımız şu oldu: Biz bir aday çıkarmadık, biz bir adaya destek verdik. Kuşkusuz, bayrağımızın olmadığı, partimizin olmadığı, toplantılarda Cumhuriyet Halk Partisi'nin ilkelerini, programını, görüşlerini, yapmak istediklerini anlatma olanağından yoksun olarak bu seçim sürecini yürüttük. Karşı tarafta 12 yıldır devleti yöneten bir iktidar, her türlü olanağı elinde tutan bir iktidar vardı. Bunu ben kendi başarısızlığımız gibi göstermek amacıyla söylemiyorum ve ben asla CHP'nin 10 Ağustos seçimlerinde başarısız olduğuna inanmıyorum! Beykoz Halkı'nın da Türkiye genelinin de bu baskı karşısında böyle bir tercih yapmasını olağan karşılıyorum."

‘Fenerbahçeli Arıkan, Beşiktaşlı Seba’yı andı!’

Konuşmasında, annesini kaybeden CHP'li Belediye Meclisi eski Üyesi Cemal Yavuz'a başsağlığı da dileyen Arıkan, devamında ise dün yaşamını yitiren BJK'nin efsane Başkanı Süleyman Seba'yı rahmetle andı. Arıkan, Süleyman Seba için şu ifadeleri kullandı:

"Ulusumuzun yetiştirdiği en büyük spor adamlarından biri Türk futbolunu Avrupa ve Dünya'da tanıtmakta çok büyük katkılarda bulunmuş Beşiktaş Spor Kulübü'nün kurumsallaşmasına ömrünü vefa etmiş bir Duayen, spor adamını da ebediyete intikal etmesi nedeniyle Tanrı'dan rahmet diliyorum. Beşiktaş camiasına başsağlığı diliyorum ve bir Fenerbahçeli olarak Beşiktaşlılar kadar üzgün olduğumu belirtmek istiyorum."

Recep Tayyip Erdoğan'ı Cumhurbaşkanı olması nedeniyle kutlayan CHP Beykoz İlçe Başkanı Şevket Arıkan, seçim sürecini değerlendirirken, ilçedeki çalışmaları ve yönetmeleri hakkında da bilgi verdi. Şevket Arıkan şunları kaydetti:

Şevket Arıkan, istifa etmeyen Başbakan’ı eleştirdi!

"CHP'nin toplumdan gizleyeceği hiçbir etkinliği olamaz! Biz açık toplum, demokratik toplum istiyoruz. Konuşan, üreten ve tartışan bir toplum istiyoruz. Biat eden ve 'liderim ne derse doğru der' anlayışı CHP Beykoz'da ve CHP Genel Merkezi'nde olmayacaktır.

Cumhurbaşkanlığı seçim sürecinde kimileri, CHP'li bazı milletvekilleri Genel Başkan'dan farklı şeyler söylüyor diye bu partide sanki bir bölünme, bir parçalanma, bir ayrışma varmış gibi topluma sunmak istedi. Hâlbuki esas bölünme ve parçalanma, çok yakında göreceksiniz ki AKP'de başlayacaktır. Neden AKP, Genel Başkanlık seçimi için Kongre kararını 27 Ağustos için almıştır? Neden 27 Ağustos? Size soruyorum, 28 Ağustos'ta ne var? Cumhurbaşkanlığı görev devir teslimi var. Başbakan Çankaya'ya çıkarken, Başbakan olarak çıkacak. Anayasa'nın açık hükümlerine rağmen, geleneklerimize ve teamüllere rağmen Başbakanlık görevinden istifa etmeyecektir. Yerel yönetimler için seçim yapılırken ilçe başkanının istifasını istiyorsunuz... Milletvekili adaylığında aynı görevi kamu görevlilerinden de istiyorsunuz. Tapucudan, nüfusçudan, öğretmenden... bunlardan da istiyorsunuz. 'Eğer istifa etmediyseniz, aday olamazsınız' diyorsunuz.

