Kardeş kentler için kolları sıvamak lazım

Fakat dünyanın farklı yerlerinde yaşayan bu kadar insanımız ve farklı ülkelerden Türkiye'ye gelen milyonlarca insan olmasına rağmen; ülke olarak az sayıda kardeş kentler projelerinin içinde yer aldığımızı görüyoruz.

Oysa kardeş kentler, ülkenin tanıtımında önemli rol oynar ve farklı olanaklar sunar. Kardeş kentlerin sayısını arttırmak için yurtdışında yaşayan Türkler bu konuda daha aktif çalışmalar yaparak kardeş kentlerin çoğalmasına katkı sağlayabilirler.

2024 yılının Haziran ayında Türkiye’de Yerel Seçimler olacak. Böylece ülkemizde belediye başkanları ve meclis üyeleri yeniden seçilecek veya yeni seçilecek başkan ve meclis üyeleri görevleri devir alacak.

Seçimlere kadar olan bu süreçte ve sonrasında daha fazla kardeş kent projeleri için çalışmalar yapmak belediyelere artı değer katacaktır.  Muhakkak Bursa, İzmir gibi büyük şehirlerin kardeş kentleri var, ayrıca Velbert, Mülheim an der Ruhr gibi orta ölçekli şehirlerin de kardeş kentleri vardır. Bu sayıları arttırmak için daha çok çaba harcamalıyız. Beykoz’un kardeş kenti Mülheim an der Ruhr’dur. Bunun olması için bende çok çalışmıştım. Şimdi kentlerimizin sayısını arttırmak için belirli çalışmaların yapılması lazım. Velbert, Hacı Bektaş kardeş kent çalışması da iyi bir çalışmaydı. Artık bu kardeş kentler çalışmalarına yenilerini katmak lazım.

Duisburg ve  Gelsenkirchen de Türkiye’de kardeş kentlere sahiptir. Olası gelişmeler için zaman kaybetmeden kolları sıvamak şart. Her kardeş kent projesi ülkeler arası diyaloga, kültürel, ticari ve uzlaşmacı ilişkilere fayda sağlar ve bu projelerin sonucunda hem Türkiye, hem de Almanya, Hollanda gibi Avrupa ülkeleri bundan yararlanabilirler.

Yurtdışında Türk kardeş kenti olmanın yararlarını anlatmak lazım. Bu konuda daha aktif çalışmalar yapılmalı. Yurtdışında faaliyetlerini sürdüren Türk  dernekleri, kurumları ve Türk  iş insanlarının bu konuda bir an önce çalışmalara başlamalı.

Bunun yanı sıra uzun yıllardır pasif durumda olan kardeş kentlerinde birlikte yeni projeler üretmek için harekete geçmeleri gerekiyor.

Önümüzdeki kısıtlı süreyi iyi değerlendirmeliyiz. Yerel seçimlerden sonra da kardeş kent projeleri için daha aktif ve faydalı çalışmalar yapılmalı, bu çalışmalar hem ülkemiz, hem belediyelerimiz hem de kardeş kentlerimiz için yararlı olacaktır.

En içten selamlarımla.

Prof. Dr. Faruk ŞEN HAKKINDA

Prof. Dr. Şen, Almanya’daki Türkiye Araştırmaları Merkezi’nin başında olduğu dönemde, Avrupa’da yaşayan Türklerin sosyal ve ekonomik durumlarına ilişkin önemli araştırmalara imza attı, göçmenlerin sorunlarını uluslararası platformlarda dile getirdi. Birleşmiş Milletler Ekonomik ve Sosyal Konseyi, UNESCO Almanya Milli Komitesi ve Avrupa Birliği Kültürler Arası Diyalog Komisyonu (Anna Lindh Vakfı) gibi uluslararası kuruluşlarda aktif görev alan Şen, Türk-Alman ilişkilerine katkılarıyla tanınıyordu. Aynı zamanda Türkiye’de Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Parti Meclis Üyeliği görevinde bulunan Şen, çeşitli sivil toplum kuruluşlarında da görev aldı. Dost Beykoz Gazetesinde uzun süre köşe yazıları yazan Prof. Dr. Faruk Şen’in yaşamı boyunca aldığı ödüller arasında Türk-Alman Dostluk Ödülü (2005, Münih), Kuzey Ren Vestfalya Eyaleti Onur Ödülü (1997) ve Federal Alman Onur Madalyası (2003) bulunuyor. 77 yaşında vefat eden Prof. Dr. Faruk Şen'in cenazesi, İstanbul Beykoz'daki Kanlıca Mezarlığı'nda toprağa verildi.