Kaymakam Süleyman Erdoğan, Beykoz'un geleceği adına umut verdi.
Beykoz'un en etkili ismi haline gelenSüleyman Erdoğan, her birine 1'er saat ayırdığı 4 partiyi gezerek, siyasilerle bir araya geldi. Siyasi vurgu ve manipülasyon(*) ısrarlarını başarılı bir şekilde geri çeviren Beykoz Kaymakamı Süleyman Erdoğan, eşit mesafede yaklaştığı partilerde icraat ve projelerini anlatırken partililere umut verdi. Ziyaretin en çarpıcı gerçeği ise şu şekilde belirdi: AKP, CHP, MHP ve SP'den ise pek çok partili, teşkilat binalarında bir Kaymakamı ilk kez görmekteydi.
Beykoz Kaymakamı Süleyman Erdoğan'ın ilk durağı AK Parti'ydi. AK Parti Beykoz İlçe Başkanı Adem Sefer'in kapıda karşıladığı Erdoğan, parti ileri gelenlerinin nezaretinde AK Parti'nin yeni binasını gezdi.
‘Beykoz’un geleceği inşa ediliyor’
AK Parti Beykoz İlçe Başkanı Adem Sefer'in sorusu üzerine İtalya gezisi hakkında bilgi veren Süleyman Erdoğan, "Turizm konusunda çok iyi bir hamle yapmışlar. Gittiğim yerde nüfus 3 bin iken gelen turist sayısının 5 bin olduğunu öğrendim. Nerdeyse nüfusun iki katı" diye konuştu. "Neye bakacağınızı, neyi alacağınızı şaşırıyorsunuz"diyen Süleyman Erdoğan, Almanya'da da bir köy olduğunu duyduğunu, tümüyle köyün cam işiyle uğraştığını işittiğini söyledi. Yakın zamanda Almanya'ya da gideceğini açıklayan Beykoz Kaymakamı Süleyman Erdoğan, edindiği tüm bilgileri Beykoz'un geleceğini inşa etmek için kullanacağını dile getirdi.
AK Parti Kadın Komisyonu çalışmaları hakkında verilen bilgiyi dikkatle dinleyen Süleyman Erdoğan, Koruyucu Aile projesi kapsamında Çubuklu'da yaşayan ve üçüz çocuğu olan bir aileye, çalışmalar kapsamında 600 lira aylık bağlandığını öğrendi. Bu tür çalışmaların artırılmasının son derece önemli olduğunun altını çizen Erdoğan, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan'ın himayesinde Gönül Elçileri adlı bir projenin de Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından yürütüldüğünü, Kaymakamlık olarak bu proje üzerinde de çalıştıklarını hatırlattı ve AK Parti başta olmak üzere tüm partilerden destek isteyeceğini belirtti.
Daha sonra Cumhuriyet Halk Partisi'ne gelen Beykoz Kaymakamı Süleyman Erdoğan, CHPBeykoz İlçe Başkanı Hızır Yılmaz ve partililer tarafından kapıda karşılandı.
‘Söylentileri ciddiye almayın’
Anadolohisarı İlkokulu Öğretmenlerinden Dilek Aktürk, ilkokulların ortaokulu olması nedeniyle şikayette bulunurken, Kaymakam Süleyman Erdoğan, ilkokulların ortaokul, ortaokulların da ilkokula dönüştürülmesi projesinin bir gerçek olduğunu kaydetti. Söylentiler üzerinden konuşmanın doğru olmayacağını dile getiren Erdoğan, okullar ile ilgili bu değişiklikleri hayata geçirirken de azami özen gösterdiklerini ifade etti. "Herhangi bir yerde ilkokul ortaokula dönüştürülecekse, ilkokula giden çocukların çok uzakta bir yere gitmek zorunda kalmamasına dikkat ediyoruz. Eğer yakınlarda bir ilkokul varsa bunun dönüşümünü sağlıyoruz" diyen Süleyman Erdoğan, bu değişimler sırasında öğrencileri mağdur etmeyeceklerinin altını çizdi.
