Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Kader Gür
Kader Gür

Kim bu korkak Beykozlular…

Tabii kolay değil değişim… İnsanların yıllanmış alışkanlıklarını ön yargılarını yıkmak kolay değil, bunları biliyoruz… Ama üzülmüyoruz da değil…

Dost Beykoz’da yayınladığımız bir haber aslında hayata ve olaylara nasıl baktığımızı, nasıl önyargılı davranıp kırıp döktüğümüzü gözler önüne seriyor…

Yayınladığımız haberin başlığında, “Kim bu kahraman Beykozlular” derken… Neyi ve kimleri kastetmiştik?  Merhum Adnan Menderes’in Başbakanı olduğu Demokrat Parti’nin tek başına hükümet ettiği dönemde, İsmet İnönü’yü protesto etmek üzere Topkapı’ya gidip de, ‘Bizi buraya bunun için mi getirdiler, bu ne rezalet’ diyerek geri dönebilmek gerçekten o dönemde bir kahramanlıktı. Riskti…
Dost Beykoz olarak o dönemde şiddete alet olmak istemeyip geri dönenler bizim için kahramandır. Provokasyona gelmeyen, şiddeti reddeden kahramanları arıyoruz. Bundan 54 yıl önce İsmet İnönü’yü taşlamaya giden 200 kişilik grubun içerisinden cesurca ayrılıp geri dönenlere hitaben kullandığımız “Kahraman” kelimesini okurlar nasıl yorumladıysa bizi hain ilan ettiler.
Şiddet ortamının içerisine bir kez girdin mi çıkmak kolay olmaz. Hemen herkes tek bir ses olur çünkü. Bu sese kulak vermemek kolay iş değildir. Şiddet insanı pişman eder. Şiddet insanı utandırır. Şiddeti uygulayan için o an kendisine verilmiş bir hak gibi gözükmektedir Ancak zaman geçip, geriye dönüp baktığında insan utanacaktır. 
Oysa bunu düşünmez insan. Düşünemez. Öylesi bir ortamın içerisindedir ki, sarhoş olmuştur adeta. Kendinden geçmiştir. Linç psikolojisi içerisine girmiştir ve etrafındaki kalabalıkla adeta yarışmaktadır: Daha çok ve daha hızlı vurmaktadır. Her şey bittikten sonra evine, bir kahraman edasıyla dönmenin hayalini kurmaktadır. Bedelini o an için kestiremese de ne kadar yüksek bir rakam çıkarsa çıksın ödemeye hazırdır. Ama ne uğruna olduğunun farkında değildir.
Şiddetin her türlüsünü reddediyoruz… Söz konusu haberimizde, “Kahraman” olarak anılanlar, şiddeti reddedip geri dönenlerdir… Korkaklar ise birilerinin çıkarı için İsmet İnönü’ye taşla saldıranlardır.
Ama bizim Beykoz’da İnönü’ye taş atan zihniyetten çokta farksız olmayan kesimler var. Özellikle Dost Beykoz’a karşı bu kesim her zaman her an devreye girebilmek için vazife beklemektedir ki, sadece başlığa bakıp, mal bulmuş mağribi gibi saldırıya geçmiş olmaları hala tetikte beklediklerini gösteriyor.
Hemen bizi hain ilan ettiler…  Olsun biz onlara da saygı duyuyoruz…   Bu yazı onlara duymuş olduğumuz saygının bir yansımasıdır.
Yapmış olduğumuz haberi okurlarımız nasıl yorumlamış?
Milli Şefimize onu geçiyorum Kurtuluş Savaşını kazanmamızı sağlayan komutanlardan biri olan İsmet İnönü’ye saldıranlar nasıl Kahraman oluyor. İsmet İnönü: Hiçbir ülke yok ki içlerinde bizim kadar hain yetiştirebilsin deyişini boşuna söylememiş.” 
hayatını ülkesi için savaşlara adamış kendisi savaştayken oğlunu babasını kaybetmiş veda edemeden bir insan hakkında böyle tutarsız bir haber yapmak sadece size yakışırdı zaten. bugün o kahraman askerler ve ismet paşa komutanlar sayesinde bu günlere geldik. Bir yerlerden nemalanacaksınız diye tarihinizi kötülemeyin. Çok acizsin Dost Beykoz
“Bugün bu topraklarda bağımsız olarak yaşıyorsak, bunu borçlu olduğumuz büyüklerimizden biriside rahmetli İsmet İnönü’dür… Böyle abuk sabuk haberlerle sözde demokrasi gösterisinde bulunuyorsunuz… Bu tarihte var olan bir hadisedir. Ama bunun kahramanlıkla alakası yoktur. Bu işin sorumlusu ipe çekilen Adnan Menederes’tir. Bunlarla uğraşacağınıza memleketin bugünkü haline bakın. Sana yakışmadı Dost Beykoz. Politika yapma habercilik yap.”
 
