Süleyman ÇALIK
  • 27/01/2022 Son günceleme: 27/01/2022 16:27
  • 5.313

Hep yanlış biliyormuşuz meğer kar yağdığında mikropların kırıldığı ve hastalıkların yok olduğu yokmuş.

Sadece havada uçan partiküller düşermiş yerlere hepsi bu hastalıkların ve mikropların kırıldığı doğru değilmiş  meğer! 

Ama karın bereket olduğu toprakların ve barajların suya doyduğunu biliriz bereket olur bolluk olur çiftçiler bayram eder, kuraklık kalkar, bu doğru, doğru olmasına ama bizim ülkemizde maalesef kar felaket tellallarını gün yüzüne çıkardı.

Şimdi diyecekler, algımı yapıyorsun. Asla.  

Bana ne iktidarından, muhalefetinden bana ne.

Ben karın ülkeme ne kattığına bakarım, topraklarımız kuraklıktan kurtuldu mu?

Barajlarımız dolup su sorunumuz çözüldü mü? Beni ilgilendiren bu yönü. 

Heee kimi yağmasın, kuraklık olsun derdinde olabilir. 

Kimileri de yağsın, barajlar dolsun derdinde.

Olabilir, herkes kendi penceresinden değerlendirir oda onların sorunu. 

Şimdi gelelim zurnanın zırt dediği yere!

Be Müslüman! Be kardeşim! Be ağabeylerim!

Karda kar lastiği olmazsa araba gitmez araba gitmeyince trafiği kapatır!

O araba da trafiğin önünü keser, sonra nemi olur?

Trafik olur yollar kapanır, önündeki araba gitmezse arkadakiler yolda kalır yolda!

Sen kar lastiği takmazsan, yolda kalacağını bilmen lazım. 

Suçlumu arayacağız? İşte sensin, kar lastiği olmadan kabak lastikle yola çıkarsan kalırsın yolda arkadaş! Yolda kaldığında da arkandaki vatandaşları da mağdur edersin. 

Bütün şehri de mağdur edersin. 

Yanına gelmek imkânsız olduğundan yardımda alamaz, yapmış olduğun hatadan dolayı kilitlediğin trafikten nasibini aldırırsın. 

Bu dünyanın her yerinde aynı, bırak Türkiye’yi! 

Kurallar dünyanın her yerinde aynı bu durumu ben değil dünya otoritesi bunu söyler bunu uygular.

İlçe belediyeleri de çalıştı diyemeyiz mahallelerde sokaklarda dondu. 

Kaldı hepsi de!

Bunu niye kaleme aldım! 

Bereketi felakete çevirdiğimizden olabilir mi?

Deprem olur kişilere yıkarız. 

Sel olur kişilere yıkarız. 

Kar olur kişilere yıkarız. 

Yahu kardeşim bizlerin hiç mi sucu yok! 

Dere yatağına ev yaparsak suyun yolunu tıkarsak  sel olur sel sel!

Binalarımızı depreme dayanıksız, dere kumu ince demir eksik malzeme az çimento kullanırsak en ufak sallanma yıkılma olur yıkılma!

Kar lastiği takmazsan eski lastikle yola çıkarsan trafiği kapatır trafik yaparsın trafik!

Trafik olunca da yolu kilitlersin yolu!  Sonra mı senden sebep herkesi mağdur edersin! 

Şimdi diyeceksiniz ki meteoroloji uyardı niye önlem alınmadı?

Haklısınız önlemi, tabii ki alınmalı ama İstanbul trafiği çokta kolay önlem alınacak bir trafik değil bunu da gözden kaçırmamalı.

Normal günde bile oluşan bir trafik kazası bile İstanbul trafiğini saatlerce kapattığını bilmeyenemiz yoktur. Bunu da inkâr edersek haksızlık yapmış oluruz. Bu hep böyle oldu, toplu taşımaya geçmediğimiz sürece de hep böyle olacak. Bu günde yarın da ve hep olacak.

Gelelim Ekrem İmamoğlu’na. Akom’dan ayrılıp yemeğe gitmelimiydi? Asla.

Sen bu şehrin şehreminisin iki elin kanda olsa sen orayı terk etmemelisin Sayın İmamoğlu asla. 

Peki, sadece İstanbul mu bundan nasibini aldı? 

Havaalanları da kilitlendi. 

Otobanlar bir gün önceden durdu, millet yollarda mahsur kaldı. Hükümet mi, yapacak bir şeyi yok ki, doğal afet diyoruz biz buna hükümette sınıfta kaldı bu pencereden bakarsak, bu minvalde bakarsak 1-1 berabere değil mi?

İktidarda, Karayolları yolcular yollarda kaldı. Havaalanlarında da yolcular mahsur kaldı, halen çalışmayan havaalanları var yolcular var uçuş bekleyen. 

Bizler bunlardan ders çıkarıp önlemleri yerinde alıp olacakları daha minimize nasıl ederiz ona bakmamız gerekirken biz girmişiz birbirimize. 

El insaf ne oluyoruz ya birbirimize girdik. 

Fütursuzca bir birimizi yeriyoruz. 

Suçlu arayacaksak aynaya bakalım ilk önce. 

Özetlersek eğer bu kar yağışından anlayacağımız bereketin  kuraklığın kalkması değil, iktidar savaşına dönüşmesi ülkem adına çok acı. 

Acı ama gerçek. Kar mikropları öldürmedi ülkemde.

Kalın sağlıcakla.

 

Yazarın Yazıları