Saadettin KILIÇ
  • 22/08/2021 Son günceleme: 22/08/2021 17:15
  • 3.735

Öğlen vakti, Osman Bey’den Mecidiyeköy’e gitmek için İBB ait belediye otobüsüne maskem elimde bindim; en arka koltuklarda bir bey efendinin karşısına oturdum.

Dalmışım maskem hala elimde. Makul bir süre geçtikten sonra 45, 50 yaşlarındaki yolcu; maskesini işaret ederek elimde ki maskeyi baktı. Dalgın olduğum için hemen “çok özür dilerim diledim.

Adam gülümsedi; “sizi uyardığımda bana ters cevap vermeyecek biri olduğunuzu düşündüğüm için bunu yaptım, belki bir başkası olsaydı, uyarmaz sessiz kalır arkada başka bir koltuğa geçerdim” dedi…

Derken, güncel bir sohbet Corona ve diğer varyantlar konu oldu.

Beni uyardığı için ona teşekkür ettim ve he fena şeyin içinde iyi bir şey vardı derler ya, bu virüs de sanki bizim için böyle bir şey olduğunu söyledim.

Bundan sonra bu dünyada bu tür virüslerle iç içe yaşamaya alışacak ve sadece nitelikli, bilinçli insanlar ayakta kalacak, bilim ve bilgiden uzak kalan tembeller ise çok daha kısa sürede bu virüslere yenilerek göç edecekler. Kim bilir belki de bu virüsü uzaylılar bilerek dünyamıza yaydılar yakın gelecekte nitelikli bir insan topluluğuyla birlikte var olmak için… Emin değilim ama fantastik de olsa böyle düşünüyorum” dedim.

Yolcu, gülümseyerek “kim bilir belki de öyledir, Allah sonumuzu hayır etsin” dedi.

“Bence Allah sonumuzu hayır etmiş zaten; bize akıl ve diğer canlılardan daha üstün yetenekler vererek karşılaşacağımız sorunlarla nasıl başa çıkacağımızın yollarını açmış, doğum ve ölümden başka insanın her şeyi kurgulayabileceği sınırsız, sonsuz bir evren vermiş.

Şaşarım hala mucize arayanlara, iş sadece aklı bilimsel kullanmayı becermekte…

Bu nedenle tüm insanlığın ve ülkemizin geleceğini bilinçli düşünüyorsak; dünyanın her yerinde Kral, Şeyh, Başkan, Başbakan ve hatta Muhtarların bile hepsi sadece TIP okullarından mezun olanlar olmalıdır. Çünkü insan anatomisini en yüksek düzeyde tanıyan ve koruyacak olan ancak onlardır.

Biliyorum, bu bugün gerçekleşmesi çok zor bir hayaldir; olsun geleceğe not düşüyorum.

Şahsen rengi, cinsi, dini ve dili ne olursa olsun dünyanın her yerindeki bütün doktorlara saygı duymaktan, onlara hocam demekten hiç gocunmam ama liyakati TIP dışında kim olursa olsun diğer liyakatlere her zaman saygı göstermeyi garanti edemem.

Madem insanlığı tehdit eden bu tehlikelere karşı mücadeleyi insanlar verecek demek ki; insanları en iyi tanıyan kariyerler birinci derecede sorumlu olmalı, yasaları, anayasaları, gelenekleri hatta sanat ve kültürümüzü bile doğrudan onlar yönlendirmelidirler.

Bugün belki bu düşünce bir ütopyadır ama yakın gelecekte gerçekleşmesi bir zorunluluk haline gelecektir.

Acil İhbar:

Beykoz-Gümüşsuyu Sağlık Ocağı Aile Hekimi Perihan Hanım emekli olmuş.

 

Hayırlı olsun, Allah bahtını açık etsin, iyi bir doktor ve iyi bir insandı. Devlette devamlılık vardır yeri hemen doldurulur demeyin sakın; doldurulmadı, yerine emekli olmadan bir hafta önce veya daha sonra yeni bir Aile Hekimi atanmadı. “Atanır, dert etmeyin de” demeyin.

Hastaları var, corona olmuş ve diğer hastaları rutin ilaçlar almak zorundalar, o rapor yazmayınca diğer hekimler de “sen benim hastam değilsin, git Sağlık Müdürlüğüne derdini anlat” diyorlar.

Sağlık müdürü de sanki durumu bilmiyor ve öğrenmemiş gibi “şikâyet dilekçesi yaz, yeni doktor atansın”,  doktor atamalarını da vatandaşa havale ediyorlar.

Neyse ki; Kanlıca’dan sağduyulu bir doktor çıkıyor Corona Hastası bir kadına reçete yazarak bir kişinin sorununu geçici olarak çözüyor.

Sağlık Bakanlığına ihbar ediyorum, umarım gereği yaparlar…

Yazarın Yazıları