“Hiçbir ülke yok ki içlerinde bizim kadar hain yetiştirebilsin. siz bu haberi yapanlarda hainlerden birisiniz”
 
İsmet İnönü’ye saldıranlar mı? Hangi saldıranlar? Yazdığımız haberin tek bir satırında bu ve benzer bir ifade yer almamasına karşın, okurumuz biz acizlikle suçlamıştır. Belli ki haberimizi okumamıştır. Başlığına bakarak yorum yapar. Belki de okuduğunu anlamamıştır.
Bir yerlerden nemalanmak,  beslenmek değil mi? Beslenmek… Gıdası; bilim ve meslek sevdası olan bizleri kim niye doyursun ki? Okurlarımızın haberi baştan sona hakkıyla okumadığı çok açık… Cehaletten beslenip de Dost Beykoz’u bir yerlerden nemalanmakla suçlamak işin en kolay yanı olsa gerek…
Beykoz Allah yardımcın olsun
Kader Gür
Kader Gür HAKKINDA

1972 yılında Rize’nin Güneysu ilçesinde doğdu… Eğitim hayatını orada tamamladı… Ortadoğu ve Avrupa ülkelerine yapmış olduğu birçok seyahatinde çeşitli araştırmalar yaptı. Libya, Cezayir, Tunus, Fas, Beyrut, Suriye, İtalya, İspanya, Rusya, Romanya, Bulgaristan ve Yunanistan gibi ülkelerde seyahatleri sırasında Türkiye ile ticari ilişkiler üzerinde çalışmalar yürüttü. Kader Gür, Refah Partisi Gençlik Kollarında siyaset yaptı. 1997 yılında Sağlık Bakanlığı bünyesinde kamuda çalışmaya başladı. 1997 yılında Akit Gazetesinde, Recep Tayyip Erdoğan’ı konu alan bir makalesi nedeniyle 28 Şubat aktörleri tarafından soruşturmaya tabi tutuldu. Daha sonra Recep Tayyip Erdoğan’ın Pınarhisar Cezaevi’nde başlatmış olduğu parti çalışmalarına Beykoz’da destek verdi. Partinin kuruluş aşmasında aktif rol oynadı. AK Parti Kurucu Beykoz İlçe Başkanı Dr. Ahmet Hulusi Batu, Salim Kararmaz ve Adem Sefer’in basın danışmanlığını uzun yıllar yürüttü… 1998 yılında yazmaya başladığı Recep Tayyip Erdoğan’ın siyasi hayatını konu alan, “Esaretten Zirveye” isimli kitabı 2002 yılında yayınlandı. Kader Gür'ün yine kendi yazılarından oluşan 2 kitabı bir de Yayın Yönetmenliğini yaptığı toplamda 4 kitabı raflardadır. Beykoz Rizeliler Derneği’nin kurucuları arasında da yer alan Gür, halen Beykoz Polis Hizmetlerini Koruma Derneği Yöneticisidir. Kader Gür, Anadolu Yakası Gazeteciler Derneği ve Yüzüncü Yıl Gazeteciler Derneği üyesidir. 2024 yılında kamu çalışma hayatını sonlandıran Gür, evli ve 3 çocuk babasıdır… Kader Gür, yine 2002 yılında bir araya geldiği arkadaşlarıyla Dost Beykoz’u kurdu.

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER