Çetin ÜNLÜ
  • 25/08/2017 Son günceleme: 25/08/2017 15:34
  • 6.619

İnsanlar kendi aralarında konuşurlarken 'Çivisi çıkmış dünyanın' dediklerine hepimiz şahit olmuşuzdur.

Bu sözün doğruluk derecesi nedir, gerçekten de dünyanın çivisi çıktı mı? Diye sessiz ce düşünerek, insanları gözlemlediğim olmuştur. Pek çok kez…

Bu meyanda tanıdığım, şahit olduğum insanların büyük çoğunluğu onurlu, erdemli, dürüst yaşamayı bir tarafa bırakarak, menfaat ve çıkarları doğrultusunda her türlü üçkâğıtçılık, yalamalık, yalancılık, iki yüzlülük, yalakalık, tabiri caiz ise güvercin gibi takla atmak suretiyle bir tık üste çıkmanın formülünü böyle bir yol izleyerek bulmuşlar.

İnsanın asıl üzüldüğü bir nokta da, bu karakterdeki insanların el üstünde tutulduğu, itibar gördüğü bir dünyada yaşıyor olmamız.

Yalama olmuş vida, malzemeyi sağlam tutar mı? Hayır tutmaz. Çünkü sağa sola oynar, yerine oturmaz. İşte yalama vida örneğinde olduğu gibi yalama olmuş insanlar da yerine oturmaz. Ancak insanlar öyle bir garip hal içerisine girmişler ki büyük çoğunluğu yalama olmuş vida gibi yerlerine oturmuyorlar ama yaptıkları yalakalık, iki yüzlülük, yalancılık sayesinde birileri tarafından köşelere oturabildiği kadar oturtuluyorlar.

Dolayısıyla da bunlar gibi olmayan çalışkan, dürüst, onurlu, erdemli, işini yaparken Allah rızasını ön planda tutan, makamda, koltuk ta gözü olmayan sadece helal para kazanmayı hedefleyen insanlarında birilerinin karalamalarına, iftiralarına maruz kalarak bir adım ileri gidemediklerine, takdir edilmediklerine de şahit oluyorum.

Ar, hayâ, namus, iffet kavramı bir tarafa bırakılmış, en temel değerler tamamen yıkılarak yok edilmiş, at izi it izine, haram ve helal birbirine karışmış. Utanma, örf, adet, gelenek, görenek hiçbir şey kalmamış ise dürüst olmak suç olup riyakârlar itibar görüyorsa şayet, dünyanın suçu nedir?

Demek ki dünyanın değil, insanların çivisi çıkmış. Eşini, kızını, yakınını satan insanların mı çivisi çıkmış, dünyanın mı? Torunu yaşında gençlerle aşk yaşayan sosyetelerin mi çivisi çıkmış dünyanın mı? Henüz ilkokula giden çocuklarına uyuşturucu satan ve para için olmadık yüz kızartıcı işler yapan insanların mı çivisi çıkmış, dünyanın mı? Bunları iyi irdelemek ve iyi karşılaştırmak gerekiyor.

Komşu, komşusuna bir menfaati yoksa Allahın selamını vermiyor. Konuşmuyor.

Anne ve babanın evladına sevgisi, evladın anne ve babasına karşı saygısı kalmadığı gibi herkes başının çaresine baksın jargonu nu benimseyerek, çocuk babasına babişko/peder, annesine valide diyerek hitap edebiliyorsa,  sözün bittiği yerdeyiz açıkçası.

Vatan aşkıyla yanıp tutuşarak askerliğini yapanlar, vergisini verenler, vatanın bölünmez bütünlüğüne sahip çıkanlar, işlerinden çıkartılarak işsiz kalıyorsa, evine ekmek götüremeyip, çocuğuna okul harçlığı veremeyerek, işsizlikten sebep intihar ediyorsa, söylenecek tek kelam; vay halimize!

Bunun yanı sıra vatanı için çalışanların, uğraşanların hayatları kararırken, vatana kastetmiş, ihanet etmiş, vatan hainleri, millet düşmanları kahraman olarak itibar görüyor olup, doğup büyüdüğü, ekmeğini yediği vatanına düşman olarak dağlarda askerine, polisine sivil vatandaşına, okula giden masum yavrulara tuzak kurarak şehit edenlere yardım ve yataklık yapanlar milletvekili seçilerek devletin en üst kademesinde ağırlanıyor.

Dokunulmazlık zırhına alınıyor, ayaklarına kırmızı halılar seriliyor. Makam odası, emirlerine sekreter, telefon verilerek en üst düzeyde maaş ödeniyorsa, dürüst olmanın suç olduğu kötülerin itibar gördüğü, kahramanların, hain, hainlerin kahraman ilan edildiği dünyada acaba dünyanın mı çivisi çıkmış, insanların mı?

Sonuç olarak ta; Allah’ın yarattığı dünyanın değişmediğini, çivisinin çıkmadığını, değişenlerin, çivisi çıkanların insanlar olduğu kanısına vardım.

 Kalın sağlıcakla..

Yazarın Yazıları