Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
A. Raif ÖZTÜRK
A. Raif ÖZTÜRK

Namaz namaz, illa namaz!

Sevgi ve saygıdeğer dostlarım. Şu yazı başlığındaki ısrar, bana ait değil.

Kâinatın, Kâinat içindeki her şeyin, Âhiret’in ve bizlerin Yüce Yaratıcısı olan Allah’ın cc ısrarıdır. Mâlumunuz olduğu üzere ısrarlar, konunun önemini ve ehemmiyetini vurgular.

“Namazınızı dosdoğru kılınız” ısrarı, insanlığın iki cihanda Rehberi olan Kur’ân’ı Kerîmde, çeşitli ifadelerle, bir değil, 5 değil, 10 değil, tam 84 defa geçiyor. İçinde namaz yâni salât geçen âyet sayısı ise 100’ü buluyor. Şu ısrarı görüyor musunuz? Oysa zerresi bile HARAM olan içki, sadece (Mâide Sûresi, 90.) tek bir âyet ile yasaklandığı ve Haram kılındığı biliniyor.

Peki, namaz niçin bu kadar çok önemlidir?…

“Namaz” kelimesi ayrıca, “ibadet, zikir ve duâ” anlamındadır.

Namaz; içinde 5 ayrı ibadeti barındırmaktadır.

  1. Temizlik. (Hadesten ve necasetten taharet.)
  2. Tesettür. (Setre avret.)
  3. Kısmen Hac ve Mîrac. (İstikbâli Kıble ve Ettehıyyâtü..)
  4. Oruç. (Namaz sırasında, yeme-içme yasak.)
  5. Zikir ve Duâ. (Tekbirler, kıraat, tesbihler, salavatlar, selam vs.)

Zâriyât S., 56. Âyet: “Ben insanları ve cinleri, Ancak bana ibadet etsinler diye yarattım.”

Furkan Sûresi, 77. Âyette: “Duânız olmazsa, Allah size ne diye değer versin?”

Şu aşağıdaki iki örnek ile namazın önemi çok daha iyi anlaşılacak, inşaallah:

Bir televizyon almak için, AVM’nin TV bölümüne girdiniz. Öyle bir televizyon dikkatinizi çekti ki, o televizyonun güzelliği karşısında çakıldınız kaldınız. Görevliye, bu televizyonun teknik özelliklerini sordunuz. Size, altın kaplama çerçeveden tutun da, her parçasının en değerli malzemesine kadar, hatta ses tonunun en yüksek kalite ve frekansta olduğunu anlattı. Sonunda da “sadece tek bir kusuru var, o da görüntüsü yokdedi. Acaba siz ne dersiniz?…

Tek kelimeyle: “Oğlum, mademki GÖRÜNTÜSÜ yok. Bu televizyon değil ki, sadece süslü bir RADYO…!!!” ..diye itiraz edeceksiniz. Pek tabiidir ki, yerden-göğe haklısınız…

Bir başka örnek:

Otomobil almaya gittiniz. Öyle bir otomobil gördünüz ki, halk lisanıyla “cillop gibi”.

Onun da özelliklerini sorduğunuzda, sadece yürüyen aksamı (tekerleri, motoru vs.) yok. Denilse, siz ne dersiniz?… Elbette onun otomobil olmadığını ve sadece süslü bir MAKET olduğunu söylersiniz, değil mi?

  • Şimdi bu duygularla çok ciddi düşünelim:

Yani, televizyonun TV olabilmesi için GÖRÜNTÜSÜNÜN, otomobilin otomobil olabilmesi için yürüyebilmesi şart olduğu gibi, insanın da Allah indinde İNSAN olarak kabul edilmesi için (yukarıdaki âyetlere göre) NAMAZ kılması şarttır. Çünkü namaz KÜLLÎ bir ibadettir…

Namazın bir başka özelliği de; günün 5 önemli ve anlamlı vakitlerine tahsis edilmiş olmasıdır.

“Ancak ve ancak ibadet ve kulluk için” yaratılmış olan insan; günlük erzak temini ve çeşitli meşru meşguliyetlerle, Yüce Rabbinden bir nebze de olsa gâfil kalabileceği bir zamanda, 5 vakte tahsis edilmiş olan namaz devreye giriyor. O kişiyi gafletten uyandırıyor ve “esas insanlık görevi olan İBÂDETE” koşturuyor. İşte namazın muayyen vakitlere tahsisi de bu nedenlerle çok önemlidir.

Önceden verilmiş olan binlerce çeşitli nimetlere ŞÜKRANE olarak namaz kılmaya mecbur olduğumuz halde, yüce Rabbimiz fazlından, namaz kılanlara öyle çok değerli vaatlerde bulunuyor ki, bu vaatler de, namazın önemini te’yid ediyor.

İŞTE BİRKAÇ ÖRNEK:

277. “Şüphesiz iman edip salih ameller işleyen, namazı dosdoğru kılan ve zekâtı verenlerin mükâfatları Rableri katındadır. Onlara korku yoktur. Onlar mahzun da olmayacaklardır.”