‘Telefonla anında müdahale’
Bir CHP'linin "Bürokrasiyi aşamıyoruz" eleştirisini kabul etmeyen Kaymakam Süleyman Erdoğan, partiliden konuyla ilgili bilgi vermesini istedi. CHP'linin "Kaymakamlığa müracat eden araç sahibi aile var ancak bu aracı hurdaya çıkmış. Üzerinde araç göründüğü için de Kaymakamlık'tan yardım isteği reddedildi" demesi üzerine "Bir dakika!" diyen Erdoğan, cebinden telefonunu çıkardı. Kaymakamlığı arayarak, adını aldığı vatandaşla ilgili bilgi isteyen Süleyman Erdoğan, ret nedeninin hurda araç olmadığı, söz konusu kişinin ayrıca özürlü maaşı aldığı, kendilerine ait iki katlı evin ikinci katında yaşadığı bilgisine ulaştı. Bu bilgiyi partiliyle paylaşan Beykoz Kaymakamı Süleyman Erdoğan, bu gibi konularda yeterince bilgi sahibi olunmadan yorum yapıldığından yakınarak, kimi zaman vatandaşların da doğru bilgi vermediğini söyledi.
"Ben Kaymakam olarak şahsen büyük bir sorumluluk alıyorum" diyen Süleyman Erdoğan, gerçekten yardım kriterleri uygulamaya yansımış olsa mevcut kişilerin yüzde 50'sinin yardımlardan yararlanamayacağını itiraf etti. Adaletli olmaya çalıştıklarını ve yardıma ihtiyacı olan kişilere genel olarak pozitif duygularla yaklaştıklarını anlatan Beykoz Kaymakamı Süleyman Erdoğan, vatandaşlarla kurduğu diyalogla ilgili olarak şu örneği verdi:
‘Yalan ortaya çıkınca…’
"Biz kolay kolay ret vermiyoruz. Vermemeye çalışıyoruz. Bir vatandaş defalarca ret vermemize karşın ısrarla başvuru yapınca, ben şahsen bu aileyi ziyaret etmek ve yerinde durumu incelemek istedim. Eve gidince kadının çalıştığını ve evde olmadığını öğrendim. O sırada yandaki evden yaşlıca bir kadın çıktı. Kendimi tanıtınca, 'Ah evlâdım çok zor durumda, yeni düğün de yaptı, kadın tek başına ayakta durmaya çalışıyor' dedi. Bu sırada yaşlıca bir amca da yanımıza geldi. Oydu, buydu derken 'He biliyorum o kadını, hatta şu köşede duran arabada ona ait'deyince, yaşlıca olan teyze 'Yahu sen ne karıştırıyorsun, gir içeri, niye çıktın sen dışarıya?' diyerek amcayı azarladı. Bir baktım ki, gayet iyi görünümlü spor bir araba var köşede. Şimdi biz bu kadıncağıza nasıl kömür verelim? Buna verirsek, diğerleri ne der? Adaletsizlik olmaz mı?"
Anadolu ve kent şartlarının farklı değerlendirilmesi gerektiğine değinen Süleyman Erdoğan, bulaşık makinesi olmasına rağmen bir aileye, okuyan çocuğu için burs verdiklerini söyledi. Konuyla ilgili olarak Erdoğan şunları kaydetti:
‘Bulaşık makinesi engel değil’
"Şimdi köyde, taşrada bulaşık sahibi olan bir aile için iyi durumda diyebiliriz. Ancak şehirler için böyle değil. Nitekim başvurulardan birisini araştırdıktan sonra, ev işlerine temizliğe giden dul bir kadının, bulaşık makinesini taksitle aldığı, çalışma hayatında olduğu için bulaşık yıkamaya vakti olmadığı sonucuna ulaştık. Kömür isteseydi vermezdik ancak çocuğunun eğitimi için istediğinden bunu yeniden değerlendirmek istedik. Yine buradan basın aracılığıyla Beykozlulara seslenmek istiyorum. Türkiye'nin neresinde olursa olsun, okuyan çocuğu olan ve maddi olanakları yeterli olmayan kişiler Kaymakamlığımıza başvuru yapsınlar. Biz gerekli araştırmayı yaparak, uygun görüldüğünde çocuklarına burs bağlanmasını sağlayabiliriz".
