Melih PERÇİN
  • 04/06/2015 Son günceleme: 04/06/2015 09:55
  • 11.659

Muhsin Yazıcıoğlu yaşasaydı?

Bu makale Dost Beykoz yazarlarından sayın Raif Öztürk’ün “Doğru tercih ile vebalden kurtul” adlı yazısında Şehit Liderimiz Muhsin Yazıcıoğlu ile Milli İttifak’la ilgili kısmına cevap olarak yazılmıştır…

25 Mart 2009… Bugün Muhsin Yazıcıoğlu suikasti olalı tam 2259 gün olmuş… Başka bir ifadeyle 72 Ay 9 gün… Yine başka bir deyişle 6 yıl 2 ay 9 gün

İktidar partisinin iki defa Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde kurulan komisyonda kapattığı, dönemin Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile yeniden yeni bir sürecin başladığı Muhsin Yazıcıoğlu suikasti…

Bakanların, AK Parti milletvekillerinin bu hadiseyi çözmek bizim namus meselemiz dediği Muhsin Yazıcıoğlu suikasti…

Ortada elle tutulur hiçbir şey söz konusu değil…

Tarih bu konuda sorumluluğu olan AK Parti’yi affetmeyecektir…

Ben 7 Temmuz 1992’den 25 Mart 2009 yılına kadar Rahmetli Şehit Liderimiz Muhsin Yazıcıoğlu’nun İlçe Başkanlığından İl Başkanlığına kadar birçok görevlerde fiilen birlikte çalışma şerefine nail oldum. Sohbetlerinde hazır bulundum. Seminerlerine katıldım.

Kendisinin 3 kitabını 5 kitapçığını sağlığında yayınladım…

Bunları neden mi yazıyorum, bizim bilmediklerimizi Sayın Raif Öztürk’ün acaba nasıl bilebileceği ile ilgili…

Sayın Raif Öztürk, yazısında kendince şer ittifakları saymış görüşünü güçlendirmek içinde Bu kritik dönemde İktidarın %2 oy kaybı olmaması için İTTİFAK yapmadığı çok anlamlıdır. Halkta da var olan bu akıllı, sağduyulu ve ferasetli anlayış, bugünkü egoist ve cüce başkanlarda maalesef yok!… “  yazar devamında  “ Buna rağmen, bu hassas konuda hem çok temkinliyim, hem de çok müsterihim. Çünkü bu konuda çok ciddi araştırmalar yaptım ve ‘Sempozyum Tebliği’ hazırlayarak, K. Üniv.’de Rektör ve akademisyenler huzurunda bu tebliğimi sundum. Sizler de müsterih olunuz ifadelerine yer vermiştir.

Bu cesaretinden dolayı kendisini ne yazık ki tebrik edemeyeceğim…

Bu nasıl ilmi araştırma anlayışı…

Bu nasıl bir metodoloji…

Emin misiniz bu yazınızı tebliğ haline getirip üniversitede akademisyenlere sunduğunuzdan… Vah o zaman bizim üniversitelerimize…

Doğruluğu teyit ettirmediğiniz birkaç kişinin sağda solda dolaşan lafına bakıp söylenenleri gerçek gibi sunmak ne zamandan beri bilim oldu…

Yazınızda ki bu peşin hükümlerinizden dolayı sizi ayıplıyor ve kınıyorum…

Peygamber Efendimiz (s.a.v.) “ Aldatan bizden değildir “ diye buyurmuşlardır… 

Okuyucunuzu aldatmak size hiç yakışmamıştır.

Sayın yazar, Muhsin Yazıcıoğlu Keş dağlarında kayak yaparken tatilde ölmedi. Büyük Birlik Partisi’nin bir mitinginden başka bir Büyük Birlik Partisi’nin mitingine giderken şehit edildi… Büyük Birlik Partisi’nin Genel Başkanı idi…

Yeri geldi Muhsin Yazıcıoğlu’na Ergenekon davasının gizli tanığı idi dediler… Yeri geldi Akil İnsanlar arasında o’da olacaktı dediler… Yaşasaydı Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Erdoğan’a oy verirdi dediler… Şimdi de Milli İttifak’ı yapmazdı diyorlar…

İnsaf ya… Allah’tan hiç mi korkmuyorsunuz…

Hiç utanmadan sıkılmadan bizlere Muhsin Yazıcıoğlu’nu anlatıyorlar…

Muhsin Yazıcıoğlu’nun AKP ve sayın Erdoğan ile ilgili görüşlerine internete girip herkes ulaşabilir…

Yazıcıoğlu davası böyle bekletildiği sürece ve yolsuzluk, hırsızlık, rüşvet, iltimas,  torpil, israf, gelir dağılımındaki adaletsizlik, işsizlik , adaletsizlik olduğu müddetçe BBP’li ve Alperenlerin AKP’ye oy vermesi söz konusu olamaz…

Büyük Birlik Partisi ile Saadet Partisi bu seçim sürecinde halk tarafından MİLLİ İTTİFAK adı verilen bir oluşuma imza attılar…

Mecliste  AKP, CHP, MHP ve HDP zaten varlar. Birileri aynı partilerle yola devam edilmesini istiyor. Bu süreçte BBP ve Saadet Partisi, tıkır tıkır işleyen bu çarka milletimizin lehine çomak sokmuşlardır… Milletimizden gerekli alakayı görmüşlerdir. Sizi niye bu kadar rahatsız etti anlayamadım… Milli İttifak’ı kuran liderlere hakaret etmek ne kadar ayıp…

Farklı seslerin Mecliste olmasının millete ne zararı olabilir ki…

Sayın Raif Öztürk; her seçimde AKP yanlısı yazılarınıza bu seçimde de bir yenisini ekleyerek  “ ŞER İTTİFAK karşısında, AKP’yi Allah cc rızası için destekliyoruz” diyerek bitirmişsiniz… AKP’ye oy verebilirsiniz bu sizin tercihiniz. Ama karşısında yer alan partileri ve insanları hangi sıfatla hangi bilgiyle Şer İttifak’ı olarak nitelendiriyorsunuz… Kim veriyor bu hakkı size… 

Son olarak bilmenizi isterim; Muhsin Yazıcıoğlu’nun abisi, ablası, eşi, çocukları ve dava arkadaşları Milli İttifak’a oylarını vereceklerdir…

Alperenler, Saadet Partisi İstanbul 1’inci 2’inci ve 3.bölgelerinde milletvekili listelerinde 2’inci, 4’üncü, 6’ıncı, 8’inci, 10’uncu, 12’inci, 14’üncü, 16’ıncı, 18’inci, 20’inci, 22’inci, 24’üncü, 26’ıncı, 28’inci ve 30’uncu sıralarında yer alan dava arkadaşlarına oy vererek destekleyeceklerdir...

Lütfen hangi partiye oy verecekseniz verin ama dini kavramlar üzerinden kimseyi aldatmayın… Yakışmıyor size…

Meraklısına: Ben ve ailem bu seçimde Milli İttifak’ı gerçekleştiren Saadet Partisi’ne oylarımızı vereceğiz…

Selam ve dua ile

Yazarın Yazıları