Prof. Dr. Faruk ŞEN
  • 26/09/2017 Son günceleme: 26/09/2017 16:53
  • 10.037

İstanbul’dan liseden sonra direkt olarak gittiğim Almanya’da  40 yılımı geçireceğim pek aklıma gelmemişti. Hedef işletme ekonomisini okuduktan sonra tekrar Türkiye’ye dönmek ve çalışmaktı.

Daha sonra Almanya’daki hocamın önerisi üzerine doktoramı yaptım. Daha sonra Alman Bilim Vakfı ve Freudenberg Vakfı’nın katkılarıyla 1985’te Bonn’da Türkiye Araştırmalar Merkezini kurdum.

160 Araştırma

Münster’deki eğitimimden sonra Essende oturmaya başladım. 1991’de Essen Üniversitesine Profesör olduktan sonra Türkiye Araştırmalar Merkezi’ni de Essen’e getirerek  faaliyetlerimi sürdürdüm. 40 yıla yakın ömrümün geçtiği Almanya’da 1985’de kurduğum Türkiye Araştırmalar Merkezi çerçevesinde 160’ın üzerinde araştırmaya imza attım. 400’e yakın toplantıyı organize ettik ve Türkiye’den politikacı, gazeteci ve  bilim adamı olmak üzere  23 yıl gibi süre zarfında 300 kadar kişiyi Almanya’da misafir ettik.

Sınırdaş olsaydık savaş çıkardı

Almanya ilginç bir ülke ben her zaman bunu derim. Almanya Türkiye ile yatar Türkiye ile kalkar. ‘İyi zamanlarda Türkiye ile Almanya sınırdaş olsalardı konfederasyon kurabilirlerdi’ derdim. Şimdi ise iyiki Türkiye ile Almanya sınırdaş değil yoksa karşılıklı savaş açardık tezini savunuyorum.

Almanya anıları

Almanya anılarımı yazmam konusunda gelen ısrarlar karşısında  anılarımı yazmaya karar verdim. İşin kötü tarafı bu konularda hiç not tutmamıştım. Fakat bir gün 40 ana başlık topladım ve buna göre anılarımı tazeleyerek kitaba döktüm. Almanya dediğiniz zaman bütün Türklerin tatlısı ile tuzlusu ile bir çok anısı vardır. Bende tatlısı daha fazla olan bir anı demetine sahibim. Kitap yakında Kaynak yayınlarından çıkıyor.

Yazarken ilk olarak başlık için “Satmışım Anasını Ben Bu Almanya’nın” başlığını düşündüm. Daha sonra Türkiye-Almanya ilişkileri çetrefilleştikçe, “Şen Olasın Almanya”da karar kıldım. Niye Şen Olasın Almanya? Hakikaten ben Almanya’dan ayrıldıktan sonra pek şenliği kalmamıştı. Bununu için böyle bir istekte bulundum.

Bugün baktığınız zaman Almanya’da  3,2 milyon Türk kökenli göçmen yaşamaktadır. Alman nüfusunun yüzde 4’ünü biz Türkler oluşturuyoruz. Almanya’da yaşayıp geri dönen Türkeleri de buna dahil ederseniz  Almanya geçmişi olan 6,2 milyon kitleye sahibiz. Böyle renkli bir ülke Türkleri pek fazla hazmedemedi. Almanya ari ırk terimini  kullanır. Üstün ırklığına inanır. Hiç kolonisi olmadığı için gelen yabancıların çok kısa zamanda asimile olmasını ister. Polanyalılar dışında diğer uluslar pek çabuk asimile olamadılar. Asimile olmayan en büyük grubu Türkler oluşturuyor.

Bu açıdan Almanya’nın Şen olması için belirli adımlar atması lazım. Ve neşeli insanları, Şen olarak ülkesinde muhafaza etmeli. Son zamanlarda Alman partilerindeki ırkçı yaklaşımlar Türkleri geri dönüşe teşvik ediyor. Bunun olmaması gerekir. Türkler Almanya’nın zenginliğidir.

Yazarın Yazıları