Recep ÖNCEL
  • 01/02/2022 Son günceleme: 01/02/2022 12:40
  • 2.995

Kuşluk namazını kıldı, masaya oturdu, bilgisayarı açtı. Takvime baktı, tarih 02 Şubat 2022’yi (1 Receb 1443) gösteriyordu.

Bu gün üç aylar başladı diye sevindi, duygulandı ve düşündü.

“Mübarek üç aylar, hicri takvime göre mukaddes olan Receb, Şaban ve Ramazan aylarıdır. Ve bu serinin sonunda on bir ayın sultanı gelir.

Müslümanlar, içinde bulunduğumuz aylarda bolca ibadet ederler. Çünkü daha faziletlidir. Ayrıca, bu zaman zarfında günahlardan daha çok sakınmak gerekir.

Hadis-i Şerif’e göre; ‘Receb Allah’ın (cc.) ayıdır. Şaban Hz. Muhammed’in (sav.) ayıdır. Ramazan Ümmet’in ayıdır’.

 Bu aylarda mübarek geceler çoktur. Receb ayında Regaip ve Miraç geceleri, Şaban ayında Berat gecesi, Ramazan ayında Kadir gecesini idrak ederiz.

Bütün bu günler, geceler, ibadetler ve dualar Müslümanların affına vesile olurlar.

Bizim için en güzel örnek;  üsve-i hasene olan, Peygamber Efendimiz;  ‘Allahümme bariklena fi Receb’e ve Şaban ve belliğna Ramazan; Ey Rabbim! Bize Receb’i ve Şaban’ı mübarek kıl ve bizi Ramazan’a ulaştır’ diye dua ederlerdi.

Üç aylara önem vermek ve hayatımızı daha düzenli hale getirmek, lazımdır.

Namazlara özen göstermeli, farz namazlardan başka nafile ve kaza namazı kılmalıdır.

 Mümkün olduğu kadar çok, özellikle kandil günlerinde oruç tutmalıdır.

 Kur’an-ı Kerim’i çok okumalı, hatim yapmaya gayret etmeli ve salat-ü selam getirmelidir.

Zekât müessesine dikkat etmeli, hassas bir şekilde zekât vermeli, fazladan hayır ve sadaka dağıtmalıdır. İş adamları borçlarını ödemeli, hesapları toparlamalıdır. Yoksul kimsesizler, yetim hasta, sakat, yaşlı olanlar ziyaret edilmeli, korunup gözetilmelidir.

Herkes kendi durumuna göre yapacağı görevleri yerine getirmelidir.

Dinimiz sosyal hayatı düzenlemiş, toplumda fertler arasında dayanışma, birlik beraberlik kardeşlik duygularının gelişmesine önem vermiştir.

Bu günlerde üzerimizde hakkı olanlar aranıp sorulmalıdır.

Vefa, kadirşinaslık gösterilmelidir. Hayatta olanlar, ana, baba, hoca ve büyüklerle görüşülmeli mübarek günler vesilesi ile tebrikleşmelidir. Vefat edenlerin kabirleri ziyaret edilmelidir.

 Nefislerimiz hesaba çekilmeli. Ömrümüzü nerede geçirdiğimiz, amel defterimize neler yazıldığı, mahşer günü hesap zamanında halimizin nice olacağı düşünülmeli, tefekkür edilmelidir.

Çok dua edilmeli, bütün insanlar için kendimiz ve ailemiz için Allah’tan af, merhamet talep etmelidir.

Takvime tekrar baktı.

 3 Şubat 2022 (2 Receb 1443 )tarihi Perşembe gününü Cuma ‘ya bağlayan gece ise, Regaip kandilini gösteriyordu.

Bu gece bir lütuf rahmet ve mağfiret gecesidir. Böyle kandil gecelerinde manevi duygular yoğunlaşır, insanlar coşarak, Allah’ın rahmetine koşarlar.

Sıhhati uygun olanlar için, Leyle-i Regaip’ten evvelki Perşembe günü oruç tutmak çok faziletlidir.