Arıkan: “Erdoğan, ‘Başbakanı ben belirleyeceğim!’ diyor”

Bir tapucunun, nüfusçunun ya da ilçe yöneticisinin seçimleri manipüle edecek, etki edecek bir yetkisi bulunmamasına rağmen istifası koşul olarak öne sürülürken, Yüksek Seçim Kurulu maalesef Başbakanlık gibi devletin tüm icralarının başı olan, devletin bütçesini, örtülü ödeneğini, tüm araç gerecini kullanan Başbakan'ın istifasını zorunlu görmemiştir. Bu tamamen bir hukuk skandalıdır, bir fiili durumdur ve bizim tarafımızdan da asla demokrasi adına kabul edilebilir bir durum değildir. Sayın Erdoğan, Başbakan olarak Cumhurbaşkanlığı'na çıkarken adeta 'Başbakan adayını da ben tayin edeceğim!’ demektedir. Bu kadar açıktır. 'Ben' demektedir. Sayın Erdoğan 'benmerkezci' ve narsis bir anlayışla hareket etmektedir.  

Biz bunun gibileri durumları dile getiririz ve kamuoyu bunu değerlendirir. Sokağa çıkıp bağırmak, çağırmak, yakmak, yıkmak, kaos ve anarşi gibi durumlar Cumhuriyet Halk Partisi'nin dışındadır. Cumhuriyet Halk Partili bir yönetici asla demokrasi dışı bir davranış içinde bulunamaz; bulunmamalıdır. Beykoz ilçesinde de bulunmayacaktır. Bizim bu tavırlarımız da toplumu etkileyecektir. Bizler demokrasi adına hareket etmeye ve hareketlerimizi bu çerçevede sürdürmeye, kendimizi geliştirmeye devam edeceğiz"

CHP İlçe Yönetim Kurulu Üyesi Gökhan Taneri Vural ise 2B konularında Başkan Şevket Arıkan'ın söz vermesi üzerine değerlendirmelerde bulundu. Vural, şöyle dedi:

‘Gökhan Taneri Vural’dan 2B gündemi’

"Çok önemli bir konuya parmak basmak istiyorum. Tebligatlar geliyor ve altında da tarihler yazıyor. 'Şu tarihe kadar almazsan hakkını kaybettin' deniliyor. Vatandaş, ilk taksiti vererek satın almak zorunda bırakılıyor. Burada ise bir samimiyetsizlik var: Krediyi yalnızca devlet bankaları veriyor, özel bankalar vermiyor. Malın ise tamamına kredi veriyor. 'Ben sadece ilk taksiti ödemek için kredi istiyorum' denildiğinde asla vermiyorlar. Çünkü devlete değil bankaya borçlu olunması isteniyor. Bu zorunluluk da fırsat düşkünü ve Beykozlu olmayan, bu işlerden rant yiyici bir sürü inşaat firmasını harekete geçiriyor. Bakıyoruz, AK Partili Meclis Üyeleri'nin bile elinde olmayan planlar, bu inşaat firması sahiplerinin elinde! Bu planlar niye ellerinde çünkü Bakanlıktan alabiliyorlar... 

Vural: “Bonzai, bilinçli olarak ortaya çıkarıldı!”

Bana sorsanız Belediye Özel Proje Alanları'nı imar anlamında değil proje anlamında yapmalıdır. Müteahhidi de ondan sonra çağırmalıdır. Yani projeyi ihale etmelidir. Halka da 'senin yerin şurası' diye sunmalıdır. Şimdi vatandaşa şöyle bir baskı yapılıyor müteahhitlerce: 'Burada yapılacak sitede siz oturamazsınız, apartman aidatını bile ödeyemezsiniz... Çünkü buradaki sitede 5 trilyonluk daireler olacak, böyle villalar olacak. Siz en iyisi satın gidin burayı...' deniliyor.

Çok önemli bir konuya da iki konuyu birleştirerek basmak istiyorum! Ben iddia ediyorum ki bu bonzai işi 2 sene önce Beykoz'da bilinçli olarak üretildi ve emniyet, devlet, belediye yetkilileri tarafından da önlemi özellikle alınmıyor! Giresunlu, Kastamonulu vatandaş da 'Ben uğraşamam bunlarla, satayım da bari köyüme gideyim' diyor. Böyle özel bir baskı olduğundan şüpheleniyorum..."

Haber Merkezi

Hayallerini Oyuncaklarla Süslediler
Önceki Hayallerini Oyuncaklarla Süslediler
Müslüm Gürses'in duyulmamış şarkıları Beykoz'da tanıtıldı
Sonraki Müslüm Gürses'in duyulmamış şarkıları Beykoz'da tanıtıldı
Yorumlar (0 Yorum)

Bu içeriğe yorum yapılmadı, yorum yapmak ister misin?

Yorum Yaz