Osmanlı döneminde devasa eserler yapılan İstanbul’da, Cumhuriyet tarihinin en büyük camisi olan Recep Tayyip Erdoğan Külliyesi ramazanda açılıyor.
İstanbul’un bütün ilçelerinden görülebildiği gibi Beykoz’dan görülebilen cami inşaatının büyük oranda tamamlandığı ve cami olmaktan ziyade bir kültür merkezi niteliği de taşıdığı kaydedildi.
AA Muhabiri M. Gencebay Gür’e konuşan İstanbul Camii ve Eğitim-Kültür Hizmetleri Yaptırma ve Yaşatma Derneği Başkanı Ergin Külünk, 6 Ağustos 2013 tarihinde de temel atma merasimini yaptıkları Çamlıca Camii inşaatının, o günden bugüne geçen süre içerisinde 95'lik bölümünü tamamladıklarını ve Ramazan ayında camiyi ibadete açacaklarını söyledi.
“Caminin ismine biz karar verdik”
"Cami burada yaptığımız işlerden bir tanesidir. Biz burayı Recep Tayyip Erdoğan Külliyesi olarak tarif ediyoruz. İsmini biz dernek yönetimi olarak kararlaştırdık. Tabi Sayın Cumhurbaşkanımız, adı Recep Tayyip Erdoğan olsun demez. Buna biz karar verdik." şeklinde konuşan Ergin Külünk, 2013 yılında yapımına başlanan Büyük Çamlıca Camisi'nin bu yıl ramazan ayında açılacağını, içerisinde müze, sanat galerisi, kütüphane, atölye, konferans salonu, toplantı salonları ve 63 bin kişinin aynı anda ibadet edebileceği külliyenin adını Recep Tayyip Erdoğan Külliyesi olarak belirlediklerini söyledi.
“Elli dönümlük arazi üzerinde kuruldu”
Çamlıca Tepesi'nin Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından 2012 yılında Özel Proje Alanı ilan edilmesi nedeniyle bölgede imar değişikliği yapıldığını ifade eden Külünk, "50 dönümlük bir arazi cami yapılmak üzere diyanete tahsis edildi. Derneğimiz, 2012 senesinde ön alarak Diyanet İşleri Başkanlığı'ndan ve gerekli yerlerden izin alarak burada cami yapma yetkisini aldı. Hızlı bir şekilde sadece Türkiye'deki mimarların katıldığı bir konsept yarışması yaptık. Gündüz ve gece görünümünün belli olduğu bir yarışmaydı. Vaktimiz sınırlı olduğu için, gündüz ve gece görünümünü kapsayan bir yarışma yaptık. Yarışmamıza 62 eser katıldı. Bir jüri eliyle bu projeleri incelettik. Jüri bize 9 tane eser önerdi. Biz şu anda yapımı devam eden eseri seçtik" dedi.
"Ramazan ayında hiçbir inşaat izi görmeyeceksiniz"
Külünk, 29 Mart 2013 Cuma günü, namazdan sonra dualarla hafriyat çalışmasına başladıklarını ve yine aynı sene içerisinde 6 Ağustos günü temeli atılan camiinin bugüne geçen süre içerisinde yüzde 95'lik bölümünü tamamladıklarının altını çizerek, "Ramazan ayında da inşallah camimizi ibadete açacağımızı ümit ediyoruz. Şu anda camimizin dış kaplamaları tamamen bitti. Kubbe sistemi bitti. Kurşun kaplamaları, saçakları bitti. Külliye kısmımızda cephe kaplama işleri önümüzdeki ay tamamlanıyor. Biz ramazanda buraya geldiğiniz zaman hiçbir inşaat izi görmeyeceksiniz" ifadelerini kullandı.
“Cami sadece yaptığımız işlerden bir tanesi”
İnşaatı devam eden caminin yapılan işlerden bir tanesi olduğuna işaret eden Külünk, "Cami burada yaptığımız işlerden bir tanesidir. Biz burayı Recep Tayyip Erdoğan Külliyesi olarak tarif ediyoruz. İsmini biz dernek yönetimi olarak kararlaştırdık. Tabi Sayın Cumhurbaşkanımız, adı Recep Tayyip Erdoğan olsun demez. Buna biz karar verdik" değerlendirmesini yaptı.