Bu gece iki rekâtta bir selam verilerek, on iki rekât namaz kılmak sevaptır.

Her rekâtta bir Kadir suresi, üç ihlâs suresi okuyup namaz kılınabilir. Sonra yetmiş kere; ‘Allah’ım, Efendimiz Muhammed’e âline ashabına salât-ü selam eyle’ denir.

Sonra secdeye giderek yetmiş kere; ‘Bizim Rabbimiz, Ruh’un ve melaike-i kiramın Rabbi, bütün kusurlardan münezzeh ve cümle eksikliklerden pak ve yücedir’ denir.

Sonra otururken yetmiş kere, ‘Rabbim beni mağfiret et, bana rahmet et, bildiğin bütün kusurlarımdan geç, onları bağışla, şüphesiz Sen en yüce ve en kerimsin’ diye dua edilebilir.

Ayrıca, bu gece mümkün mertebe başka ibadetler yaparak geceyi ihyaya çalışılır.

İnsan özel bir canlıdır.

Eşref-i mahlûkat ile esfel-i safilin arasında tercih yapmak durumundadır.

İnsan kendini hesaba çekmek zorundadır.

Bizim Allah’a olan yakınlığımızı artırmamız gerekmektedir.

Yönümüzü, sevgimizi, gidişimizi, tespit etmemiz lazımdır.

Dünyanın korkuları, imtihanları içinde kaybolmamalı,  istikametten şaşmamalıdır.

Beş vakit namaz, cumalar, üç aylar, kandiller, bayramlar insanın kendine gelmesine vesile olan kutlu zaman dilimleridir.

Cenab-ı Hak kullarını affetmek için farklı zamanlar yaratmıştır.

Bu fırsatları değerlendirmek lazımdır.

Kula, edep ve tevazu gerekir.

Günahlarımızı hatalarımızı bilip idrak ederek, tövbe etmelidir.

Şeytan, burnu büyüklük yaptı ve ebediyen lanetlendi.

Fakat Hz. Âdem as. ‘Allah’ım beni affet’ diyerek  hatasını  kabul etti ve  kulluğunun  idrakiyle Allah’a yöneldi.

Bu durum hepimiz için ibret olmalıdır.

Biliyoruz ki, Peygamberler dahi Allah’ın rahmeti olmadan cennete giremezler.

Yani insanlar,  ‘benim ibadetim kâfi geldi,   hak ettim, cenneti kazandım’ diyemez. Çünkü yapılan hiç bir ibadet Allah’ın nimetlerinin karşılığı olarak şükür için yeterli değildir!

Ama Allah’ın affı, merhameti ve yardımı ile her yol aşılır.

Hz. Mevlana, ‘Perde ey Settar ez ma ber megir, baş ender imtihan mara mecir.

Ey Settar olan Allah, bizim üstümüzdeki setr perdesini kaldırma, imtihan esnasında halaskarımız ol’  diyor.   

Seccade ve gözyaşı, en büyük sermayedir!

Gelin seccadelerimizle buluşalım, gözyaşı dökelim ve dua edelim.

‘Allahüm mağfir Ümmet-i Muhammed, Allahüm mahfaz Ümmet-i Muhammed, Allahümme eyyid Ümmet-i Muhammed, Allahümme gahhir ağdaina ve gahhir agdaid din.

Allah’ım Ümmet-i Muhammed-i affet, Allah’ım Ümmet-i Muhammed’i muhafaza et, Allah’ım Ümmet-i Muhammed’e yardım et, Allah’ım düşmanlarımızı ve din düşmanlarını kahret!’ diye yalvaralım.

Üç aylarınız ve Regaip kandiliniz mübarek olsun.

Cenab-ı Hak bizleri, milletimizi, memleketimizi ve bütün dünyadaki mazlumları, muhafaza etsin. Müslümanları muzaffer eylesin.

Allah, hepimize sağlık sıhhat afiyet içinde Ramazan-ı Şerif’e ulaşmayı, idrak etmeyi ve sonunda hakiki bayramları erişmeyi nasip eylesin.   

Yazarın Yazıları