Beykoz Kaymakamı Süleyman Erdoğan'ın üçüncü durağı Milliyetçi Hareket Partisi'ydi. Yoğun ilgi gören Kaymakamın gelişini tüm partililer kapı önünde beklemişti.
‘Hammadde olmayınca fabrika ne işe yarar?’
"Beykoz'da hastane konusunda sıkıntımız var. Hafta sonları çocuk doktoru bulamıyoruz" diyen MHP'li bir üyenin sorusunu dikkatle dinleyen Beykoz KaymakamıSüleyman Erdoğan, "Onu bir araştırmak gerekiyor" diyerek, sorunu notları arasına aldı. Beykoz'daki fabrikaların kapatılması konusunda bir başka MHP'linin eleştirisine de yanıt veren Erdoğan, "Fabrika derken şimdi Beykoz'daki bu tabiat güzelliğini de göz önüne almak gerekir. Öte yandan da işlevsellik önemli. Beykoz'da sahilde kocaman kamyonların, tırların malzeme taşıması kolay olabilir mi? Bu mu mantıklıdır yoksa bu sahilleri turizm için canlandırmak mı?" diye konuştu. Görev aldığı önceki yerlerde yaşanan çarpıklıklar için de örnekler veren Kaymakam Erdoğan şunları dile getirdi:
"Mesela bir yerde deri fabrikası vardı. Bakmışlar, köyde her yerde hayvan var,'buraya ne gider?' diye düşünmüşler ve deri fabrikası kurmuşlar. Ancak sonra neyi fark etmişler? Bu gördükleri hayvanların kesilmediğini. Yani? Yani deri fabrikası için hammadde bulamamışlar ve fabrika kapanmış.
Yine bir başka örnek vereyim: Kağızman'a bir Malatyalı gelmiş. Kağızman'ın Kayısısını görünce 'Bizim orada kayısı kurutma işi yapılır. Burada da yapalım'demiş ve beraber bir fabrika kurmuşlar. Ama fark etmişler ki, Kağızman'ın kayısısı kurumuyor. Malatya'daki gibi değil. Çok sulu olduğundan kuruturken çürüyor, bozuluyor. Yani yüzeysel tespitler olduğunda karşımıza bu tür talihsiz olaylar çıkabiliyor. Biz şimdi Beykoz için en güzelini ve en doğrusunu düşünmeli, planlamalı ve hayata geçirmeliyiz"
Sohbet sırasında gençlerin uyuşturucuya yönelmeye başlaması konusu dile getirildiğinde,Kaymakam Süleyman Erdoğan bunun kentlerin ve kozmopolit yerleşkelerin sorunu olduğunu, Kaymakamlık olarak gençleri meşgul edecek, onları kötü alışkanlıklardan uzak tutacak kapalı mekanlar açılmasının yararlı olacağını düşündüğünü söyledi. Bir önceki görev yeri olan Üsküdar'da bunu başardıklarını ve gençlerin kötü alışkanlık edinmesine meydan bırakmadıklarını dile getiren Kaymakam Erdoğan, Beykoz'da da Beykozlularla el ele vererek bu tür yerleri açmayı planladıklarını söyledi. Bir MHP'linin "Ben çocuklarımı Ülkü Ocakları'na gönderdim, çok da iyi yetiştiler. Beykoz'da bir Ülkü Ocağı açsak olmaz mı Sayın Kaymakamım?" demesi üzerine, "Açın tabi" şeklinde yanıt veren Erdoğan,"Masrafı çok oluyor ama bize kira konusunda destek olsanız?" diye devam eden MHP'liye gülümseyerek "Ben böyle bir yeri finanse eder de adına Ülkü Ocakları dersem ertesi gün gazetelere manşet olurum" diyerek esprili bir şekilde yanıtlayarak, teklifi kibarca geri çevirdi.
Kaymakam Süleyman Erdoğan'ın geldiği son adres Saadet Partisi'ydi. Diğer partilerde olduğu gibi Saadet Partisi'nde de heyecanlı bir bekleyiş vardı. Partililer, Süleyman Erdoğan'ı kapıda karşıladı.
