Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Prof. Dr. İsmail KOCAÇALIŞKAN
Prof. Dr. İsmail KOCAÇALIŞKAN

Karagöz filmi

Hacivat ile Karagöz ismini duyup da gülümsemeyen neredeyse yoktur.

Karagöz ile Hacivat arasındaki diyaloglar kimseyi kırmadan dökmeden öğretici ve “kızım sana söylüyorum gelinim sen anla” kabilindendir. Güldürürken düşündürürler.

Edebiyatımızın ve gösteri sanatlarımızın “Karagöz ile Hacivat” ismiyle bilinen bu gölge oyunu, animasyon filmi olarak “Karagöz: Yar Bana Bir Eğlence” ismiyle sinemalarda gösterime girdi. Filmde Hacivat ve Karagöz yanında 80 ayrı karaktere rol verilmiş. Yapımcılığını “Yedirenk İletişim şirketi” adına “Dr. İsrafil Kuralay” ve “Bilal Arıoğlu” üstlenirken Yönetmenliğini “Hüseyin Karahüseyinoğlu” yapmış. “Kültür ve Turizm Bakanlığı” katkısıyla ve “TRT” ortaklığıyla gerçekleştirilen projede geleneğin aslına sadık kalınarak modern tekniklerle toplumsal hassasiyeti yansıtan bir yapım ortaya konmuş. Bu sevindirici haberi öğrendikten sonra yıllar önce yazmış olduğum “Hacivat ile Karagöz” yazısı aklıma geldi. Okuyucularım da istifade etsinler diye yazımı aşağıda sunuyorum.

 

HACIVAT İLE KARAGÖZ … (Temmuz 2010)                                                                   

Hacıvat ile Karagöz oyununu seyretmeyen yoktur herhalde. Perdenin ön tarafında oturmuş seyirciler perdeye bakarlar. Perde arkasında ise bir elinde Hacıvat diğer elinde Karagöz kuklaları çubuklara tutturulmuş olan usta sanatçı maharetini sergilemek ve seyircilere göstermek ister. Bunun için oyuna uygun olarak konuşur ve konuşmaya uygun olarak kuklaları sağa sola ve aşağı yukarı hareket ettirir. Bazen de birbiriyle çarpıştırır. Arkadan gelen kuvvetli ışık sayesinde kuklaların gölgesi perdenin arka yüzüne düşer. Perde gayet ince olduğundan gölgelerin görüntüsü perdenin ön yüzüne de yansır. Kukla ustası kuklaları perde ve ışık hizasında tuttuğu için kendisini gizlemiş olur ve onun gölgesi perdede görünmez. Salondaki seyirciler perdede gördükleri hareketlerden ve konuşmalardan etkilenerek gülerler ama aynı zamanda ders alırlar.

Bu gölge oyunu bana Nur külliyatında geçen “Esbab perdedar-ı dest-i kudret ola aklın nazarında, izzet ve azamet isterler ki esbab ellerini çeksinler tesir-i hakikiden” cümlesini hatırlattı. Bunu biraz açalım. Dünyada her varlık ve olay birçok sebeplere bağlı olarak meydana geliyor. Ancak sebeplerin müessir (yaratıcı) olmayıp sadece Yaratıcının izzet ve azametine birer perde olduklarını bilmeliyiz. Çünkü o sebepler de yaratılmıştır. Sebeple müsebbeb yani netice her zaman birlikte görüldüğü için yanıltıcı olabiliyor. Bazıları bu sebep-müsebbeb birlikteliğine aldanarak sebeplere yaratıcılık özelliği veriyorlar. Doğada meydana gelen bitkinin büyümesi, çiçek açması ve meyve vermesi gibi olaylar için doğa yaptı, doğanın hediyesi, doğanın mucizesi gibi ifadeler kullananlar ne kadar hata ettiklerinin farkındalar mı acaba?

Toprağın bağrına gömülen tohum sandığının bahar mevsiminde açılmasıyla minnacık bitkilerin baş göstermesi ve sonra boy atarak kendini göstermesi, çiçeklerin tebessüm edercesine açılması, meyvelerin çubuk gibi ince dalların uçlarında sallanarak kendilerini bize takdim etmeleri, kuşların havada süzülerek uçması, balıkların suda keyifle yüzmesi, yağmurun bulut süngerinden damla damla akması gibi sayılamayacak kadar olayı her sene sürekli tekraren seyrediyoruz.

Bütün bu olaylar tabiat veya doğa dediğimiz perdeye yansıyan Esma-i İlahiyyeden ve Efal-i İlahiyyeden başka bir şey değildir. Esas işi yapan perde arkasında kendi zatını gözümüzle göremediğimiz ancak perdeye yansıyan isim ve fiillerinden kendisini tanımaya çalıştığımız Yüce Yaratandır. Aklı gözüne inmiş ve her şeyin varlığını gözüyle gördüğüne indirgeyenler bu harika işleri doğa denilen ince perdeye veriyorlar ve ondan ibaret sanıyorlar.

Temsilde hata olmaz. Çünkü temsiller hakikatin kendisi değildirler. Sadece hakikati daha iyi anlatmada yardımcı olurlar. Hacıvat ile Karagöz oyununu seyredenlerden bir kısmı, perdedeki gölge hareketleri sadece perdede olup bitiyor, perde arkasında bir şey yoktur deseler ne kadar hata ettikleri aşikardır.