“İnşaat 10 mimarın denetiminde devam ediyor”
Ergin Külünk, Külliye inşaatında bütün uygulamaların bir koordinatör mimar ve 10'a yakın mimar denetiminde devam ettiğini söyleyerek, "Külliyemizin içinde 11 bin metrekare müzemiz var. İslam eserleri müzesi yapmayı planlıyoruz. 3 bin 500 metrekare sanat galerimiz var. 3 bin metrekare kütüphanemiz, bin kişilik konferans salonumuz, değişik sayılarda toplantı salonlarımız, 8 sanat atölyemiz, 3 bin 500 araçlık kapalı otoparkımız ve bütün bunların üzerinde kapalı-açık olmak üzere 63 bin insanın aynı anda rahatlıkla ibadet edebileceği bir cami inşaatımız var. Burası modern anlamda bir kompleks, geleneksel anlamda da bir külliye olarak tasarlandı. Bir koordinatör mimar ve 10'a yakın mimar arkadaşımız hala projenin içindedir. Detay çalışmaları hala devam ediyor. Bütün uygulamalarımızı koordinatör mimarımızın denetiminde yaptık" diye konuştu.
“Cumhurbaşkanı’na her ay bilgi veriliyor”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın kendilerinin manevi ağabeyi olduğunu aktararak devam eden Külünk, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a her ay düzenli olarak ve muhtelif zamanlarda bir araya geldiklerinde bilgi verildiğini söyledi.
“Cami bin kişilik insan gücüyle yapılıyor”
Recep Tayyip Erdoğan Külliyesi inşaatında yaklaşık bin kişilik insan gücünün kullanıldığını söyleyen Külünk, "İnşaat sahasında yaklaşık 300 kişi var. İstanbul'un içinde ve dışında 25'e yakın atölye bizim için iş yapıyor. Oralarda da yaklaşık 700 kişi var. Toplam bin kişilik bir insan gücüyle bu projeyi yetiştirmeye gayret ediyoruz. Uygulama projeleri çok detaylı olduğu için yaklaşık 50 kişilik bir teknik ekiple çalışıyoruz. 9 mimar, 20 mühendis, 10 tekniker arkadaşlarımız ve yine bu saydığım rakamlarda yüklenici firmamızın çalışanları var. Aynı anda birçok iş yapıyoruz. Bir tarafta duvar örülürken, diğer tarafta sıva yapılıyor. Daha öteki tarafta aydınlatma, diğerinde tesisat, diğerinde tesisat, biraz daha ötede kalemkarlar çalışıyor" ifadelerini kullandı.
"Bu özelliklerdeki kubbe ile dünyada ve Türkiye'de tektir"
Külünk şöyle devam etti:
"Projenin başlangıcında inşaat süresi olarak 4 sene demiştik. Kontrollü bir şekilde biz o 4 seneyi biraz uzattık. Niye uzattık? Eş zamanlı olarak, bizimle beraber bitmesi gereken işler var burada. Nedir? Öncelikle çevre ve peyzaj işleri, akabinde Çamlıca'daki vericilerin kaldırılması, buraya gelen yol ve tünel çalışmalarının tamamlanması, Altunizade'den buraya gelecek olan metronun çalışması nedenleriyle biz bu süreyi erteledik. Bütün bunları eş zamanlı olarak ilerlemesi gereken işlerdi. Metronun dışındaki bütün işlerle birlikte ramazan ayında bitireceğiz. Biz açılışımızı bir sene öteledik ama keyfi bir öteleme değildi. Mevcut yollar burada gerçekleşecek yoğunluğu kaldırmayacaktı."
"Camimiz 15 bin metrekarelik bir alanda, 6 minareli, 16 şerefeli, ana kubbemiz 72 metre yükseklikte, 34 metre çapındadır. Bu özelliklerdeki kubbe ile dünyada ve Türkiye'de tektir. Kapasite anlamında da Türkiye'nin en büyük camisidir. Ana kubbe üzerindeki 4 minaremiz 107 metre yüksekliğinde, üçer şerefelidir. Diğer iki minaremiz 90'ar metre yükseklikte ve 2'şer şerefeli olarak tasarlandı."
M. Gencebay Gür
