Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Ekrem TUNCER
Ekrem TUNCER

İsrail’i Kınamıyorum!

Gazze’de çocuklar ölüyor, hastaneler bombalanıyor, İsrail terör örgütü; topyekûn ölüm yağdırıyor.

İnanın ne yazacağımı, ne söyleyeceğimi bilmiyorum. Sözlerim kifayetsiz, kalemimin mürekkebi tükendi. Lanetlemek, kınamak, telin etmek artık hiç bir anlam ifade etmez oldu.

Elimize gelen öyle videolar var ki; artık insanların öldürülmelerini bile normal karşılar olduk. Hani derler ya; ‘nutkum tutuldu, dillerim lal oldu’ öyle bir ruh halindeyim.

İsrailli bir ‘yerleşimcinin’ yani gaspçı bir hırsızın, ölü bir insan bedeninin üstüne işemesi, sonra tekmeler atıp, tükürmesi nasıl açıklanabilir? Ya da yaptığı bu iğrençliği videoya çekip kahkahalar atması nasıl bir sapkın ruh hali ile anlatılabilir?

Aklı başında bir kişi; ölü bir hayvan bedeninin üstüne bile idrarını yapamazken, bir insan bedenine bunun reva görülmesi ne kadar aşağılık bir durum.

Anlattığım bu iğrenç videonun binlercesi Filistin’de, Gazze’de maalesef yaşanıyor. Sonra Hamaslılar bu sivil görünümlü ‘Yerleşimcileri’ öldürünce ‘terörist’ oluyorlar. Aklım, dimağım almıyor. Burada, geniş geniş oturup; ağzını yaya yaya yorum yapan, çokbilmiş, uzmanlara soruyorum: Size her gün, türlü musibetleri yapanlara, evlerinizi gasp edenlere, sağlık, eğitim, gıda vs. ihtiyaçlarınızı sürekli kısıtlayanlara karşı nasıl bakarsınız?

Türkiye’de ‘adalet yok’ diyoruz. Doğru, birçok konuda eksiklerimiz var. Bir düşünelim; yaşadığımız adaletsizlikler olunca nasıl tepki gösteriyoruz? Bunun yanlışlığını eleştiriyoruz. ‘Geç gelen adalet, adalet değildir.’ Deriz ya, işte Gazze’de o ‘adalet’ geçte olsa tesis edilmiyor.

Rahmetli Erbakan Hocamız, Siyonizm’i anlatırken; ‘Bunlar kendilerini üstün ırk olarak görüyorlar. Dünya ikiye ayrılır: Yahudiler ve Yahudilere hizmet etmek için yaratılmış diğer ırklar.. Yahudilere hizmet etmeyenlerin öldürülmesinde bir mahsur yoktur. Bu inanışla; öldürmeyi ibadet aşkıyla yapıyorlar.’ Der ve eklerdi: ‘İsrail; öyle kınamadan falan anlamaz, güçten ve yaptırımdan anlar!’

İsrail; 1948 yılından bu tarafa Filistin halkına karşı soykırım ve katliam yapmaktadır. Tepkiler var ama özünde hiçbir Devlet, İsrail’e yaptırım uygulamıyor. BM; İsrail’e adeta ‘katliamını sessiz yap’ mukabilinden uyarılarda bulunuyor. Bizim İslam Âlemi de; ‘Kınıyoruz, şiddetle kınıyoruz, çok büyük bir şiddetle kınıyoruz, inanılmaz büyük bir öfkeyle kınıyoruz.’ Gibi söylemlerle adeta Siyonist İsrail'e kına yaktırıyor.

Aksa Tufanından sonra, Dünya Kamuoyu; bu vahşet dizisine: ‘İsrail – Hamas savaşı’ ismini verdi. Ortada böyle bir savaş yok. Sapkın bir tarikat olan, Siyonizm’in yıllardır süregelen ‘Büyük İsrail Projesinin’ hayata geçirilmesinin kanlı mücadelesi var. Uluslararası platformda Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) olarak vücut bulmuş, aslı Büyük İsrail Projesi (BİP) olan, Türkiye’nin sınırlarını da içerisine alan bu yayılmacı, vahşi politika sebebiyle; Gazze’de katliam yapılmaktadır. Sapkın Siyonistlerin Arzı Mev-ud inancı vardır. ‘Allah tarafından Yahudilere Vaat edilmiş Topraklar’ olduğuna inanan bu Sapık Siyonistlerin inancına göre; ülkemiz sırlarını da kapsayan Fırat ve Dicle boyunca Büyük İsrail Devleti kurulması gerekmektedir.

