Medipol Üniversitesinin ev sahipliğinde gerçekleşen Uluslararası İstanbul Ebelik Günleri, Beykoz'da Dr. Esra Albayrak'ın da katılımıyla başladı.
Medipol Üniversitesi Kavacık Güney Yerleşkesi'nde gerçekleştirilen İstanbul Ebelik Günleri'nde konuşan Yeşilay Yönetim Kurulu Üyesi Esra Albayrak, "Doğum, insanın yaratıldığı ilk çağlardan itibaren sosyal, duygusal ve kendi seyrinde ilerleyen fizyolojik bir süreç olarak kabul edilmiş, nadiren müdahaleye ihtiyaç duyulmuştur. 20.yüzyıla kadar tüm doğumlar evde, ebe ve aile bireyleri etrafında gerçekleşmiştir." dedi.
Geçen yıl ilki gerçekleşen zirve, bu kez uluslararası boyuta taşınarak Avrupa ve Asya ülkelerinden de temsilciler katıldı.
"Ebeler için uzman eğitim, hayat için sağlıklı bir adım" temasıyla düzenlenen 1. Uluslararası Ebelik Günlerine İstanbul İl Sağlık Müdürü Prof. Dr. Kemal Memişoğlu, Yeşilay Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Esra Albayrak, Dünya Sağlık Örgütünden Prof. Dr. Lale Say, Abrupa Ebeler Birliğinden Barbara Finderle'nin yanı sıra yurt içinden de 700 ebe katıldı.
"Doğum, riskli bir süreç olarak kabul ediliyor"
Sanayi devrimi ile birlikte sosyolojik dönüşümün doğum algısı üzerinde ciddi etkileri olduğunu söyleyen Dr. Albayrak, "Sanayi devrimi ile insanlar, ücretini verdikleri takdirde birçok hizmete, ürüne sahip olabileceklerini ve bunun kendilerine refah getireceğine inandılar. Giderek daha öngörülebilir yaşamlar tasarlanır oldu. Matematiksel hesaplarla daha risksiz hayatlar vaat edildi. Ağır salgınlar ve tedavi edilemeyen hastalıklardan yorgun düşen halklar için bu vaatler modern tıbbın da güçlenmiş olmasıyla birlikte sağlık alanında karşılık buldu. Bu süreçte, Ivan Illich’in deyimi ile ‘yaşamın tıplaştırılması’, hayatın birçok ‘normal’ safhasını olduğu gibi doğumu da tıbbi hale getirdi. Anneler hasta, gebelik hastalık, yeni doğan ise müdahale edilmezse yaşamını sürdüremeyecek bir canlı olarak görülmeye başlandı. Neticede bugün doğum, dikkat ve sıklıkla takip edilmesi gereken riskli bir süreç olarak kabul ediliyor." ifadelerini kullandı.
"Türkiye’de %53 ile sezaryen alarm verici boyutta."
Doğumu daha acısız ve risksiz hale getirmenin doktorlara verilen kutsal bir görev olduğunu vurgulayan Esra Albayrak, "Asırlardır doğum esnasında kadının en büyük desteği ebeler ise sistemin dışında, meseleki becerilerinden yoksun kalmış durumdalar. İstatistiklere göre anne ve bebek ölümleri doğumun hastane ortamlarına taşınması ile azaldı. Fakat değişim, sadece fiziksel ortam ile kalmadı, doğumun gebe zihnindeki algısı da değişti. Bunun karşılığında önemli bedeller ödendi. Doğum hastaneye ve patolojiye yakın hale geldikçe, anne ve bebek arasına kimyevi ilaçlar, ağrı dindiriciler, suni sancılar, sezaryen ameliyatları, formul mamalar girmeye başladı. Annenin sesini ve ihtiyaçlarını duymak imkansız hale geldi. Doğum eyleminin anne içgüdülerinden koparılması, merkezine tıbbi müdahalelerin yerleştirilmesi şüphesiz sezaryen rakamlarında orantısız artışa neden oldu. Bugün Türkiye’de %53 ile sezaryen alarm verici boyutta." şeklinde konuştu.
"Üçüncü doğumum eşsiz bir tecrübeydi"
Epidural anesteziyi, doğumun müdahale ile başlatılmasını ve planlı sezaryanın tıbbi açıdan gerekliliklerinin irdelenmesi görüşünü savunan Albayrak, "Bu müdahalelerin doğumun normal seyrini ve annenin gebelik ve doğum algısını nasıl etkilediğini değerlendirmeliyiz. Diğer taraftan ebesiz doğumların geleceğimiz için hangi sonuçlara yol açtığını da hesap etmemiz gerekiyor. Bunu yaparken her şeyden önce, gebenin ihtiyaçlarını dinlemeliyiz. Gebenin sırtını sıvazlayarak ağrıları hafifletebilen ebelerin, doğum hakkında anlatacaklarına daha fazla kulak vermeliyiz. Kendi doğum tecrübelerimden yola çıkarak şunu söylemek istiyorum, gerçek bir ebe desteği ile gerçekleşen üçüncü doğumum eşsiz bir tecrübeydi. Doğumun her safhasını en içgüdüsel haliyle yaşayabilmeme vesile oldu." diye konuştu.
Albayrak'a konuşması sonrası Medipol Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Sabahattin Aydın ve Sağlık Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Dr. Asiye Ayar Kocatürk tarafından resim tablosu hediye edildi.
"Sezaryen bebeğe de anneye de haksızlıktır"
Ebelik Günleri'nin açılışında konuşan İstanbul İl Sağlık Müdürü Prof. Dr. Kemal Memişoğlu, "Türkiye, sağlıkta başka ülkelerin 50-60 sene gibi bir zamanda gerçekleştiremediği atılımı 10 yıl gibi bir sürede gerçekleştirdi. Ülkemiz şu anda Dünya Sağlık Örgütünün de örnek gösterdiği bir aşamaya geldi. Bu dönüşümle beraber sağlıkta beklentiler de çok arttı. Özellikle ebelik mesleğinin bu hususta çok daha etkin hale gelmesi gerektiği, esasında hayatımızın ilk aşamasında veya anneliğin ilk aşamasında en önemli ve en değerli meslek olduğunu bilmemiz gerekiyor. Çünkü Allah'ın bir müjdesine şahitlik ediyorlar. Doğum fizyolojik bir olaydır. Ben Genel Cerrahi uzmanıyım. Sezaryen bir ameliyattır. Biz bunu sezaryen doğumu olarak algılıyoruz esasında sezaryen bir ameliyattır. Ameliyatla bir bebeğin çıkarılması işlemidir. Bu aslında bebeğe de haksızlık, anneye de haksızlıktır." diye konuştu.
Sağlık Bakanlığı ve İstanbul İl Sağlık Müdürlüğünün yanı sıra pek çok üniversite, kamu hastanesi ve STK’nın katkı sunduğu kongre, Medipol Üniversitesinin ev sahipliğinde 26-28 Nisan 2018 tarihlerinde devam edecek.
Haber Merkezi
