Prof. Dr. Faruk ŞEN
  • 04/01/2020 Son günceleme: 04/01/2020 14:10
  • 4.247

2020 yılına girmiş olduğumuz şu günlerde Türkiye, ekonomi, iç politika ve dış politikada tartışmaların içinde bir konumda giriyor.

2019 yılı Türkiye için çok iyi geçmedi. 

Ekonomik kriz, komşularla olan ilişkiler ve dış politikadaki sorunlar artık Türkiye’nin moralini bozmaya başladı. Ayrıca Kanal İstanbul, Ziraat Bankasının kullanımı gibi konularda gündemimizi işgal eden olayların başında geldi. Şimdi olaylara bakarsak ilk göreceğimiz olay ekonomideki duruş. İşsiz sayımız 4,5 milyonu geçti %14’lere tırmandı. Genç işsizler % 27’lerin üstünde bir orana geldi. Enflasyon her ne kadar azaldı desek de çarşıya pazara gidenler aynı görüşte değiller. TUİK burada neler yapıyor nasıl yapıyor kimse anlamıyor. Geçinememekten intihar edenler ilk defa 2019 yılında ortaya çıktı. Bunlar bizim moralimizi bozan gelişmeler. Dış politikaya da göz atarsak Suriye sorunu 5,4 milyon Suriyeli mülteciyle başımızı ağrıtan bir konumda. Bugüne kadar Suriyeli mültecilere Ümit Özdağ’ın hesaplamasına göre 58 milyar dolar harcamışız. Daha da harcayacak gibi görünüyoruz. Irak bir barut fıçısı, İran’da ki gelişmeler mutlaka mülteci olarak bize yansıyacak. Rusya’nın ikilemli durumu Suriye konusunda Türkiye’ye destek verirken aynı zamanda PKK ve YPG’ye de göz kırptığını görüyoruz.

ABD, Türkiye’ye ciddi bir şekilde savaş açmış durumda. Ermeni konusu, S-400’ler, her geçen gün başımızı ağrıtıyor. Son olarak Doğu Akdeniz’de Türkiye karşıtı koalisyonlara karşı bir eylem içine giren ülkemiz, Libya ile akılcı bir anlaşma yaptı. Şimdi bunun gelişmeleri tartışılıyor. AB ile ilişkilerimiz maalesef çok soğuk bir durumda. 2020 yılında bunlarla gündem oluşacak. Neler yapacağımıza hep beraber karar vereceğiz. Yeni tartışma alanı Kanal İstanbul, Ziraat Bankasının kullanımı yeni sorunların yumağını oluşturuyor.

Mikro açıdan bir bakış.

Mikro açıdan olaylara bakarsak İstanbul’un sorunları her geçen gün artıyor.  Bu sorumların üzerine bir de Kanal İstanbul sorunu ilave edilmiş bulunuyor. Mikro açıdan biraz da kendi ilçemiz Beykoz’a bakalım.  Beykoz, yeni Belediye seçiminden sonra yeni ve bölgemizde hiç tanınmayan bir Belediye Başkanına sahip oldu. Bu Belediye Başkanı sorununu nasıl çözecek herkes onu beklerken Belediye Başkanı ilk savaşını gazetemiz Dost Beykoz’a açtı. Bölgenin ve İstanbul’un en önemli yerel gazetesi Dost Beykoz’a bu yapılanları anlamak çok güç. Beykoz’da işsizlik her geçen gün artıyor. Bu artış korkutucu boyutlara geldi. Buna karşılık Beykoz’un sahilleri bomboş duruyor. Paşabahçe’den Beykoz Kundura Fabrikasına kadar yeni açılacak lokaller ve yat limanı, Beykozlu gençlerimize iş olanakları sağlar. Temennimiz 2020 yılında bu sorunların azaltılması. Kanal İstanbul tartışmasının gündemden düşmesi, bankalarımızın kendi amaçlarına yönelik kullanılmaları ve dış politika’da AB ile yakınlaşırken, ABD ve Rusya’yla da aynı göz hizasında konuşmamız ve bu ülkelerin oyunlarına gelmememiz olmalıdır.

 

Yazarın Yazıları
Yorumlar (1 Yorum)

Çamoluklu (5 yıl önce)

"Bu Belediye Başkanı sorununu nasıl çözecek herkes onu beklerken Belediye Başkanı ilk savaşını gazetemiz Dost Beykoz’a açtı" demişsiniz; hayır, ilk savaşını belediye personeline açtı.

Yorum Yaz