Theodor Herzl’in fikir babası olduğu Siyonistler; bu sapkın planlarını hayata geçirmek için yaklaşık 150 yıldır her yol ve metodu kendileri için meşru görürler. Osmanlı’nın çöküş döneminden, günümüze kadar devam eden bu süreçte; 1. Dünya Savaşı ve 2. Dünya savaşı da dahil tüm büyük gelişmelerin arkasında bunların sinsi planları vardır. Önce ABD’nin süper güç olarak, Dünyanın jandarması olması, sonrasında, 1948 yılında; şimdiki Terör Devleti İsrail’i (Küçük İsrail) kurmuşlardır. Bayrağındaki Mavi şeritler; Fırat ve Dicle’yi temsil etmektedir. Son aşamada; Büyük İsrail Devletini kurmaktır. Türkiye’deki terörün, Suriye, Irak, Mısır, Libya gibi ülkelerdeki iç karışıklıkların kaynağı bu Siyonist mikroplardır. Kudüs’te, Gazze’de yani Filistin’de bir barış ve sükûnet olmadığı müddetçe, bu coğrafyada kan ve gözyaşı bitmeyecektir.

Mehmetçik Gazze’ye.

İsrail’in protesto edildiği nümayişlerde ‘Mehmetçik Gazze’ye’ sloganları belki bilinçsizce atılmaktadır. Ama doğrudur. Sarı öküz hikâyesini bilirsiniz. Biz Kıbrıs’ta niye varız? KKTC halkının Mehmetçik ile ilgili olumsuz hikâyelerini bilmeyeniniz yoktur. Annan Planında sergiledikleri tavır ortadadır. Mavi Vatanda niye varız? Sarı Öküzü vermemek için, Gazze’de de, Kudüs’te de olmak zorundayız. Tüm İslam Ülkelerinin olması gerekmektedir. Bu gafletimiz devam edecek olursa; Mekke ve Medine’yi Ebabil kuşlarına, Güneydoğumuzu da Büyük İsrail Devletine bırakırız.

Amasız, fakatsız, lakinsiz Hamas’’a destek olmak; bir insani vazife dışında, aynı zamanda siyasi ve stratejik bir sorumluluktur.

İsrail’i kınamıyorum. Çünkü Gazze’de çocukları katlederken, ‘Filistinliler toprak sattı’ diyenlerle beraber yaşıyoruz.

İsrail’i kınamıyorum. Çünkü Saadet Partisinin düzenlemiş olduğu, ‘Özgür Filistin Mitingine’ katılmayın çağrısı yapan ehli sünnet âlimleriyle aynı havayı soluyoruz.

İsrail’i kınamıyorum. Çünkü Konya’da Euro 2024 organizasyonuna katılım biletini aldığımız maçta, Milli Futbolcularımız içerisinden bir tane, Ronaldo çıkmadı.

İsrail’i kınamıyorum. Çünkü Cumhurbaşkanımız tepki göstermeden, konuyu gündemine almaya çekinen, Belediye Başkanları, milletvekilleri, İlçe Başkanları var.

İsrail’i kınamıyorum. Çünkü Hamas’a ‘Senin ne gücün var? Gıdanı bile biz veriyoruz. Kalkmış füze atıyorsun’ diyerek otoriteye secde eden, siyaset eskileri var.

İsrail’i kınamıyorum. Çünkü Mavi Marmara sonrasında, elimize geçirdiğimiz fırsatı heba edenlerin yönettiği bir ülkede yaşıyorum.

Vesselam…

Ekrem TUNCER
Ekrem TUNCER HAKKINDA

27 Mayıs 1986 yılında Beykoz Ortaçeşme Mahallesinde doğdu. Göksu Kur'an Kursu'nda Temel dini bilgiler eğitimi aldı. Paşabahçe Ahmet Ferit İnal Lisesi’nden 2005 yılında mezun oldu. Erzurum Atatürk Üniversitesi Emlak Yönetimi ve Gayrimenkul Uzmanlığı bölümü ve Anadolu Üniversitesi Kamu Yönetim Bölümünden mezun oldu. 2001 Yılında Kurulan Saadet Partisi’nin Gençlik Kollarında, sırasıyla; Paşabahçe Mahalle Başkanlığı, Beykoz ilçe Başkanlığı, İstanbul ve Genel Merkez yöneticiliklerinde bulundu. 2010 yılının Kasım ayında Has Parti'nin kurucuları arasında yer aldı. Has Parti'nin 2012 yılında AK Parti'yle bütünleşmesiyle birlikte siyasi çalışmalarına son verdi. Tuncer’in; kendi ismini taşıyan bir emlak ofisi ve gıda sektöründe ticari faaliyetleri vardır. Cansuyu, Cansimidi, Esam, İlkader, Anadolu Gençlik Derneği, Tügva, İHH gibi bir çok STK'nın çalışmalarında aktif görev almıştır. Uzunca bir süre İHH Beykoz Temsilciliği görevini yürütmüştür.

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER