Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Sinan KAVRAKOĞLU
Sinan KAVRAKOĞLU

Tasarrufun canı cehenneme!

Çok kafa dengi bir belediye başkanı var Beykoz’da.

Kapı gıcırtısına göbek atmaya başlayan bir toplum intibası vermiş olacağız ki, geldiğinden beri –ki altı ay oldu- en son sayabildiğim dokuz tane festival yaptı.

Düşünün, ıhlamuru, cevizi, yazılı inciri ve balığı ile meşhur Beykoz’da Karpuz Festivali bile yaptı! Yerseniz diyeceğim… Millet afiyetle yemiş karpuzları zaten… Kaç üretici katılmış bu festivale bu da ayrı bir haber konusu ya, geçelim! Ama öyle bir festival ki Diyarbakırlılar hatta Adanalılar bile parmak ısırdı! Altı ayda dokuz festival, ayda bir buçuk… İyi rakam ama yetmez! Zira Başkan söz verdi, “Beykoz’u festivaller şehri yapacağım” diye!

Bu arada büyük çoğunluğunuz farkındadır sanırım, son haftalarda Marmara Depremi’nin ayak seslerini iliklerimizde hissetmeye başladık. En son 5,8’de Kavacık sokağa döküldü. Gökdelenlerin arasında kendilerini çok güvende hissetmiş olacaklar!

Deprem, “ben buradayım, gevşemeyin” diyor. Biz ne yapıyoruz,  kendimizi festivale veriyoruz. Vur patlasın, çal oynasın. E tabi, “Serebral Palsi” hastalığına (Allah hepsine acil ve hayırlı şifalar versin) dikkat çekiyoruz! Bu konuda o kadar dikkatli ve hassasız ki düşünün sırf bu hastalığa dikkat çekmek için Festival(!) düzenliyoruz (ya da tam tersi miydi?)! Öte yandan yüzlerce aileye verilen eğitim yardımı ve dar gelirli vatandaşlara verilen ayni ve nakdi yardımlar tasarruf gerekçesiyle kesiliyor. Ama ayda ortalama iki festivale, bisiklet yollarına, bisiklet eğitimine, kargo bisiklete ve bisiklet taşımacılığına ayıracak paramız var ve bunlar Maslow’un İhtiyaçlar Piramidinin ilk basamaklarını oluşturduğu için(!) tasarrufun canı cehenneme!

Beykoz Belediye Başkanı festivaller ve bisikletten fırsat bulup Beykoz’un gerçek sorunlarına ne zaman eğilecek hakikaten merak içerisindeyim. Mesela depremle ilgili bir envanter çalışması, risk haritası oluşturma çabası var mı? Ya da geçmiş yıllarda yaşanan depremlerin Beykoz’a etkileri neler olmuş, her hangi bir araştırma yaptırmış mı?

Mesela 1509 yılında İstanbul’da yaşanan ve Küçük Kıyamet adı verilen depremden haberi var mı? Bu deprem Beykoz’u nasıl etkilemiş?

Anlatayım efendim…

10 Eylül 1509 yılında Marmara Denizi’nde Adalar yakınlarında meydana gelen, büyüklüğü ve yol açtığı yıkım sebebiyle Büyük İstanbul Depremi (halk arasında Küçük Kıyamet) olarak adlandırılan depremde 160 bin kişilik İstanbul nüfusunun % 2,5’i yani 4 bin kişi ölmüş. Bu günkü nüfusa oranladığımızda bu sayı yaklaşık 400 bin kişidir! Oluşan tsunami sonucunda deniz suları surları bile aşarak özellikle Galata ve Beyoğlu’nun alt kısımlarının sular altında kalmasına yol açmıştır. Deprem sırasında en çok hasar gören yerler, eski İstanbul (Suriçi), Marmara Sahili’nin tamamı ve sağlamlığıyla bazı kesimleri zengin eden Anadolu Hisarı ve hatta Yoros Kalesi, yani Beykoz!

Evet, tablo bu… Gelelim günümüze!

Neredeyse tamamı kaçak olan ve büyük çoğunluğu yüksek binalardan oluşan Kavacık ile ilgili bir deprem risk analizi yapılması düşünülüyor mu?

Yirmi, otuz yıl önce yapılan çoğunluğu on iki kat ve üzeri binalardan oluşan, Kavacık, Kaptanlar Mahallesi ve benzeri yerleşim yerlerindeki riski bir tek biz mi görüyoruz. Vallahi ben yetkili olsam ve biraz vicdanım varsa geceleri uyuyamam!

1509’daki depremde Yoros Kalesi’nin bile surlarının büyük hasar gördüğünü tarihi arşivlerde okuyoruz. Yüzde 86’sı kaçak olan Beykoz için nasıl olur da bir risk analizi yapılmaz!

