Türkiye'de Çalışan Gazeteciler Günü olarak kutlanan 10 Ocak, ilçedeki siyasi partilerden sivil toplum kuruluşlarına pek çok kurum ve kuruluşu da harekete geçirdi.
Gerek yazılı gerekse sözlü olarak Dost Beykoz'u arayan, ziyarete gelen Beykozlular, çalışmalarından dolayı ekibi kutladı ve gazeteciler gününe dair tebriklerini iletti. Saadet Partisi Beykoz İlçe Başkanlığı da İBB Koru Tesisleri'nde düzenlediği bir kahvaltıyla ilçedeki basının Gazeteciler Günü'nü kutladı. SP Beykoz İlçe Başkanı Şeref Kaçmaz'ın evsahipliği yaptığı toplantıda SP'nin Beykoz Belediye Başkan Adayı Selman Esmerer ila SP Beykoz İlçe Disiplin Kurulu Üyeleri de hazır bulundu. Kahvaltının Onur Konuğu ise SP İstanbul İl Başkanı Birol Aydın'dı.
Kahvaltının ardından bir konuşma yapan SP Beykoz İlçe Başkanı Şeref Kaçmaz, ilçedeki basın emekçilerinin 'Çalışan Gazeteciler Günü'nü kutladı. SP İlçe Yönetim Kurulu'nun göreve geldikten sonra Kasım ve Aralık ayında yaptıklarını dile getiren Başkan Kaçmaz, parti faaliyetlerine yer veren basın kuruluşlarına teşekkür de etti. Şeref Kaçmaz'ın ardından söz alan SP İstanbul İl Başkanı Birol Aydın da Gazeteciler Günü'yle ilgili çarpıcı açıklamalarda bulundu. Hükümette bulunan AK Parti'nin tüm Türkiye'de ulusal medya gibi yerel medyayı da tekelleştirmeye çalıştığını iddia eden Birol Aydın, şunları kaydetti:
Birol Aydın: “Yerel basında da tekelleşme olacak!”
"Bugün 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü... Sizler gayet iyi biliyorsunuz ki, medyanın çok önemli bir gücü vardır. Aslında sorulması gereken asıl soru da şudur: Acaba medyanın mı gücü var, yoksa gücün mü medyası var? Bugünün Türkiye şartlarında bu tartışmalı bir konudur. 10 Ocak biliyorsunuz 1961'de başlayan bir süreçtir. 1961 yılında gazetecilerin hakkını alabilmesi için bir takım nümayişler yapıldı, hak talebinde bulunuldu. Bir kanun çıkarıldı bunun üzerine ancak biliyorsunuz yine o dönemde patronlar boykot yaptılar, 3 gün boyunca gazete çıkarmadılar. Sonuçta süreç devam etti ve 1971'de aslında çözüm olmadı ama sorun ortaya çıktı ve bugün bu sorunu konuşabiliyoruz. Bugün hiç şüphesiz, hem ulusal hem de yerel basınımızın çalışanlarının, sahiplerinin farklı farklı sorunları var.
Türkiye'de yaklaşık 2 bin gazete var: Günlük, haftalık ya da aylık... Bunların yaklaşık 700'ü aktif gazetecilik ve yerel medya unsuru olmayı sürdürüyor. Amerika'yı yeniden keşfetmeye gerek yok; sizler de Beykoz'da bu sorunları yaşıyorsunuz. Özellikle son 10 yıldır yerel medya mensubu ve çalışanlarımız, siyasi ve yerel iktidarların inisiyatifine çok bağlı olarak hareket etmek mecburiyetinde bırakılıyor. Gazetelerin ayakta durabilmesi için reklam alması gerekiyor. Resmi kaynaklardan da reklam alması gerekiyor ancak o pastadan pay alamayınca, tezgâhını da ayakta tutabilmek için bir takım yerel inisiyatiflere boyun eğmek durumunda bırakılıyor. Bizim yerel medyamızın en önemli sorunlarından birisi de budur.
Öyle görünüyor ki, eğer bu iktidar devam ederse gerçekleştirecek olduğu bir tekelleşme süreci var. Yani ulusal basında nasıl cemaat medyası, bilmem ne medyası varsa yerelde de bunlarla paralel, bunlarla eşgüdümlü çalışacak bir yerel medya inşasına yönelik çalışma Türkiye'nin her yerinde yapılıyor. Mesela Beykoz'da 12 tane gazete olmayacak da bunu 3'e 4'e indirecek."
Haber Merkezi