Kader GÜR
  • 01/01/1970 Son günceleme: 10/02/2008 23:11
  • 23.300

Yaklaşan yerel seçimler siyaset sanatını icra zarureti doğurdu. Pazarlıklar kalleşlikler yavaş yavaş gün yüzüne çıkarken, niyetlerde kendini göstermeye başladı. Anlaşılıyor ki bu seçimler de diğer seçimler gibi çok aslına uygun olmayacak…

Halkın beklentilerinin tam aksine yine bir takım şeyler istismar edilecek, ayak kaydırma operasyonları yürütülecek, güç gösterileri yapılacak, kurbanlar seçilecek; piyasa, kullanılıp atılan adamlarla dolacak…

Siyasi ortam karışık… İzliyoruz… İzlediğimizi bilenlerin kahpelikleriyle zaman zaman karşılaşıyoruz… Ben sadece izliyor, öngörülerimi kamuoyuyla paylaşıyorum. Ne bir yere bürokrat atıyor, ne de belediye başkanı belirliyorum…

Halkın gücüne inanan insanlar olarak, dün olduğu gibi bugünde halkla beraber hareket ediyorum… Beykoz’da hangi taşın altında ne oluyorsa, kim nerede ne yapıyorsa, kim kiminle ne amaçla nerede görüştüyse bunların hepsini üç aşağı beş yukarı çözebiliyorum…

Tabii içinde bulunduğumuz sektörün etik değerlerine saygı duyarak bize duyulan güveni kötüye kullanmayı aklımın ucundan bile geçirmiyorum. Fakat, dün bir takım davranışlarıyla minnet borçlu olduğu insanlara ihanet edip, bugün hala o insanların sırtından sadece kendisi değil, ailesinin bir çok ferdini geçindirmeye çalışan kişinin şahsımla ilgili girişimlerini de biliyorum…

İki kişinin bildiği sır değildir!..

Ben o girişimlere gülüp geçiyorum ! Yakıştıramıyorum… Ayıp diyorum… Ahlaksızlık diyorum… Dost Beykoz’a yönelik,  fütursuzca aslı astarı olmayan ceviz kabuğu doldurmayan bahaneler uydurmakla ne elde edebilirsin ki? Dost Beykoz bir benden ibaret değil… On kişilik yayın kurulu ve binlerce gönüllü üyesi var…

Beykoz’un en büyük yayın kurumu olarak elbette yerel seçimleri masaya yatıracağız… Değerlendirmeler yapacağız… Kimin kiminle nerede ne pazarlıklar yaptığını, kimlerin telefonlarla tehditler savurduğunu açıklayacağız… Biz; bir işi başarmanın zamanlamayı iyi yapmaktan geçtiğine inananlardanız…

Biz bu halkın kandırılmasına izin vermeyeceğiz… Beni Beykoz meydanında vursanız da umurumda değil… Ben hak etmediğim hiç bir şey kazanmadığım için bir şey kaybetme korkumda yok… Allah’ıma şükürler olsun!

Hesaplar tutmayacak…

Tabii yukarıda yazmış olduğum sözlerin ne anlama geldiğini çözmeye çalışıyorsunuz? Değerli Dost Beykoz okurları yukarıda yazılan sözler tamamen bir şahsa yöneliktir… Tabii bu şahıs yalnız değildir… Etrafında, ezelinden beri Beykoz’un başına bela olan kurmayları vardır… Bu ağabeylerimiz yapmış oldukları hataları nedeniyle etkinliklerini yitirmiş şimdi bir takım girişimlerle lekelenen sicillerini temizlemeye çalışıyorlar… İlk iş olarak da, akıllarınca bana ve Dost Beykoz’a gözdağı verecekler. Sizin gözünüzün dağına kar yağmış farkında değilsiniz!..

Beykoz’a yeni belediye başkanı belirleyecekler de, bozuk sicillerinin yeniden gündeme gelme ihtimalini ortadan kaldırmaya çalışıyorlar.

Tabi bunlar 2009 yılında yapılacak yerel seçimlerin zor geçeceğinin işaretleri… Burada mevcut bir belediye başkanı varken, aynı kurum içinde alternatif üretilmeye çalışılmasında Muharrem Ergül’ün hiç sorumluluğu yok mu?

O kadar çok ki…

Beykoz’da oldukça geniş bir kesim var ki, Muharrem Ergül’ün başkanlık sürecinde ciddi hatalar yaptığını ve bu hataları nedeniyle yeniden başkan adayı olamayacağını düşünüyorlar. Bu sadece Ergül’ün içerdeki muhalifleri tarafından düşünülmüyor. Diğer partilerde de bu ihtimal göz önüne alınarak çalışma yapılıyor.

Siyasi arenada bu görüşler öne çıkarken, halkta; Ergül’ün merkezi yönetimin gücünü Beykoz için kullanamadığını, bireysel sözlerin arkasının gelmediğini söylüyor… Burada benim değerlendirmemse; Beykoz gerçekten tek partili iktidarın nimetlerinden yeterli derecede yararlandırılmadı. Birde iktidar partisinin mensuplarına partilerinin iktidar olduğunu hissetmemeleri için ne gerekiyorsa yapıldı.

İşte yukarıda bahsettiğim arkadaşlarda, bu bulanık suda balık avlamaya çalışırken yapacakları çalışmalarda Dost Beykoz’a tuğla rolü biçiyorlar.

Olmaz…

Yemez…

Tutmaz…

Yazarın Yazıları