Üç aylık bisiklet eğitimine iki yüz elli bin TL veren Beykoz Belediye Başkanı Murat Aydın, dere yatakları ve çarpık yapılaşmanın en postmodern örneklerini görebileceğimiz Beykoz’un, deprem risk analizini depremden sonra mı yapacak?

Sinan KAVRAKOĞLU
Sinan KAVRAKOĞLU HAKKINDA

Sinan KAVRAKOĞLU... 1969 yılında Rize’de dünyaya geldi. İlk, orta ve lise eğitimini İstanbul’da tamamladı. Yüksek öğrenimini İ.T.Ü SMF DMYO’nda yapan Kavrakoğlu eğitimini yarım bırakarak 1990 yılında Çin Halk Cumhuriyeti’ne gitti. Burada yaklaşık 1 yıl kalarak Photo-finishing sistemlerine yönelik teknik eğitim aldı. İyi derecede İngilizce bilen Kavrak aile şirketinde ithalat ve dış ilişkiler sorumlusu olarak görev aldı. Avrupa ve Uzakdoğu’da birçok uluslararası fuar organizasyonuna katılan Kavrak sık sık yurt dışı ziyaretlerde bulundu. 1995 yılında evlendi ve 1998 yılında Beykoz’a yerleşti. 2002 yılında Kader Gür’le tanıştı ve Dost Beykoz’un gazete formatında yayınlanmasına öncülük eden isimlerden oldu. Haber Müdürü olarak başladığı Dost Beykoz kariyerine şu an Sorumlu Yazıişleri Müdürü olarak devam ediyor. Kavrak’ın www.antoloji.com sitesinde yayınlanan bazı şiir denemelerinin yanı sıra “Yazmış Bulunduk” ve “Dost Yazılar” adlı iki kitapta derlenmiş makaleleri yer almaktadır.

YORUMLAR

4 adet yorum var

  1. Çok şükür doğru düzgün konuşan biri çıktı beykoza gelen belediye başkanı nekadar gereksiz nekadar boş işlerle uğraştığı kanıtı arkadaş banane bisiklet kampanyasından festivallerden işten eve giderken oluşan trafik yüzünden bir sürü küfür ediyoruz bizi sadece günaha sokuyor başkan olacak adam biz diyoruz deprem çürük binalar erektirik telleri adam yapıyor festival gözüne girsin o festivaller yan gel yat maaş al yeri oldu bizim belediye azıcık çalışın insanlar için yararlı biseyler yapın seçimlerde verdiğin sözleri tut sözleri

  2. Yok kader bey murat baskan bu calismayi gunduz beld. Makamina gelmeyip mesai bitiminden sonra beld. Gelip gece gec saat te personeli arayip birseyler sorarak veya personeli yaninda saga sola kosturarak gereksiz bir calisma sekliyle cozecek. Yada topyekun ak parti teskilatini dislayarak veya beld. Yonetimini bask. Yardimcilarinin bir kacinin iki dudagi arasindan cikacak kararlarla yoneterek yapacak. Yada boyle festivaller yapmaya devam ederek ilgili firmalari doyurmaya ve beykoz lu işsizleri de unutmaya devam edecek. Yada beykozlu vatandaslar ve ak parti teskilati (ki suan homurdanmalar baslamis durumda) artik uyanacak ve gereğini yapacaklar. Ha bu arada gecen hafta beld. Ve ÇŞB personelleri tarafindan YENİMAHALLEDE kaçak yapi diyerek ( bu yapiyi eski beld. Bask. Şehidimizin ailesine yapmisti) 15 Temmuz Şehidimizin Evinin yikilmasina beld. De musade etmesini BEYKOZ HALKI unutmayacaktir. Bide utanmadan yikimi yapan personel veya baslarindaki sorumlu {SORUMSUZ} soyle bir aciklama yapmis; Yucel celikbilek cok seviyorsa Sehide beld. Kasasindan bide kacak yapi yapacagina kendi cebinde daire verseymis demisler. Bu sozu soyleyen hangi Pust Pezevenk kansiz serefsiz ise biz o sozu ona yedirmesinide biliriz elbet.

  3. Iyi aksamlar soylediklerinize katilirorum tesekkur ederim.bugun bende bu imar konusunda (halledilemiyen ) mesaj attim.depremin gercegini beykozlularinda insan olmadiklarini dusunuyorlar herhalde.insallah bir an once cikarda evlerimizi depreme dayanikli halde yapariz.karsimizda apartmanlari dikiyorlar bize gelince proje sunduk bekliyoruz diyorlar.hadi hayirlisi

  4. Beykozlu belediyeden alacağı hizmet kalitesinin kararını 23 Haziran’da verdi tam olarak kenarlarından uzak durulması gereken o değneğin tam ortasında durarak, artık beterin beteri var deyip suriyelilerden hallice halimize şükredeceğiz fazla söze gerek yok ne öte ne beri

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER