A. Raif ÖZTÜRK
  • 14/01/2019 Son günceleme: 14/01/2019 12:13
  • 4.293

Haberlerde izlemişsinizdir.

Ankara’da bir köylü, sözde protesto adına 3 büyük güğüm sütü Ziraat bankasının önünde yola döktü…

Malûmunuz olduğu gibi; 2018’in ortalarında, dış şer mihrakların talimatı ve müdahaleleri neticesinde doların birden yükselmesi nedeniyle, hem yemlere ve çiftçinin kullanması gereken ihtiyaç maddelerine, serbest piyasa tarafından “fırsatçı zamları” geldi. Dolar ilk seviyelere kadar düştüğü halde, o fırsatçı zamları maalesef geriye düşmedi.

Bu arada, sütlerini Ankara Süt Birliğine verip, bedelini yılsonunda semtindeki Ziraat bankasından alan Ankaralı bir köylü, bu sistemde bir kopukluk olunca, borçlarını ödeyemez duruma düşüyor. Bu köylü (kendi ifadesine göre) borcunu ödeyemeyince, banka ile her ne kadar yapılandırma ve taksitlendirme müracaatı yaptıysa da icralık oluyor. O köylü bu durumunu ilgili makamlara da ilettiği halde, bir çözüme ulaşamayınca, hem icralık bankaya, hem de bu konu ilgililerine TEPKİ göstermek için, üç büyük güğüm dolusu sütü Ziraat bankası önünde sokağa döküyor.

Olay kısaca böyle!...

Gönül isterdi ki bu olay bu raddeye getirilmeden, oradaki ilgililer ve müracaat ettiği yetkililer tarafından, akıllı ve mantıklı bir çözüme ulaştırılsın.

Denize düşen yılana sarılır misali çaresiz kalan köylüyü, pusuda bekleyen ve her fırsatı istismar etmeyi prensip edinen muhalefete bu fırsatı verenlerin veballeri de elbette büyüktür. Nitekim neredeyse bütün muhalefet partileri istismar için o köydeydiler.

Bu olayı bu raddeye getiren, o bölgenin yetkililerini ve anlaşmaya yanaşmayan o şubenin Ziraat Bankası yetkililerini savunmak elbette mümkün değil. Konu icralık olunca, yargıya da taşınmış. Yargı da gecikmeli de olsa, gerekeni elbette yapacaktır.

Ancak ben bu olayın içinde, genellikle olayın dramatik yönüne takılıp ES geçilen, çok daha önemli bir yanlışa ve gaflete dikkat çekmek istiyorum.

Çünkü; Yüce Dinimizde İSRAF kesinlikle haramdır.

Yüce Rabbimizin bizlere bahşetmiş olduğu tüm nimetler mübarektir ve mukaddestir. Daha birçok tepki usulü ve prensipleri varken, süt ve diğer tüm nimetler asla TEPKİ MALZEMESİ olarak kullanılarak İSRAF edilmemelidir.

Türkiye'mizde, Ticari süt işletmelerince 2017 Aralık ayında 812 bin 46 ton inek sütü toplandı. Bunu TZOB 2017 resmi rakamlarından öğreniyoruz. Kayıt dışı olarak köylerde sağılanları, kendi ailesiyle ve mahallinde kullanılanları siz ilâve ediniz.  

Bu gerçeğe (resmi rakama) göre, bizlere HER GÜN İkram-ı İlâhi olarak 812 bin 46 ton bölü 30 gün= 27 068,2 Ton süt gönderiliyor.

Ülkemize âdeta Rahmet hazinesinden, her sabah bir süt IRMAĞI akıtılıyor, değil mi?...

Bu harika ve mucizevi akışa ve bu süt ırmaklarını akıtana, insanlık olarak her ferdin teşekkür mahiyetinde şükürler etmemiz gerekmiyor mu?

Ancak başka bir açıdan baktığımızda: Sadece ülkemize bir günde 27 068 200 Kg. süt gönderiliyor. Bunu 80 Milyon kişiye bölersek, = Kişi başına sadece 338 Gram süt düşer. Bu yarım kilo civarındaki sütten yoğurt, peynir, tereyağı, ayran vs. süt mamulleri ihtiyaçları da düşünülünce, bu konuda her fert tarafından hem azami İKTİSAT yapılması, hem de süt üretiminin teşvik edilmesi gerekiyor.

