Talip ERCAN
  • 29/03/2020 Son günceleme: 29/03/2020 12:41
  • 7.357

Dünya ve ülke olarak yaşadığımız şu sıkıntılı sürecin biran önce atlatılması hepimizin ortak dileği…

Koronovirüs salgını ülkemizde canlar almaya devam ediyor… Yetkililerinin uyarıları bir biri ardında geliyor ancak, televizyon ekranlarından, internet site paylaşımlarından ve de bizzat şahit olduklarımız gibi sokağa çıkmakta kararlı, inat eden geniş bir kitle var... Maalesef ilçeler bazında da Beykoz ilk sıralarda yer almakta…

Değerli dostlar, sevgili Beykozlu hemşerilerim nedir bu inat yahu? Neyin peşindesiniz… Tamam zorunlu olarak çalışmakta olan değişik meslek grupları var… Fırıncılar, market çalışanları, taksiciler ve diğer ulaşım sektörü çalışanları, emniyet, sağlık, belediye görevlileri  dışında dışarıda cirit atan müthiş bir kitle var… Allah’ınızın aşkına ucunda ölüm olan bir hadise nedeni ile bu yaptığınız inat nedir?

Yahu biz evde kalanlar bugün günlerden neydi diye çocuğumuza, eşimize sorup durma noktasına gelmişiz, her birimiz bir uğraş bulmuş, evde duramayanlar sahillere hücum etmekte, yollarda cirit atmakta… Yaptığınız kul hakkına girer, toplumu riske atmamın vebali büyük… İşgal günlerinde ancak rastlanılabilecek bir gerçek var, camilerde cemaatli namaz kılınmıyor, hala daha camilere akın edenler var.  Anladık namaz niyaz ile cennete gireriz nasılsa diyenler, bu ortaya koyduğunuz riskli tablo ile bir kişi bile hasta olsa vebalini kolay, kolay verebilecek misiniz?

Bu sıkıntılı süreçte Allah işsiz kalanların yar ve yardımcı olsun , daha şunun şurasında birkaç hafta geçmiş iken kapanan iş yerleri, kaybedilen işler, evlerde bekleyen faturalar kiralar… Çekirdek aile şekline geçen Türk Aile yapısı yeniden Geniş Aile haline gelmeye başladı. İşe gidemeyen, maaşlarını alamayanlar, emekli anne-babalarına sığınmaya başladı gibi…

Asgari ücret ile kıt, kanaat geçinenleri bir tarafa bırakırsak, her sene lük cep telefonunu değişen, altındaki aracın bir üst modeline geçen, karı-koca bolluk içinde yaşayan nice insanlar bugün işsizliğin pençesinde kalma korkusu yaşamakta. Maalesef kenara para koymaya, birikim yapamayanlar yaşamakta bu korkuları.

Bu andan sonra hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktır… Bu süreç atlatıldıktan sonra “ Ak akçe kara gün içindir “ diyen nice insanlar olacaktır. Ekonomik anlamda büyük bir çöküntü yaşanacak gibi… Her akşam evlerine çekirdekler, kolalar, cipsler ve diğer atıştırmalık ile gelen ve çocuklarını da bu anlamda alıştıranlar şimdi kara, kara düşünmekte…

Zorunlu ihtiyaçlara ayrılan paralar nedeni ile bu tür eğlencelik şeyleri kesmek zorunda kalmaktalar. Dikkat edin marketlerde tuvalet kağıdı, eldiven, temizlik malzemeleri zaman, zaman bulunamazken cipslerin, kuruyemişlerin yeri taştıkça taşmakta…

Bu zor zamanlarda evde kalmak zorunda kalanlar için o çok sevdikleri cep telefonları da binlerce kanal içeren televizyon kanalları da fayda etmiyor, tam bir bıkkınlık hali var. Oysa o kadar okunacak kitap var ki en başta dinimizin kitabı Kuran-ı Kerim… Dua kitapları, Yasin kitapları… Hadi bunları okumuyorsunuz, ki kendi tercihiniz o kadar çok okunacak roman ve güncel kitaplar var ki… Üstelik bunları internet ortamından da okuyabiliyorsunuz… Gerçi insanın içinden gelecek okumak, yoksa silah zoru ile yapmayacak olanlar var…

Son olarak diyeceğim o ki Yüce Allah bizleri bu bela ve musibetlerden biran önce kurtarsın… Hayatlarını kaybedenlere rahmet diliyorum… El birliği ile bu süreci atlatacağız ama iletilen kurallara uymamız da şart özellikle de Beykoz’da…

Yazarın Yazıları
Yorumlar (1 Yorum)

aydın (4 yıl önce)

ALLAH RAZI OLSUN TALİP KARDEŞİM ÇOK GÜZEL ÖZETLEMİŞSİN HALİMİZİ BEN AYDIN LİSEDE BERABERDİK.

Yorum Yaz