Ayşenur ÇABUK
  • 04/12/2018 Son günceleme: 04/12/2018 20:09
  • 7.127

Kış aylarının gelmesiyle birlikte hava sıcaklıkları oldukça düşük seyretmeye başladı.

Polikliniğe zayıflamak üzere gelen danışanlarımın çoğu açık hava aktivitelerinin ciddi olarak azalmasıyla birlikte kilo artışının beraberinde gelmesinden şikayetçi. Aslında evet beslenme tarzınızda bir değişiklik yapmadığımız sürece fiziksel aktivite hayatımızdan gittiğinde kilo almaya başlıyoruz. İşte bu yüzden elimizdeki imkanlarla gün içerisinde mutlaka aktif olmaya çalışırken aynı zamanda doğru beslenmeyi de ilke haline getirmeliyiz. Yaşam tarzındaki bu denge formda kalmaya yardımcı olacaktır.

Kış aylarında formda kalmak için birkaç öneriyi şu şekilde sıralayabiliriz;

  • Açma ve poğaça gibi yağ içeriği yüksek besinlerden uzak durun. Bunların yerine sabahları yapacağınız tam buğday ekmeğinden tost veya sandviç  daha sağlıklı olacaktır. Pratik olsun istiyorsanız süt veya yoğurtla hazırlayacağınız müsli sizi kurtaracaktır.
  • Öğle yemeğinde besin öğeleri açısından dengeli bir yemek yiyin. Izgara veya fırınlanmış tavuk, balık veya et tercih edebileceğiniz gibi protein içeriği yüksek mercimek, nohut veya diğer kuru baklagilleri de tercih edebilirsiniz. Ana yemeğin yanında tercih edeceğiniz çorba veya bulgur pilavı tokluğunuzu arttıracaktır.
  • Akşama kadar çok acıkmayın, ara öğün yapmak size iyi gelecek. Çok aç kalmadan akşamı yapacağınız için eve gittiğinizde ilk işiniz dolabın kapağını açmak olmayacak. Ara öğünde meyveli yoğurt, duruma göre peynirli mini bir sandviç veya fındık, ceviz gibi yağlı tohumlar açlığınızı bastıracaktır.
  • Uygun bitki çaylarını içmek size hem zindelik sağlayacak hem de konsantrasyonunuzu yükseltecek ve metabolizmanızı hızlandıracaktır.
  • Su içmeyi asla unutmayın. Hava sıcaklıkları düştüğü için susama hissini beklemeden su içmeyi ihmal etmeyin. Her bireye göre su ihtiyacı değişmekle birlikte ortalama 8-10 bardak su içilmelidir.
  • Fiziksel aktivite arttırılmalı bunun için örneğin; asansör yerine merdiven kullanılabilir, gideceğiniz yere bir durak önce inip yürünebilir, şahsi araç yerine toplu taşıma tercih edilebilir. Ya da bütün bunlardan bağımsız her gün 30 dakika kendi temponuzda yürüyüş yapabilirsiniz.
  • Düzenli uyku, hormonların iyi çalışmasını sağlayarak gün içerisindeki besin tüketimi üzerinde etkilidir. Bu sebeple yeterince uyumadan güne başlamamaya özen gösterin!

Ve hayatın her yerinde ölçülü olmayı bilmeliyiz. Bir de dinlemeyi, vücudumuzu dinlemeyi…

Hoşça bakın zâtınıza..

Yazarın Yazıları
Yorumlar (0 Yorum)

Bu içeriğe yorum yapılmadı, yorum yapmak ister misin?

Yorum Yaz