‘Beykoz İstanbul'un en kıymetli yerlerinden birisi’
"Beykoz'u yalnızca Turizm merkezi olarak görüyorlar. Burası Bodrum değil, Kuşadası değil. İstanbul'un en kıymetli yerlerinden birisi. Oysaki yanında yaşam olmalı kültür olmalı" diyen Saadet Partisi Beykoz İlçe Başkanı Burhan Öz'e sözcüklerin seçimini iyi yapmak gerektiğini aktaran Kaymakam Süleyman Erdoğan, "Beykoz iskan yeri. Yaşam elbette olacak. Burada sanayi olmadığından, olamayacağından turizme yönelmek gerekiyor. Yoksa yaşam elbette olacak" dedi. Devamında, "Kültür konusundaki talebini anlayamadım, kültürden kastın ne?" sorusunu yönelten Kaymakam Süleyman Erdoğan, SP Beykoz İlçe Başkanı Burhan Öz'den net yanıt alamayınca, sorusunu kendisi yanıtladı:
"Burada sahilde kimse denize girmeyecek zaten. Burada turizmden kastedilen, boğazdan geçen teknelerden daha çok yararlanmak. O kişileri Beykoz kıyısına çektikten sonra da onlara satacak bir şeyler bulmak".
SP’den 4 proje açıklaması
SP'lilerin kültürden kastını sohbet devam ettikçe anlatmaya başlayan İlçe Başkanı Burhan Öz, oto sanayi, mobilya, kundura Kapalı Çarşı başlıklarıyla 4 projeleri olduğunu açıkladı. Cam konusunda hazırladıkları 5. projeyi de gündeme taşımaya hazırlandıklarını söyleyen Burhan Öz’ün projelerini yorumlayan Beykoz Kaymakamı Süleyman Erdoğan ise şunları söyledi:
"Şimdi öncelikle bu sanayi siteleri, mobilya siteleri konusunda yasal mevzuata hakim olmak gerekiyor. Şu anki yasal düzenlemelerde Beykoz Bölgesi SİT alanı olduğu için sanayiye yönelik, sanayi sitelerine yönelik çalışmaların yapılmasının olanaksız. Şimdi ben size bir örnek vereyim. Şu oturduğumuz masayı kaldırmak istesem ben kaldırabilir miyim? Kaldıramam değil mi? Yardıma ihtiyacım var. Birincisi bu. İkincisi de eğer ille de kaldırmaya çalışırsam bu üzerindeki bardaklar, eşyalar yere dökülür. Zarar ortaya çıkar. Ancak ben bunu sırayla yaparsam; önce üzerindekileri kaldırırsam, sonra da masayı kaldırırsam sorun ortadan kalkar. İşte ikinci önemli nokta da bu. Sıraya koymak. İyi bir şekilde planlama yaparak öncelikli olanları belirlememiz gerekiyor. Öncelikle Beykoz için ne yapabiliriz? Hemen başlayabileceğimiz projeleri önemsememiz gerekiyor.
Örneğin, bu sitelere yönelik projelerden daha çok eğitime önem verirsek iyi olmaz mı? Gençlerimize dil öğretsek ama yine kültürünü de öğretsek, eğitsek, onlara sahip çıksak daha iyi olmaz mı? Bu anlattığınız projeler zaten yıllarca hazırlana gelmiş ancak bir sonuç alınamamış işler. Bizim şu anda Beykoz'u ileriye götürecek, yarınlara hazırlayacak projelere ihtiyacımız var".
Beykoz'daki 4 partiyi ziyaretini tamamlamasının ardından görevini yapmak üzere makamına hareket eden Beykoz Kaymakamı Süleyman Erdoğan'ı son ziyaret ettiği Saadet Partilileruğurladı. Ziyaretlere dair akılda kalan en önemli bilgi ise şu oldu: Beykoz siyasetinin içerisinde yıllarca yer almış AK Partili, CHP'li MHP'li SP'li pek çok partili, teşkilat binalarında ilk kez bir Kaymakamı ağırladı.
Beykoz Kaymakamı Süleyman Erdoğan, geleli henüz bir kaç ay olmasına rağmen Beykoz'da iz bıraktı.
* Manipülasyon: Yönlendirme (Kaynak TDK)
Haber Merkezi
