“Aylarca düşünüp bir türlü yazamadığım, her seferinde boğazımın düğümlendiği, bazen de gözlerimin dolduğu bir konuyu ele alacağız bugün.
”
İsrail ve utanası İslâm ülkeleri
Aylarca düşünüp bir türlü yazamadığım, her seferinde boğazımın düğümlendiği, bazen de gözlerimin dolduğu bir konuyu ele alacağız bugün.
KONU: Sözde İslâm ülkelerinin yöneticilerinin, GAZZE hakkındaki gafletleri ve acıklı ahvâlleri.
1947’den önceydi. İsrail’in fanatik gençleri Kudüs’e baskın düzenleyip, tahrip etmişlerdi.
O günkü Yahudi liderleri ertesi sabah, “Biz bu gece korkudan, 57 İslâm ülkeleri bizlere saldırarak boğacaklar diye uyuyamamıştık. Oysa sabah bir-iki cılız kınamadan başka hiçbir şey olmadı” diye itiraf etmişlerdi. Çünkü o günkü İsrail devleti resmen kurulmadığı gibi, arkasında ABD ve diğer zalim ülkeler yoktu.
O günkü İslâm ülkelerinin yöneticileri, o gün pasif, pısırık ve GÂFİL olmayıp, o günkü Yahudilere hadlerini bildirselerdi, bugünkü barbar, zalim, saldırgan bir İsrail olmayacaktı.
İşte bu nedenledir ki, 2 seneden beri süregelen Filistin ve Gazze katliamlarının, işgallerinin ve soykırımların vebali, o günkü İslâm ülkelerinin liderlerindedir.
- Peki, BUGÜNKÜLER NASIL?
Maalesef, İslâm ülkelerinin pısırıklıkları, gafletleri, hatta ihanetleri bugün de aynen devam etmektedir. SUMUD Filosuna 47 Ülkeden, 50 civarındaki gemilerle, 497 Aktivist içinde, sadece bir-iki İslâm ülkesinden katılım vardı.
“İhanetleri” dedim. Çünkü 2023’te Türkiye’den giden Hacı kafilesi başkanı Mustafa Efe hocam, Tavaf sonrasında GAZZE adına dua ettiği için, Suud polisleri tarafından tutuklanıp, tam 12 saat boyunca sorgulanmıştı. Kâbe’nin gölgesinde mazlumlar için ettiği o dua, suç sayılmış; ardından da birçok sanal algı ve iftirayla hedef hâline getirilmişti. Ne yazık ki yalnız o değil, aynı duayı eden onlarca Müslüman da benzer muameleye maruz kaldı.
Daha da acısı; bazı umre firmaları, “umreci kaybederiz” korkusuyla bu açık haksızlığı yumuşatmaya, meseleyi sıradanlaştırmaya çalıştı. Sanki dua etmek suç, mazluma sahip çıkmak fitne, susmak ise makbul bir edep olmuştu.
Bu nasıl bir ihanettir? Anlaşılır gibi değil…
- Şimdi LÜTFEN ÇOK DAHA DİKKAT!
Kâinatın efendisi Hz. Muhammed SAV, bugünkü şu acı manzaraları, tâ 1500 sene önceden şöyle haber vermişti.
-“Yakında milletler, yemek yiyenlerin çanaklarına (sofralarına) başkalarını davet ettikleri gibi, size karşı (savaşmak için) birbirlerini davet edecekler.”
–“O gün bu olay, bizim azlığımızdan dolayı mı olacak?”
–“Hayır, aksine siz o gün kalabalık, fakat selin önündeki ÇER-ÇÖP gibi zayıf olacaksınız. Allah düşmanlarınızın gönlünden, sizden korkma hissini soyup alacak, sizin gönlünüzde ise VEHN olacak.” buyurdu. (Yani bunlar, onların VEHN’İ yüzünden olacak.)
-“VEHN nedir ya Rasûlullah?”
-“Vehn, dünyayı (fazlaca) sevmek ve ölümü kötü görmektir.” buyurdu. (Bkz. Ebu Dâvud, Heysemî.)
Yani, Dünya hayatını çok fazla sevdikleri, Ahiret hayatını geri plâna attıkları için, çok kalabalık olmalarına rağmen, uluslararası camiada hiçbir etkileri ve tesirleri olmaz.
İşte bugünkü İslâm âlemi; “..selin önündeki ÇER-ÇÖP gibi zayıf olacaksınız.” .. Hadis-i Şerif ifadesi gibi değil midir?..
- ÇER-ÇÖP OLMAKTAN KURTULMANIN ÇÂRESİ NEDİR?
- “Tüm uyuyanları uyandırmak için, BİR UYANIK şarttır” atasözümüz gibi, tüm İslâm ülkelerinin Gâfil liderini uyandırmak için de bir uyanık, gayretli ve kararlı bir dünya liderine ihtiyaç var…
- O da bu konuda; hem tüm İslâm Ülkeleri liderleriyle, hem Türkî Cumhuriyetlerin liderleriyle, hem de gayrimüslim fakat vicdanlı ve bu konuda azimli ülke liderleriyle toplantılar yapıp, Dünyanın en büyük ittifakını kurmaya çalışıyor. Bizlere düşen de o ittifakın daha kısa bir zamanda kurulabilmesi için, azami gayretlerle desteklemektir.
- İsra Suresi, 4-5. Ayetler: “Biz kitapta(Kur’ân’da) İsrail oğullarına şu hükmü de bildirdik: ‘Siz ülkede iki defa fesat çıkaracak ve açık zorbalıklar yapacaksınız. Onlardan birincisinin vadesi geldiğinde, kuvvet ve şiddet sahibi olan kullarımızı sizin üzerinize musallat ederiz. Onlar sizi yakalayabilmek için evlerin aralarına bile girerek her tarafı didik didik edip araştırırlar. Bu yerine getirilmesi gereken bir sözdür.”
- Muhammed (a.s.m) buyuruyor:
“Müslümanlar, Yahudilerle harp etmedikçe Kıyamet kopmayacak. Harp olacak ve Müslümanlar onları kırıp mahvedecekler. Öyle ki, Yahudilerden bir kimse bir ağaç veya bir taşın arkasına saklanacak olsa, o ağaç ve taş “Ey Müslüman, arkamda bir Yahudi var, gel onu öldür,” diyecek. (Müslim, Fiten, 82.). - Asrımızın Bedîsi olan Bediüzzaman Hz.’nin; “Ümitvar olunuz. (Ümitsiz olmayınız) Şu istikbal inkılâbı(devrimleri ve dönüşümleri) içinde, en yüksek gür sedâ, İslâm’ın sedâsı olacaktır.” ..müjdesi de inşâAllah tahakkuk edecek… Vesselâm.
NOT: Evet, Ateşkes imzalandı, fakat İsrail’e asla güvenilmez. “Hazır ol cenge, sulh-u salah istiyorsan.” Türkiye de zaten 20 senedir bunu yapıyor.
RAİF ABİM
ZİHNİNE,FİKRNE SAĞLIK
Bütün düşüncelerine katılıyorum .