Nisâ Suresi, 122. Ayet: “İman edip sâlih ameller işleyenleri de ebedî olarak kalacakları, içlerinden ırmaklar akan Cennetlere koyacağız. Allah gerçek bir va'dde bulunmuştur. Kimdir sözü Allah'ınkinden daha doğru olan?”

A'lâ Suresi, 14. Ayet: “Arınan ve Rabbinin adını anıp, namaz kılan kimse mutlaka kurtuluşa erer.”

Girizgâhta arz ettiğimiz gibi, bu minvalde 84’ten fazla âyetler vardır.

Ayrıca; Namazı kılmamak hem dünya, hem de ahirette azaba uğramayı gerektiricidir.
Allah tealâ Ahiretteki azaplarla ilgili, şöyle buyuruyor:
Müddessir, 43. Âyet: "Mucrimlere soracaklar ki, sizi cehenneme koyan şey nedir? Onlar "Biz Namaz kılanlardan değil idik" diyecekler."

Meryem S., 59. Âyet: "Onlardan sonra Öyle bir nesil geldi ki, Namazı kılmadılar ve şehvetlerine uydular. Onlar yakında (Cehennemdeki) gayya kuyusuna gireceklerdir."

Dünyanın en doğru sözlü insanı ve Kâinatın medârı iftiharı olan Allah Rasülü SAV. Namaz hakkında bakınız ne buyuruyor:

Sadece bir tek Sabah namazının vaktinde kılınan sünneti, DÜNYA ve içindekilerden daha hayırlıdır.” (Çünkü dünya ve içindekiler FÂNÎ, namaz mükâfatı ise BÂKÎDİR…)

"Kişi ile küfür arasındaki fark, Namazı Terk etmektir."
(Bkz.: Buharî, Neseî, Kutub-i sitte sahibleri ve İmam Ahmed rivayet etmiştir. Neylul'l-Evtâr, I, 291.)

Başka söze ne hâcet?… Yani demek ki neymiş?

İnsanlar için: “Namaz, Namaz, Namaz, İLLÂ Namaz!…” ..imiş.

A. Raif ÖZTÜRK
A. Raif ÖZTÜRK HAKKINDA

A. Raif ÖZTÜRK... 20 Nisan 1950 yılında Tekirdağ Çorlu’da doğan Raif Öztürk, ilkokulu Çatalca’da okudu. O dönemin şartlarına göre eğitimini ve iş yaşantısını birlikte sürdürmeyi hedefleyen A. Raif Öztürk, Meslekî Ortaokulu Paşabahçe’de sürdürerek, Sultanahmet Meslek Lisesi’nde özel olarak Makine Yüksek Teknik Ressamlığa devam etti. Türkiye Şişe ve Cam fabrikalarında 26 sene ‘Robotik ve Tam Otomatik Makineler Üretim Hattı Makine Teknisyenliği’ & Fabrika Vardiya amirliği yaptı. ‘Özel Araştırma, Geliştirme ve Eğitmen’ (ARGE) görevlisi olarak 1980’de İngiltere’ye, 1986 yılında da Japonya’ya giden yazarımız, dönüşünde de Meslek Lisesi mezunlarına, (Üretim makinaları, Kalite çemberleri ve beyin fırtınası teknikleri hakkında) iş programlamaları, eğitmenlik, rehberlik ve liderlik dersleri verdi. 1990 yılında Türkiye Şişe Cam Fabrikalarından kendi isteğiyle emekli olan A. Raif Öztürk, Öz Emek Spor Ltd. Şt. Mağazalarını açarak, hâlen işletmeye devam etmektedir. 1990’lı yıllarda bir yıl Diksiyon, bir yıl Osmanlıca, iki yıl da Arapça eğitim alan Öztürk, Halen (1962’den beri) Beykoz, Kavacık’ta ikamet etmektedir. Hiç Kur’ân bilmeyen 30-40 kişiye; aynı anda ve 10 Saatte Kur’ân öğretme uzmanı olan yazarımız, 2014 yılında Sakarya Üniversitesinden “Eğitimciye Eğitim” adıyla eğitim aldıktan sonra, “DEĞERLER EĞİTİMİ UZMANI” sertifikası kazanarak, Beykoz Milli Eğitim Müdürlüğünde ve ülkenin çeşitli illerinde 6 yıldan beri konferanslar ve görsel seminerler vermektedir. Yazarımızın, 2002 yılından bu yana; ‘Fikir Bahçesinden BİR DEMET’, “Derdim bana DERMAN imiş”, ‘Biyoenerji ve Kozmik Bilimin ışığında ŞİFA OLAYI’ adlı Belgesel, tevhid ve tefekkür içerikli kitapları yayınlandı. Sn. Öztürk Ulusal ve Uluslararası Sempozyumlarda, 2015’te Kastamonu Üniversitesinde ve 2018’de Ukrayna Üniversitesindeki sunumlarda kürsü almış olup, hâlen köşe yazılarına ve Kitap çalışmalarına devam etmektedir. 2006 Yılından beri “Dost Beykoz Ailesi” mensubudur…

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER