Yıl 2023. Aralık ayı, günümüzden 2 yıl sonra…
Birinci Senaryo: Seçmenin %95 oranında katılım sağladığı Haziran seçimlerinin birinci turu yapılmış, ilk turda %51 oy alan olmadığı için ikinci tur seçimlerine gidilmiş ve Cumhurbaşkanı belirlenmişti. İkinci turda Cumhur ittifakının adayı Sayın Erdoğan %49 oy alırken, Millet İttifakının adayı Sayın Kılıçdaroğlu % 51 oyla Cumhurbaşkanlığı seçimini kazandı. Meclisteki dağılım da buna benzer şekilde gerçekleşti. Yemin ederek göreve başlayan Kılıçdaroğlu, ittifak protokolü gereği derhal Güçlendirilmiş parlamenter sisteme geçmek için bir dizi KHK ile anayasa değişikliği referandumunun zeminini hazırladı. Seçim barajı %1 ‘e düşürüldü. Ekim ayında yapılan referandum ile yeniden Başbakanlık Hükümet sistemine geçildi. Yeni eski sisteme uygun bir seçim yapılması için gereken çalışmalar tamamlandı. Aralık ayında yetkileri daraltılmış Cumhurbaşkanlığı seçimleri ile birlikte, hükümeti kuracak Başbakanın da aday olduğu Milletvekili seçimleri birlikte yapıldı. Cumhurbaşkanını halk seçiyordu ancak sadece denetim görevi icra edecekti. Millet ittifakının adayı Kılıçdaroğlu, Cumhur ittifakının adayı Yıldırım’a karşı %1 farkla Cumhurbaşkanlığı seçimini kazandı. Milletvekili seçimlerinde AK Parti en yüksek sayıda sandalye alarak seçimin 1. Partisi oldu. İstanbul M.V. ve Genel Başkan Sayın Erdoğan hükümeti kurmak üzere Cumhurbaşkanı tarafından görevlendirildi. Koalisyon dışında da bir miktar destek oyu alan hükümet güvenoyu aldı. Sayın Erdoğan’ın başbakanlığında yeni hükümet göreve başladı. (Çok hızlı oldu farkındayım) Kısacası yaklaşık 6 ay sonra Erdoğan yeniden hükümetin başındaydı…
İkinci senaryo: Sayın Erdoğan’a karşı, Sayın Kılıçdaroğlu’nun adaylığında anlaşamayan Millet ittifakı ilk turda her partinin kendi adayını çıkarmasına, ikinci turda en çok oy alan aday etrafında birleşmeye karar verdi. İlk turda sürpriz bir kararla İyi parti, Sayın İmamoğlu’nu aday gösterdi ve %20 oy almayı başardı. CHP adayı Kılıçdaroğlu %19, HDP adayı %6, Saadet adayı Sayın Karamollaoğlu %2, YRP adayı Sayın Erbakan %2 oy diğerleri %2 oy aldılar. İkinci turda Erdoğan’dan sonra en çok oyu alan İmamoğlu Millet ittifakının adayı oldu. Bir tarafta Erdoğan’ın, bir tarafta İmamoğlu’nun olduğu bir seçimde SP ve YRP seçmeninin %75’i Erdoğan’ı tercih etti ve Erdoğan %52 oy ile yeniden Cumhurbaşkanı seçildi. Kılıçdaroğlu yine istifa etmeyerek yeni ufuklara ve umutlara yelken açarken İmamoğlu parti değiştirdi.