Diğer yönüyle de; bu 27 068,2 Ton süt eşit ve âdil dağıtılsa, günlük süt herkese yetebilir, ancak hem dağıtım problemleri nedeniyle, hem aracıların istismarı nedeniyle, hem de zengin-fakir farklılıkları sebebiyle, herkes bu güzide nimetten yararlanamıyor. Bir çok kimse, maalesef mahrum kalıyor…

Hâl böyleyken, süte muhtaç olup ta ulaşamayan, televizyondan bu olayı seyreden milyonlarca kişinin gözleri önünde, 3 BÜYÜK güğüm (240 kişinin rızkı olan 120 litre) sütün sokağa dökülmesi, (sebep ne olursa olsun) İSRAFTIR, HARAMDIR, yazıktır, günahtır, hem tahkire hem de gıptaya sebeptir...

Bu durum süt için böyle olduğu gibi, ülkemizde yetişen diğer TÜM NİMETLER için de aynıdır. Hiçbir nimet asla israf edilmemelidir. Sebep olanlar da bu fiili cahilce işleyenler de vebal altındadır.

Bu tür cahilce israflı tüm tepkiler, o nimetleri bizlere bahşedene cc. karşı da bir hakarettir. Bu sebeple de, farkına varmadan KITLIĞA bir davetiyedir.

Bu nedenle; sadece bu tür olaylara sebep olanlara ve işleyenlere değil, tepki göstermediğimiz için, Yüce Rabbimiz hepimizi kıtlıklarla ve yokluklarla tecziye edebilir, diye endişelerim var…

Sevgi ve saygılarımla arz etmek istedim.

Yazarın Yazıları
Yorumlar (3 Yorum)

Kerem (6 yıl önce)

Raif Bey, yanıtınız için teşekkür ederim. Aslında bir çok yazınızı okumaya çalışıyorum. "Bu durum süt için böyle olduğu gibi, ülkemizde yetişen diğer TÜM NİMETLER için de aynıdır. Hiçbir nimet asla israf edilmemelidir. Sebep olanlar da bu fiili cahilce işleyenler de vebal altındadır." Sizin sadece israfı yetişen ürünler özelinde anlatıp da halktan toplanan vegiler ile yapılan israfa değinmemiş olmanız beni yazmaya teşvik etmiştir. Eğer bir yanlış anlaşılma var ve ben okuduğum metni sığ bir şekilde yorumladıysam sizden özür dilerim. Ama hala görüşüm yetişen ürünler, emek harcanan her şeyin israfı kadar maddi israfından yazıda kaleme alınması olurdu. Saygılarımla, Kerem

A.Raif Öztürk (6 yıl önce)

Sevgili Kerem kardeşim. Keşke siz de biraz daha dikkatli okusaydınız da, israf yapılmadan 100 çeşit protesto metodları varken, o 370 kelimeyi niçin Allahın ni'metlerini İSRAF etmenin, HANGİ KUDRETİN "İSRAF ETMEYİN" EMİRLERİNE "İSYAN" olduğunu biraz olsun idrak edebilseydiniz!... Keşke konunun sadece SÜT ile israf olmadığını, yukarıdaki yazıda BOLDLANDIĞI halde "süt ve diğer tüm nimetler asla TEPKİ MALZEMESİ olarak kullanılarak İSRAF edilmemelidir." cümlesindeki diğer tüm nimetleri de kapsadığını düşünebilseydiniz. Keşke 1000 civarında diğer köşe yazılarımı da daha dikkatli okusaydınız, ülkemizde "zaman israfından" tutunuz da diğer bir çok israflara ve birçok önemli konulara da sizin tavsiye ettiğinden daha çok değindiğimi görebilseydiniz... Keşke; son satırlardaki "Bu tür cahilce israflı tüm tepkiler, o nimetleri bizlere bahşedene cc. karşı da bir hakarettir. Bu sebeple de, farkına varmadan KITLIĞA bir davetiyedir." cümlesinden, kişileri bundan sonraki bu tür hatalardan korumak için vurgulandığını anlayabildeydiniz... İnşallah bundan sonra daha dikkatli okuyarak ve daha çok beraber olmamız dileklerimle, sevgili kerem kardeşim. Kalın sağlıcakla... A.R.Ö.

Kerem (6 yıl önce)

Sayın Köşeyazarı, yazının daha ilk cümlelerinden yazının nereye gideceğini anladım. Ayrıca 597 kelimeden oluşan yazınızda 227 kelimeyi çok nazik bir şekilde protestoya ayırmışssınız kalan 370 kelimeyi de israf hususuna ayırmışsınızdır. Bu ülkede o kadar çok israf varken bu güzel yazınızda 3 ğüğüm israfı ön plana çıkarıyor ve diğer israflara dair bilgi vermiyorsanız yazınızın nasıl bir hikmeti olduğunu açıklayacağınızı düşünüyorum. Keşke biraz daha çiftçinin sorunlarına eğilseydiniz. Bundan sonraki yazınızda bu hususlara daha çok değindiğinizi görürsem adınıza 3 ğüğüm süt alıp (120 litre) dağıtacağım. Saygılarımla

Yorum Yaz