Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Neşat Yayla
Neşat Yayla

Televizyon programları toplumu nasıl etkiliyor?

Televizyon programları, eğlence ve bilgi edinmenin yanı sıra, toplumun yaşam biçimini de etkileyen güçlü bir araçtır.

Televizyon programları toplumu nasıl etkiliyor?

Televizyon programları, eğlence ve bilgi edinmenin yanı sıra, toplumun yaşam biçimini de etkileyen güçlü bir araçtır.

Bazı programlar, aileleri bir araya getirerek ve ortak ilgi alanları sağlayarak toplum üzerinde olumlu bir etkiye sahip olabilir. Ancak, bazı programların ise toplumun hayat  biçimini bozduğu ve aileleri parçaladığı düşünülmektedir.

Toplumu Bozan Programlar:

Şiddet içeren programlar: Şiddet içeren filmler, diziler ve haberler, izleyicilerde saldırganlık ve öfke duygularını tetikleyebilir. Özellikle çocuklar ve gençler, bu tür programlardan daha fazla etkilenebilir ve şiddeti normal bir davranış olarak algılayabilirler.

Cinsel içerikli programlar: sosyal fazla müstehcen ve açıklayıcı olan programlar, izleyicilerde ahlaki değerleri zedeleyebilir ve aile içi ilişkileri olumsuz etkileyebilir.

Maddi değerleri ön plana çıkaran programlar: Lüks ve gösterişli yaşam tarzlarını öven programlar, izleyicilerde tatminsizlik ve mutsuzluk duygularını tetikleyebilir. Ayrıca, maddi  değerleri ön plana çıkarmak, aile içi ilişkileri zedeleyebilir ve bireysel bencilliği teşvik edebilir.

Gerçeklik programları: ‘Reality showlar’olarak da bilinen bu programlar, genellikle sıradan insanların özel hayatlarını ve dramalarını konu alır. Bu tür programlar, izleyicilerde röntgenci duyguları tetikleyebilir ve gerçek hayattan kopmalarına neden olabilir.

Aileleri Parçalayan Programlar:

Aile içi çatışmaları ve şiddeti konu alan programlar: Bu tür programlar, aile içi şiddeti normalleştirmeye ve teşvik etmeye katkıda bulunabilir. Ayrıca, aile üyeleri arasında gerginliğe ve güvensizliğe yol açabilir.

Evlilik ve ilişkilerde problemi konu alan programlar: Bu tür programlar, izleyicilerde kendi ilişkileriyle ilgili endişeler ve kaygılar uyandırabilir. Ayrıca, evlilik ve ilişkilerin kolayca sona erdirilebileceği fikrini yayabilir. Bu konuda birçok aile isyan etmektedir. Reyting uğruna toplum feda edilmemeli.

Çocukların yetiştirilmesi ile ilgili aşırı katı veya gevşek tutumları savunan programlar: Bu tür programlar, ebeveynlerde kafa karışıklığı ve belirsizlik yaratabilir. Ayrıca, aile üyeleri arasında fikir ayrılıklarına ve çatışmalara yol açabilir. Her öğrencinin ilk öğretmeni annesidir. Anne – babalar, aile fertleri görevlerini yapmadan okuldan, öğretmeninden şikayetçi olmaya haklarının olmadığı kanaatindeyim.

Çözüm Önerileri:

Ebeveynlerin, çocuklarının izlediği programları kontrol etmesi ve uygunsuz içerikli programlara erişimlerini kısıtlaması önemlidir.

Medya kuruluşlarının, toplumun etik değerlerine ve aile yapısına uygun programlar üretmesi gerekir.

Toplumda, medya okuryazarlığı eğitiminin yaygınlaştırılması ve bilinçli medya tüketimi teşvik edilmelidir.

Televizyon programlarının ve sosyal medyanın, toplum üzerinde önemli bir etkisi vardır. Bu nedenle, programların içeriğinin ve telefon kullanımını dikkatlice değerlendirilmesi ve aileleri parçalayan ve toplumun yaşam biçimini bozan programlardan uzak durmak, medyanın gücünden olumlu yönde faydalanmak önemlidir.

Bugün bize emanet edilen milli ve manevi değerler, yarın çocuklarımıza bırakacağımız en güçlü mirastır. Bu değerler; bir milletin hafızası, bir toplumun vicdanı, bir ailenin temelidir.

Fakat teknoloji, tüketim alışkanlıkları ve hızlı yaşam tarzı; bizi bazen asıl köklerimizden uzaklaştırabiliyor.

Unutmayalım:

Değerler kaybolursa, kimliğimiz de kaybolur. Çünkü bir toplumun geleceği, koruduğu değerlerin gücü kadardır.

Bu nedenle Milli ve manevi değerlerimize sahip çıkmak; sadece bir tercih değil, nesillerimize karşı sorumluluğumuzdur.

Neşat Yayla
Neşat Yayla HAKKINDA

Beykoz İlçe eski Milli Eğitim Müdürü...

YORUMLAR

5 adet yorum var

  1. Tv. programlarını denetleyen RÜTÜK var! demek ki yeterince gereği yapılmıyor ki dikkat çektiğiniz olumsuz programlar yayımlanmaya devam ediyor… Allah sonumuzu hayreyleye.

  2. Teşekkürler Neşat bey. Herkes üzerine düşeni yapması gerekir. Son pişmanlık fayda etmez…

  3. Sami Çelik Eğrimci-Yazar

    Değerli Müdürüm TV programlarının çoğu sanki toplumun ahlakını bozmak için hazırlanıyor.Artık ebeveynler de çocuklarıyla birlikte izliyor.At izi it izine karışmış.Gündüz kuşağı programlarının hangisinde milli kültür var?
    Tv’ler,çete,mafya,baskın,taciz,silah,hırsızlık,aşk
    ,cinsel gösteriler,türlü rezaletler.RTÜK izin de sanki!Daha neler,neler.Tanrı Türk’ü kurtaracak,başka birisi mümkün deyil.
    Selam,saygı olsun.

  4. A. Refik Veyisoğlu

    Eyi etkiliyor. O programlar sayesinde millet aldatmaya, ahlaksızlığa, malı götürmeye, çalışmadan çalmaya, hısım akraba demeden iftira atmaya, haset etmeye, israfa, kine, nefrete, şehvete, başkalarına tuzaklar kurmaya alıştırıldı. Ha bir de diriliş kuruluş diyerek televizyona kılıç sallamayı öğrendiler ama adaletsizliğe karşı durmayı öğrenemediler. Ha bir de halâ kurtlar vadisinin Çakirina matem tutup, sayın Oktay Kaynarcaya mafya babası gözüyle bakmayı öğrendiler. Diziler başı örtülü veya açık fatketmez herkesi gayrimeşru iliskileri normal görmeye ikna etti. Yahu bizim gavur dediğimiz Rusya bile Türk dizileri aile yapımızı bozuyor diye yasaklamak üzere. Allah Türk milletini doğru yolundan saptırmasın inşallah. Eskilerin öğretmenlerin kızdıkları Teksas, Tommiks bile bunların yanında ahlâklı kaldı.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER