Ekrem TUNCER
  • 10/01/2017 Son günceleme: 10/01/2017 22:51
  • 9.687

Malum 15 Temmuz 2016 Türkiye’miz açısından çok önemli bir dönemeçti.

Kimilerine göre demokrasi savaşı, kimilerine göre milli kurtuluş mücadelesi, kimilerine göre halkın darbeye karşı direnişi. Buna benzer birçok tabir kullanabiliriz. İşin manası hak ve batıl mücadelesinin hak tarafında olmaktır. İşte bu milletimizin tarih yazdığı, dış güçlerin oyunlarının bozulduğu, darbe heveslilerinin sevinçlerinin kursaklarına düğümlendiği geceyi fırsata çeviren sözüm ona 'gaziler' türedi.

Gazilik çok şerefli bir unvandır. Bu sıfatı taşımak herkese nasip olmayacak bir ayrıcalıktır. Allah hakkıyla bu unvanı taşıyanlardan razı olsun. Bu ülkede 15 Temmuz'a kadar gazi olan herkes hayatında önemli izler bırakarak, kendinden ciddi özveriler vererek gazi olmuşlardır.

Maalesef 15 Temmuz'dan sonra halkımızın şanlı direnişinin ödülü olarak, tabiri caizse; kaşı yarılan, çürük dişi kırılan, ayağını taşa çarpıp serçe parmağını inciten, elini kapıya sıkıştıran, gözüne çomak sokan, dilini eşek arısı sokan, kulağını kaşırken yara yapan, dudağında uçuk çıkan, tıraş olurken yüzünü kesen, burnunda sivilcesi olan, poposun da çıban çıkan, gazi unvanına sahip oldu.

Neymiş efendim; o gün o saat'te FSM Köprüsü’nün önünden geçmiş. Neymiş efendim; o gün o saatlerde hastane aciline gidip pansuman yaptırmış. Hadi devletimiz bu şanlı direnişin hürmetine hak etmediğiniz halde size bu gazilik unvanını verdi ve 15 Temmuz gazisi sıfatıyla çeşitli imkan ve olanaklar sundu, sizlerde utanmadan bu unvanı kabul ettiniz ve sunulan olanakları hakkınız olmadığı halde kullandınız. Ne kadar aymaz ve utanmazsınız ki sosyal medyada isimlerinizin ön takısına 'Gazi' yazmaya kadar bu işi götürdünüz. Be hey şaşkınlar! Allah'tan da mı korkmadınız? Nedir bu kahraman pozları? Nedir bu savaş kazanmış komutan edaları? Nedir bu ayağı kopmuş, kolu kesilmiş, göğsünden yara almış gazi pozları? Nedir bu bedel ödemiş tripleri? Nedir bu dünyayı kurtarmış havaları? Kendinizle hiç konuşmuyor musunuz? Aynanın karşısına geçip; "Yahu ben ne kadar şahsiyetsizim ki şu şerefli gazilik unvanı bile bana bol geliyor, benim çirkinliğimi kapatmıyor, benim iki yüzlülüğümü örtmüyor, bana toplumda bir anlam yüklemiyor" demiyor musunuz

Öyle gazilerimiz var ki; o gecede hayatının bedelini ödemiş. Bir tanesini örnek vereyim; Mustafa Uygun! Gazetemizde haberini yapmıştık, kendisi Beykozludur. Çengelköy'de iş dönüşü hainlerin saldırısına maruz kalarak üç kurşun vücuduna isabet etmiştir. Şuanda tedavisi devam etmektedir çünkü eskisi gibi yürüyememekte. O geceden sonra hayatında ödediği bedel sonucu çok önemli bir değişiklik olmuştur. Milli görüşçü olan Mustafa Uygun; Saadet Partisi Beykoz İlçe Yönetim Kurulu üyesidir. Anadolu Ajansına vermiş olduğu beyanatta gözleri dolarak; "Rahmetli Erbakan hocamıza sahip çıkamadık ama Cumhurbaşkanımızı darbecilere yedirmeyeceğiz" gibi işin manasına ve şuuruna malik gazilik sıfatını fazlasıyla hak etmiş ve bunu şerefli bir şekilde taşıyan istismar etmeyen ve reklamını yapmayan bir kişidir.

Eyyy iki yüzlü sahtekar silikon gaziler; Mustafa Uygun gibi o gece hakkıyla gazi olmuş, bedel ödemiş, acı çekmiş ve bunu istismar etmemiş haysiyetli, onurlu ve şerefli insanların yüzüne utanmadan arlanmadan nasıl bakıyorsunuz?

Kürsülerde "Gazi" sıfatıyla siyaset yapan, kişiliksiz ve karaktersiz, gösteriş budalası arkadaşım: 20 Temmuz'da, 5 gün öncesine dönük raporlar çıkartıp gazilik unvanı almak için taklalar atacaksın. Devletin vermiş olduğu 5 bin liracığı, "bilmem ne vakfına bağışladım" diye böbürleneceksin. Sonrada verilen memuriyet hakkına zıplayacaksın. O hakkı da bir fakire bağışlasaydın ya. Bende safım, olan/bitenden haberim yok. Sana "geçmiş olsun" diyorum. Sende milletin önünde yara bandı takıp dolaşıyorsun, sonrada çıkarıp kıs kıs gülüyorsun. 

Baştan söyleyeyim; bu yazım sonucu, nasırlarına basılmış gibi çemkirmeye başlayacak olanlar. Hepinize birden; hadi oradan, hadi oradan, hadi oradan! Başka kapıya! Burası size kapalı. Yarası olmayan gocunmasın. Adam olan gerilmesin.

Yazarın Yazıları