Bilgehan Murat MİNİÇ
  • 12/08/2015 Son günceleme: 12/08/2015 16:26
  • 17.547

Miladi 621 yılıydı. Göktürk Hanedanının 10. Büyük Türk Hakanı Çuluk Kağan’ı Çinliler, bir Çin prensesi olan eşi İ-çing Hatun eliyle zehirletmişlerdi.

Çuluk Kağan’ın yerine kardeşi Kara Kağan geçti ve Türk Töresi gereği İ-çing Hatun’la yani dul yengesiyle evlendi. Kara Kağan zayıf bir şahsiyeti. Çinli eşinin entrikalarıyla yanlış işler yaptı.

Türk Milleti zayıf düştü. Üst üste gelen soğuklar ve kıtlıklar Türk illerine büyük zararlar verdi. Bu durumdan faydalanan Çinliler, Türk illerine büyük bir ordu gönderdiler. Kara Kağan yenildi.100.000 Türk’le Çinlilere esir oldu.

Çinliler, Kara Kağan’ın yerine Doğu Göktürk prenslerinden Sirba Kağanı Türk Hakan’ı ilan ettiler. Sirba Kağan bir kukladan ibaretti. Türk Devleti’nin Çin’e tabi olduğunu ve Çinlilern Türklere karşı yaptırımlarını kabul etmek zorunda kaldı.Artık Çin esaretinde ki Türkler, Çinli gibi konuşmaya, onlar gibi giyinmeye ve yaşamaya başlamışlardı.Yüzyıllarca Çin’e ve bütün Asya’ya hükmeden Türkler, bu utandırıcı durumdan silkinmek için fırsat kolluyor, kendilerine bir lider arıyorlardı.

Türk Milleti liderini bulmakta gecikmedi. Bu kahraman, Çuluk Kağan’ın küçük oğlu, Kara Kağan’ın yeğeni, genç Göktürk prensi Kür Şad’dı. Kür Şad en yakın arkadaşlarından 40 kişilik bir ihtilal komitesi kurmaya karar verdi.İhtilal başarılı olursa Kür Şad hakan olmayacaktı.Kür Şad’ın kağan olmak için ihtilalin başına geçtiği söylenmemeliydi.Zira ihtilalın milli gaye ile yapıldığından hiçbir Türk’ün gönlüne şüphe düşmemeliydi.Bir kaç arkadaşı Kür Şad’ın Kağan olmasını teklif ettiyse de o bunu kabul etmedi ve başarılı olurlarsa ağabeyinin oğlu Urku’nun kağanlığa geçmesi için anlaştılar.

Kür Şad ve 40 yiğidi Çin İmparatoru Li-Şih-min’i esir ederek Türk illerine kaçıracaktı. Sonra Çin sarayında ki esir Türk büyükleri ve Türk toprakları ile değiştirileceklerdi. İmparator esir alınınca, bütün Türkler ayaklanacaklar istiklal kazanacaklardı.

Çin İmparatorunun her gece kılık değiştirerek şehri dolaştığı haber alınmıştı. Bir sokak baskınıyla imparatorun esir edilmesi oldukça kolaydı. Ancak kararlaştırılan gecede büyük bir fırtına patladı. İmparator sarayından çıkmadı.Kür Şad gecikilirse ihtilalın duyulacağından ve sarayda ki esir Türklerin kılıçtan geçirileceğinden korktu.Akıl almaz bir cesaretle Çin sarayını basıp  İmparatoru ele geçirmek kararını verdi.

Kür Şad ve 40 yiğidi o gece Çin Sarayını bastılar. Pek kanlı vuruşmalar oldu. Yüzlerce Çin’li Kür Şad ve arkadaşlarının darbeleriyle yere serildiler. Türk okları ve kılıçları yıldırımlar gibi yağıyor ve değdiği yerden kanlar boşanıyordu. Ancak Çin imparatorunun hassa kuvvetleri gittikçe çoğalıyor düşen her Çinlinin yerini on kişi alıyordu. Kür Şad imparatorun ele geçirilmesine imkan olmadığını anladı. Sarayı terk etme emri verdi.Dikkat çekmemek için yayan gelmişlerdi ama yaya olarak kaçmaları imkansızdı.Tek çareleri sarayın ahırını basıp at bulmalarıydı.Öyle de yaptılar.Sarayın ahırını basıp buldukları atlara atladılar.Bütün muhafız duvarlarını aşıp,saraydan çıkıp gittiler.Şehir surlarından birinin kapısını zorlayıp Çin başkentinden de çıktılar.Ancak arkalarından bütün bir Çin Ordusu geliyordu.

Vey Irmağı kıyısında Çinliler tarafından durduruldular. Korkunç bir vuruşma başladı.Sarayda ki baskında oldukça güç kaybeden Kür Şad ve baskından sağ kurtulan yiğitleri can havliyle Çinlilere saldırıyorlardı.İlk başlarda bir çoğunu yere serdiler.Ama Çinliler çok kalabalıktı.Ve Türk yiğitleri birer birer tükeniyorlardı.Kür Şad’ın yanında kalan son arkadaşları, Yağmur, Böğü Alp, Toluk Tüge ve Çıgay Börü de ölmüştü. Tek başına kalan Kür Şad, ölmüş Çinli yığınlarının üstünde Çin kağanlığına karşı savaşıyordu.Yalın kılıçtı.Börkü düşmüş, kaftanı parçalanmış, her yanından kanlar sızıyor fakat o yine dövüşüyor çarpışıyordu.Kırk kahraman birer birer düştükten sonra o hala ayakta idi.

En sonra ölüm ona da yetişti. Atının yelesine kapandı. Sağ elinde kılıç hala sımsıkı duruyordu. Kür Şad ölmüş ama attan düşmemişti. Kür Şad ölmüş fakat yenilmemişti…

*   *   *

İhtilal başarılamamıştı ama Kür Şad ve 40 yiğidin destansı mücadelesi bütün Türk illerinde bir istiklal rüzgârı estirdi. Yeni ve daha büyük bir ihtilalın olmasından korkan Çinliler Türkleri yurtlarına gönderme kararı aldılar. Sirba Kağan yanında 100.000 Türk’le Çin’i terk etti. Kür Şad ihtilalının ruhuyla yıllar sonra istiklal hareketinin başına geçen Göktürk prensi Kutluk Şad büyük mücadeleler sonunda Türk birliğini yeniden sağlayarak Gök Türk Devletinin başına geçti. İlteriş Kağan oldu…

”İbn-i Haldun Mukaddime’sinde ‘suyun suya benzediği gibi, milletlerin geçmişi de geleceğine benzer” diyor.Türk Milleti üzerinde oynanan her türlü oyunlara rağmen geçmişte olduğu gibi gelecekte de içinden Kür Şad’ları,İlteriş Kağanları çıkarabilecek öze sahiptir.Bu gerçeği düşmanlarımızın gördüğü kadar, milletimizi idare edenlerinde idrak edeceği günleri görmek ümidiyle.Allah’a emanet olun.

Kaynaklar; Yılmaz Öztuna, “Türk Tarihinden Yapraklar” H.Nihal Atsız,   “Bozkurtların Ölümü”, “Bozkurtlar Diriliyor”

Yazarın Yazıları