A. Raif ÖZTÜRK
  • 22/08/2023 Son günceleme: 29/08/2023 10:39
  • 2.073

Kendisine zarar vereceği bilinen bir sigarayı bile verene teşekkür etmeye meyilli fıtratta yaratılan insan, kendisine gören gözler, işiten kulaklar, yıllardan beri tıkır tıkır çalışan kalp,...

...karaciğer, böbrekler, eller, ayaklar ve diğer bütün uzuvları veren Yüce Rabbine, elbette nasıl teşekkür etmesi gerektiğini çok merak edecektir.

Sadece bu nimetler için mi? Hayır ve asla!

Hayvan değil, insan olarak yaratıldığı için. İnsanlar içinde Gayri Müslim değil, Müslüman bir ailede nasip ettiği için. Müslüman bir ailede, fakat insanlığın gıpta ettiği bereketli bir coğrafyadaki bir ailede gönderdiği için. Sömürge devletlerin zulmü altında değil, hür bir devlette nasip ettiği için. Daha nice müspet sebeplerle, insanoğlu Yüce Rabbine nasıl teşekkür etmesi gerektiğini, elbette merak edecektir ve etmelidir. Böylesine önemli bir minnettarlığın altında ezilmemek için araştırmalar yapacaktır.

İşte bunu bilen yüce Rabbimiz, insanoğlunun bu merakı ve minnet borçlarını ödeme meyilleri sebebiyle, Güneşe, ateşe, nehire, ineğe, zalim krallara, kudretli nemrutlara, firavunlara, zalim liderlere, patronlara vs. farklı diğer potansiyellere kulluk etmemeleri için, her dönemde Mukaddes kitaplar göndermiş.

Yine her Kutsal kitapları, bilinçli bir şekilde açıklayıcı ve yaşayışlarıyla tatbik ettirici muallimler, yani Peygamberler göndermiş. İnsanoğlunun, Mahkeme-i Kübra’da “ben bunları bilmiyordum” deme mazeretlerine, hiç fırsat bırakılmamıştır.

İşte bizim şu fitneli âhır zaman dönemimizde de Yüce Yaratıcımız, Kur’ân-ı Kerimi göndererek, “bundan sonra din olarak İslam’ı seçtim” buyurmuş. (Âl-i İmran, 19. Â., Mâide S., 3. Âyet. Vd.)

Yüce dinimizin en önemli ibadeti de hiç şüphesiz ki, 5 vakit namazdır.

Namazın önemi, Allah indindeki yeri ve vakitleri hakkında, Kur’an’da 80 küsur âyet vardır. Bizlere, yüzlerce de sahih Hadis-i Şerifler ulaştırılmıştır.

Şu kısacık köşe yazımızda, bunların tamamını elbette sunmak mümkün değil, ancak öyle bir İlâhi emri arz edeceğim ki, Yüce Rabbimizin namaza ne kadar çok önem verdiği çok net anlaşılacak.

Yüce Rabbimiz; namazın basit sebeplerle ertelemeye ve ihmale, hatta tek başına kılmaya bile müsamaha gösterilmeyeceğini, Kur’ân ayetleriyle bizlere bildiriyor.

Şöyle ki:

Nisa Süresi, 102. Ayet: “Savaşta, mü’minler arasında bulunup da onlara namaz kıldırdığın zaman, onlardan bir kısmı seninle birlikte namaza dursunlar ve silâhlarını da yanlarına alsınlar. Onlar (gerektiği kadar) secde ettikten (namazı kıldıktan) sonra geri çekilip düşmana karşı dursunlar ve yerlerine henüz namaza durmamış olan, diğer topluluk gelsin. Onlar da tedbirli şekilde ve silâhlarını yanlarına alarak, seninle beraber namaz kılsınlar.”

İnsanlar olarak, namazı normal hayatta terk etmeyi bırakınız, SAVAŞ ÂNINDA BİLE NAMAZI ERTELEMEYE bile müsamaha yok. Yani, “vaktinde kılsınlar”. Hatta kısaltarak bile olsa “cemaatle kılsınlar” buyuruluyor. Devamı olan ayette de şöyle buyuruluyor.

Nisa Süresi, 102. Ayet: O korkulu zamanda namazı kıldınız mı, gerek ayakta, gerek otururken ve gerek yanlarınız üzerinde, hep Allah'ı zikredin. Korkudan kurtulduğunuzda namazı tam erkânı ile kılın. Çünkü namaz müminlere belirli (5) vakitlerde yazılı bir farzdır.

Hadîs-i Şerîf: “Cemaatle kılınan namaz, kişinin yalnız kıldığı namazdan yirmi yedi derece daha fazîletlidir.” (Buhârî, Ezân, 30.)

“Sabah namazının vaktinde kılınan iki rek`at sünneti, dünya ve dünyadaki her şeyden, daha hayırlıdır.” (Müslim, Müsâfirîn 96.)

“…dünya ve dünyadaki her şeyden, daha hayırlıdır” İddiası bazı kardeşlerimize abartı gibi gelebilir. Bunu daha iyi anlayabilmek için, şu örneklere dikkat edelim.

Geçenlerde dünyanın en zenginlerinin listesinden, bazı kişiler yayınlanmıştı.

Meselâ; Bill Gates, Warren Buffett, Bernard Arnault, Kylie Jenner, Jeff Bezos, vs. isimler verilmişti. Listenin sonuna da:

“Acaba gerçekten, bunlardan daha zengini var mı diye sorulmuş, cevap olarak da ‘EVET VAR… Sabah namazının iki rek`at sünnetini vaktinde kılan kişi’ bunlardan daha zengindir” yazılmıştı.

Uzun uzun düşündüm ve ciddi araştırmalar yaptım.

Neticede de çok HAKLI olduklarını anladım.

Çünkü şu milyarlarca dolarları olan zenginlerin, zenginlik saltanatları, sadece kalan ömürleri kadardır. Yani, yâ 30-40 sene veya birkaç sene. (Sn. Mustafa Koç’u hatırlayınız.)

Bu süre dolduktan sonra da helâl malın hesabı, haram malın azâbı” başlayacak.

Oysa sabah namazını vaktinde kılan kişi ise 30-40 sene ile sınırlı bir saltanat değil, SONSUZ, SINIRSIZ ve

EBEDÎ CENNET HAYATI SALTANATINI kazanacak... İnşâAllah.

NOT: Geçenlerde Müsiad konferans salonunda, “Kur’ân Buluşmaları” programında, Kur’ân meal ve tefsir dersimize devam ederken, bu ibretlik ayetler işlendiği için, çok etkilenmiştim. Dost ve sevdiklerime de tattırmak adına, bugün bu paylaşımı yaptım…

Yazarın Yazıları