Üçüncü senaryo: Cumhur ittifakının değişmez ve tartışmasız adayı Sayın Erdoğan’ın karşısına kimin aday çıkarılacağı konusu tartışılmaya devam ederken, neredeyse hereksin ittifak ettiği konu ‘’seçimi kazanacak bir aday’’ olması konusu idi. Muhalif iş adamları, stk temsilcileri, büyükelçiler, sendikalar ve basın kuruluşlarının yoğun baskısı sonucu millet ittifakı Sayın Gül’ün adaylığını ciddi ciddi gündemlerine aldılar. Yapılan değerlendirmeler sonucu Genel başkanların kararı ile İttifakın adayı Sayın Gül oldu. Cumhurbaşkanlığı seçimi ilk turda sonuçlandı. İkinci tura gerek bile kalmadan Sayın Erdoğan %60 oyla tekrar Cumhurbaşkanı seçildi.
Dördüncü senaryo: Kılıçdaroğlu kendi adaylığında ısrar etti, Akşener, İmamoğlu adaylığında ısrarcı oldu, Karamollaoğlu ikisine de itiraz etti, nihayet uzun istişareler, kamuoyu yoklamaları, anketler ve parti içi temayüller yapıldıktan sonra, her seçmenin ikinci adayı, her kesimden oy alacak ortak aday üzerinde mutabakata varıldı. Millet ittifakının adayı Sayın Karamollaoğlu oldu. Karamollaoğlu daha ilk turda AK Parti tabanından da aldığı destekle %60 oy alarak Cumhurbaşkanı seçildi. Protokole uygun olarak derhal yeni eski Başbakanlık Hükümet sistemi için referanduma gidildi. Ancak Adaletli ve Liyakatlı bir Cumhurbaşkanı bulmuş olan seçmen bu fırsatı iyi değerlendirdi ve referandumda %60 oranında hayır oyu kullandı. Önümüzdeki 7 yıl Sayın Karamollaoğlu’nun Cumhurbaşkanlığında Türkiye başarıdan başarıya koşacak tabiri caiz ise şaha kalkacak ve Dünya’nın 4.süper gücü olacaktı. İnsanlığı köleleştirmek isteyen Siyonist ve emperyalistlerin bütün oyunları bozulacak, Yaşanabilir Türkiye ve Yeniden Büyük Türkiye kurulacak, İkinci Yalta niteliğindeki 1 Ankara Toplantısı ile Yeni ve Adil Birleşmiş Milletler ile Yeni Bir Dünya kurulacaktı…
Tabi eğer seçim olsaydı…
Son senaryo: Hiç birimizin arzu etmediği, Allah (cc) yazdı ise bozsun diye dua edeceğimiz bu son senaryo, bütün hesapların alt üst olduğu ve er ya da geç karşılaşmak zorunda olduğumuz acı bir gerçek…
“27 Mart 2022, İstanbul Cehennemi denilen büyük İstanbul depremi oldu. Kayıplar ve sonradan tespit edilenlerle birlikte ölü sayısı 3,2 milyon. Şehri terk endenler ve ölümler sonrası İstanbul’un nüfusu kısa sürede 17 milyondan 6 milyona düştü. Oluşan tsunaminin büyük yıkıma uğrattığı Avrupa yakası sahil şeridinde yerleşim yasaklandı. Boğaza paralel inşa edilen kanaldan başlayan deprem yarığı Gebze’ye kadar uzandı, temiz suya ve gıdaya ulaşmak aylarca mümkün olmadı.”
Zamanda yolculuk yaptığını söylenen ve bu yolculuğunu 3 kitapta yazan İmam Rabbani Hz.lerinin- Ahmet El Serhendi’nin (1563-1624) zamanda yolculuğu anlatan ilk kitabından alıntı. Bunun kanıtlanmamış bir iddia olduğunu, gerçekle hiçbir ilgisi olmadığını hatırlatmak isterim.
Böyle bir depremde oluşacak acılar, kayıplar, zararlar ve infialden sonra bırakın İstanbul’u, Ülkenin hali ne olur düşünmek bile istemiyorum.
Seçim mi dediniz?
Adaletin Güçlü, Güçlünün de Adil Olduğu Bir Dünya’nın kurulması duası ile Allah’a emanet olunuz.
