Büşra ŞEN ÇOBAN
  • 06/02/2018 Son günceleme: 06/02/2018 09:33
  • 13.891

‘Muhabbet’ kelimesini bilir misiniz ? Arapça ‘-ar mahabba ‘ kökünden gelir.

Dost olma, sevme, ahbaplık etme anlamına gelmektedir. Arapça aynı anlama gelen ‘hubb’ sözcüğü ile eş kökenli olan muhabbet, konuşmak ve sohbet etmenin ötesinde derin bir mana taşır; sevgi…

Muhabbet; Aşktır, duygudaşlıktır, tahammül etmektir, sabretmektir, çile çekmektir, dosta ‘eyvallah’ demektir . 

Muhabbetin en güzel örneği Şems ile Rumi’nin aşkıdır. Mevlana'ya dinim aşktır benim dedirten. Mevlana’nın muhabbet aşkı kadın ile erkek , erkek ile erkek, kadın ile kadın arasında yaşanabilen zihinsel, ruhsal bir duygudaşlık kurmak sohbet etmektir. Muhabbet ve beraberindeki aşk Allaha olan aşkın insan suretine yansıyarak kendini göstermesidir.

Muhabbet; yalın ve yavan sohbetin ötesinde kalbin derinliklerini arşınlamaksa ,dost sana kalbini açansa , muhabbet; diller suskun ve bir şey olduğunda bile gönüllerin susmaması coşmasıdır.

Bir ‘merhaba’ ile başlar muhabbet. ‘Senin burada yerin var, dostsun' deriz sadece bir merhaba ile sonra sohbet bereketlenmiş haz alınır olmuş sohbetten sonra dost olmuşsun, arkadaş olmuşsun, yaren olmuşsun dostunla. Dostlukta çile çekmek de vardır, sabretmek de ama ‘dostum dan gelene de eyvallah gidene  de eyvallah" diyebiliyorsan muhabbetin samimiyeti  semalara yükselmiştir. Muhabbette, merhabada tatlı bir huzur sonsuz bir şükür vardır.

Peki muhabbeti eksik olan, modern çağa ayak uydurmaya çalışan sözde medeni bireyler, nesiller neyi kaçırıyorlar?

İnsan doğasındaki yükselme arzusuna kaptırıyorlar kendilerini bir büyümedir, yükselmedir  gidiyor. Azı kabullenmeyip çoğu istiyorlar. Ancak az olanın değeri çokta yoktur; bunu bilmiyorlar. Çok para kazanıyorlar, sevdikleriyle harcayamıyorlar; paylaşmak, kıymet bilmek nedir anlamıyorlar. Çok seviyoruz zannediyorlar ancak aşık olamıyorlar, aşk nedir, aşık nedir bilmiyorlar bu yüzden gönül acısı çekip semaya el açmıyorlar. Birbirlerinden zarar görüp birbirlerine zarar veriyorlar.

Teknoloji  istila etmiş her bir yanı; muhabbet etmek niyetiyle toplanıyorlar .Yıllardır birbirlerini görmüyorlar. Sözde muhabbete niyetlenip buluşuyorlar. Kahveler söyleniyor sonra herkes telefonlarına bakıyor. Anı kareleyip facebook, instagram paylaşımları yapmaktan anı kaçırıyorlar. Neticede yine muhabbet etmek lütfüne hasıl olamıyorlar.Telefonlara, tabletlere bakmaktan göz göze gelip kalpler ısınamıyor. Velhasıl sanal olan zahiri olan hakikatin yerine geçerse her şey sahte oluyor; Yaşantılar, sohbetler aşklar. Hepsine yazık oluyor; güven, emek, çile. Ve hiçbiri olmuyor; sabır, empati, aşk.

Bir lokma ve bir hırka ile sonsuz lütuflar deryasında yüzen gönlü genişler gerçek zenginlerdir. Muhabbetin şükrüne varanlar gerçek kazananlardır. Bizim muhabbetimizi ve kalemimizi zenginleştiren yazılarımızda, sohbetlerimizde Efendimizin adını anıp yüce Allah'a şükretmemizdir. Muhabbetten Muhammet oldu hasıl, Muhammetsiz muhabbetten ne hasıl.

Yazarın Yazıları