Kader GÜR
  • 17/06/2022 Son günceleme: 17/06/2022 14:51
  • 5.821

​Bu keşmekeşlik içinde tabii ki insan düşünmek zorunda kalıyor. Ülke nereye gidiyor?

Şaşkınlıkla izliyoruz. En çokta dünyada değişen dengelerin ülkemizi savurma çabalarına sevinenlere acıyorum. Üzülüyorum. Es kaza bunlar iktidara gelse bunlara nasıl güveneceğiz diye kara kara düşünüyorum. Bu söylediklerimi eleştiri olarak değerlendirmeyin. Vatandaşın ortak kanaatini söylüyorum. Bu yaşıma rağmen görmediğim bu hayat pahalılığına rağmen muhalefet hala bir varlık gösteremiyor, bu millet hala kurtarıcı olarak Recep Tayyip Erdoğan'ı görüyorsa bunun adı nedir?

Aslında bugün AK Parti'nin işi daha kolay olabilirdi...

Nasıl mı?

Yıllardır iyi niyetle uyarı yapan insanlar dikkat alınsaydı, altını kalın harflerle çizdiğimiz, adam kayırma, haksız kazanç, kişisel çıkar, rant ve koltuk kavgasına müsaade edilmeseydi, bugünkü cendereden daha rahat çıkılabilirdi.

Ama öyle ama böyle kendisiyle ilgili vatandaşta hiç bir tereddüt olmadığını bilen Recep Tayyip Erdoğan AK Parti'yi de düşmüş olduğu bu cendereden bir şekilde çıkarmak için mücadele ediyor. Vatandaşlarımız, hali hazırda ülkeyi yönetmeye talip olan muhalif kesiminde gerekli tecrübe ve ufuk olduğuna dair her hangi bir emare göremiyor. Görebilseydi muhalefet seçimi kazandığını çoktan ilan etmiş olurdu!

Erdoğan uğraşsa da, seçmen kesinlikle Recep Tayyip Erdoğan ile AK Partiyi aynı kefeye koymuyor. İnsanlar Recep Tayyip Erdoğan'ı takip ediyor, AK Parti'nin ne yaptığına kimse bakmıyor. Çünkü AK Parti adına ortam öyle kirletilmiş, öyle fecaat işler yapılmış ki, vatandaş AK Parti konusunda kararını vermişse de, Recep Tayyip Erdoğan'dan vazgeçmiyor olması bu güne kadar yapılanların yüzü suyu hürmetinedir.

Dün Recep Tayyip Erdoğan'ın yanındaymış gibi gözüküp, yükünü tutanların bugün Erdoğan'ın karşısında olması da Erdoğan'a sahip çıkmayı gerektiren ayrı bir unsurdur.

AK Parti'de yükünü tutup ta, bugün Erdoğan'ın karşısında kılıç kuşananlar, yukarıda yazdıklarımı okuyup, kendilerini kast ettiğimizi görmezden geleceklerdir.  Hata o kadar ki, AK Parti'yi tartışmaya açanlar kendileri değilmiş gibi, 'işte bunun için AK Parti'den ayrıldık' diyecek kadarda yüzsüz olmaları Türk siyaseti adına ürkütücü bir durumdur.

Siyaseten yıpranmış, bedel ödemekten kaçanlar muhalefet partilerine geçerek bu ülkeye yada Beykoz'a fayda sağlayacaklarını mı zannediyorlar. Vallahi yanılıyorlar. İçinde Allah'a ve adalete hürmet olmayan hiç bir hesap amacına ulaşamamıştır. İlahı güç, gücünün tartışılmasına asla müsaade etmez. Kim ne hak etmişse mutlaka onu yaşar. Bunları söylerken, AK Parti'de adalet olduğu iddiasında değilim, sadece AK Parti'de çevirdiğiniz dümenleri gittiğiniz yerlerde de çevireceğinizi anlatmaya çalışarak, Bilgehan Murat Miniç gibi isimlerin mücadelelerinin heba olacağına dikkati çekiyorum.

Bu yazıyı derinlemesine irdelediğinizde ana konunun AK Parti olduğunu görürsünüz. AK Parti'de sorun sadece yukarıda anlattığımız gibi siyaseti ayak oyunlarına çevirenler miydi? Başka sorun yok mu elbette var. AK Parti'nin içinde olduğu cendereye rağmen Beykoz'da gidişatın çok kötü olduğunu düşünüyorum.

Murat Aydın AK Parti'nin Belediye Başkanı. Onu savunanlara bakıyorum, ağzım açık kalıyor. Ya CHP'li, ya CHP kökenli... Murat Aydın'ı ben eleştiriyorum, CHP'liler savunuyor. Murat Aydın'ın kendi cenahı, yapmış olduğu yıkımlar nedeniyle, "AK Parti'yi Beykoz'da provoke ediyor" şeklinde yorumlar yapıyor. Hanefi Dilmaç bu yorumları yapanlarla her gün kavga ediyor.

Murat Aydın, kendi partilileri dışında herkesle iyi geçinmeye çalışırken, hem rakiplerini büyütüyor, hem de, "Beykoz'u gözden çıkardı" yorumlarına yol açarak kendisinden sonraki dönemi zorlaştırıyor. Bunu da kasıtlı olarak yaptığı söyleniyor.

İlçe Başkanı Muhammed Hanefi Dilmaç teşkilatın motivasyonunu arttırmak için canla başla çalışıyor. Gençlik Kolları Başkanı Burak Karaçam, Kadın Kolları Başkanı Gaye Zayıf ekibiyle birlikte bu sürece destek veriyor. Meclis üyeleri de hal keza Dilmaç'ın yanında durarak, dengeleri gözetmek şartıyla ellerinden geleni yapıyor. Murat Aydın bir türlü teşkilatın motivasyonunu arttırma çabalarına katılmıyor. Üstüne üstlük yapmış olduğu yıkımlarla teşkilat mensuplarının enerjisini düşürüyor. Zaten hayat pahallığıyla inleyen halkı ikna etmeyi zorlaştırıyor.

Velhasıl, Reisin dediği gibi sosyal medya ile bu işler yürümüyor!

Yazarın Yazıları