Bilgehan Murat MİNİÇ
  • 12/08/2015 Son günceleme: 12/08/2015 16:04
  • 20.032

Merhum Genel Başkanımız Muhsin YAZICIOĞLU,  1992 yılında MHP’den ayrılıp ( o zaman MÇP idi) Büyük Birlik Partisi’ni kurmadan evvel bir “Milli Mutabakat Çağrısı” yayınlamış, bu çağrıyla birlikte de hareketin ve milletimizin önde gelen kanaat önderleriyle istişareler yapmıştı.

Bu istişarelerden birinde Merhum Seyyid Muhammed Raşid EROL (Seyda Hz. k.s) , ile görüşürken aralarında şöyle bir diyalog geçer:

Rahmetli Liderimiz son siyasi gelişmeleri kendisine anlattıktan sonra;

“Efendim, biz arkadaşlarımızla yeni bir parti kurmaya karar verdik, siz ne dersiniz “ diyor.

Seyda Hz.leri(k.s);

“Sizler bu işin çilesini çekmiş insanlarsınız, eğer gerçekten faydalı olacağına inanıyorsanız partinizi kurun” diyor ve Rahmetli Liderimize şöyle bir hikâye anlatıyor;

Zamanın birinde çok zengin bir adam varmış, bu adam ölmeden çocuklarını yanına çağırmış ve demiş ki,

Evlatlarım, ben öldükten sonra size üç küp altın bırakacağım, bunun bir tanesi sizindir, ikincisi fakirlere aittir, üçüncüsü ise dünyanın en ahmak adamına aittir onu bulun ve o altınları o adama verin,

Tamam, demiş çocuklar.

Ve gün gelmiş emr-i hak vaki olmuş, babaları vefat etmiş. Çocuklar vasiyet üzere birinci küpü kendileri almış, ikinci küpü de fakirlere dağıtmışlar. Sıra üçüncü küpe gelince babalarının vasiyeti üzerine dünyanın en ahmak adamını bulup altınları vermek için düşmüşler yollara.

Böyle diyar diyar gezerken bir gün bir şehre uğramışlar. Şehrin meydanında müthiş bir kalabalık toplanmış, kalabalığın ortasında ki bir adama küfürler hakaretler ederek bir yandan da onu taşlıyorlarmış. İşin aslının ne olduğunu merak ederek o şehirden birine sormuşlar;

Nedir bu kalabalık, neden bu adama hakaretler edip taşlıyorlar?

Adam cevap vermiş;

Bu taşlanan adam bizim eski valimizdir, biz her beş yılda bir kendimize bir vali seçer onu şehrin başına getiririz, beş yıl dolunca da bütün halk meydanda toplanır ona küfürler hakaretler ederek, taşlayarak öldürürüz. Bu bizim âdetimizdir.

Nasıl yani?  der çocuklar.  Şimdi bu adam beş yıl sonra böyle hakaretler edilip taşlanacağını bile bile mi gelip vali oldu?

Evet der adam, dedim ya bu şehirde adet böyledir.

Peki bu adamın yerine vali olmak isten biri var mı şu anda ?  diye sorar çocuklar.

Tabii der adam onu şehrin sarayında bulabilirsiniz.

Zengin adamın çocukları birbirlerine bakarlar ve şöyle derler; “Beş sene sonra böyle küfür ve hakaretler ile taşlanacağını bile bile valiliğe talip olan bu adam dünyanın en ahmak adamıdır”. Ve götürüp altınları o adama teslim ederler.”

Hikâyeyi anlattıktan sonra şöyle der Seyda Hz.leri (k.s);” İşte dünyalık makamlara talip olanların hali bu hikâyede ki gibidir. Sizler manevi makam ve rütbelere talip olun.”

Murat MİNİÇ ve dava arkadaşları bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da, tıpkı Şehit Liderimiz gibi sonsuzluğun sahibine ulaşmak için, manevi makam ve rütbelere talip olacaklardır. Dosta düşmana duyurulur.

Vesselam…

Yazarın Yazıları