Hayat sadece bu dünyadan ve gördüklerimizden ibarettir demek gibi bir hezeyandır bu. Biraz aklını kullanan seyirciler, “perdenin de bir gerçeği olmakla birlikte bu hareketlerin perdeden değil perde arkasındaki maharetli bir usta ve sanatçıdan kaynaklandığını anlarlar. Çünkü bu oyunu sergilemek ilim ister, maharet ister, sanat ister. Halbuki perdede bu özelliklerin hiç birisi yoktur” diye düşünürler. Perde arkasındaki ustanın varlığına akıl ve kalp gözünü ve tefekkür gözlüğünü kullanarak inanırlar ve bu düşünmeyle de isabet ederler.

Dünyadaki her varlığın ve olayın bir mülk bir de melekut yönü vardır. “Mülk” yönü bize ve dünyaya bakan tarafı olup hakikatlerin gölgeleridir. Gölge aldatıcı olabilir. Dünya imtihan yeri olduğu için olaylar perdelidir. Perdeye takılanlar imtihanı kaybederler.  Kaybettiklerini de ölümden sonra perde kalkınca anlarlar. Ama iş işten geçmiş olur tabiî ki. Çünkü artık geriye dönüş yoktur.

Eşyanın “melekut” yönü ise Yaratacıya bakan yönü olup şeffaf ve çıplak hakikattır. Eşyanın melekut yönünü görmek akıl ve kalp gözüyle mümkündür. Hacıvat ile Karagöz oyununda perdenin seyircilere bakan yüzüne mülk, arka yüzüne de melekut yönü diyebiliriz. İrfan sahibi müminler perde arkasını derecelerine göre idrak edebilirler. Diğer insanlar ise perdeye takılarak aldanırlar. Aldanmamak için ilim ve irfanımızı artırmaya çalışmalıyız.

 

Prof. Dr. İsmail KOCAÇALIŞKAN
Prof. Dr. İsmail KOCAÇALIŞKAN HAKKINDA

İsmail Kocaçalışkan, Akademik, Bilim, Doğa Bilimleri kategorilerinde eserler yazmış bir yazardır. Başlıca kitapları alfabetik sırayla; Bitkiler Bize Neler Söyler?, Biyoistatistik, Doku ve Hücre Kültürü Teknikleri olarak sayılabilir. İsmail Kocaçalışkan kitapları; LP Akademi Yayınları, Nobel Akademik Yayıncılık aracılığıyla kitapseverlerle buluşmuştur. İsmail Kocaçalışkan tarafından yazılan son kitap "Biyoistatistik", Nobel Akademik Yayıncılık tarafından okurların beğenisine sunulmuştur. E-posta: ismailkc@yildiz.edu.tr Eğitim Bilgileri Doktora, Yıldız Teknik Üniversitesi, Fen Edebiyat Fakültesi / Fen Bilimleri Enstitüsü, Moleküler Biyoloji Ve Genetik, Türkiye 2010 - Devam Ediyor Araştırma Alanları Yaşam Bilimleri, Bitki Biyolojisi, Bitki Fizyolojisi, Temel Bilimler Yönetilen Tezler Bursa Uludağ'ın Arabis drabiformis Boiss., Aubrieta olympica ve Erodium sibthorpianum Boiss. subsp.sibthorpianum endemik bitki türlerinin doku kültürü yöntemleriyle çoğaltılması, Ceviz yaprak özütleri ve juglon’un bazı mikroorganizmalar üzerine etkileri, Juglon’un kavun ve hıyarda bazı fizyolojik, biyokimyasal ve anatomik parametreler üzerine etkisi, Dormansi kırıcı yöntemlerin yabancı ot tohumları üzerine etkileri, Çam fidelerinin büyümesi üzerinde bazı süs bitkilerinin allelopatik etkileri, Çeşitli şiddetteki gök gürültüsü seslerinin tohum çimlenmesi üzerine etkileri, Juglon’un hıyar fidelerinde protein ve enzim parametreleri üzerine etkisi, Ceviz yapraklarından mevsimsel olarak elde edilen özütlerin tohum çimlenmesine etkileri, Juglon’un kavun fidelerinde protein ve enzim parametreleri üzerine etkisi, Kozalaklı bitkilerde amonyum ve nitrat beslenmesinin kozalaklı bitkilerde büyüme üzerine etkilerinin karşılaştırılması, Kütahya kaplıca sularının tohum çimlenmesi üzerine etkileri, Saponin’in buğday tohumlarının çimlenmesi üzerine olan etkilerinin polifenol oksidaz ve amilaz aktiviteleriyle ilişkisi, Çeşitli çözücülerde hazırlanmış ceviz yaprak özütlerinin tohum çimlenmesi ve fide büyümesi üzerine etkileri, Bazı allelokimyasal maddelerin Kütahya yöresinde yaygın yabancı otlar üzerine herbisit etkileri, YTÜ Davutpaşa Kampüsü Fen Edebiyat Fakültesi avlusundaki çamların kurumasında çimlerin allelopatik rolünün araştırılması, Ceviz yapraklarında Juglon ve toplam fenolik madde miktarlarındaki mevsimsel değişimin belirlenmesi, Düşük sıcaklık stresinin kışlık buğday ve karalahana yapraklarında çözünebilir ve apoplastik proteinler ile prolin ve klorofil üzerine etkileri, Fenolik allelokimyasalların mikroorganizmalar üzerine etkileri, Ceviz yaprak özütlerinin bazı tohumların çimlenmesi üzerine allelopatik etkileri, Yonca özütlerinin çimlenme üzerine allelopatik etkileri, Bitkilerin tuz stresine toleransında prolin'in fizyolojik rolü ve öneminin doku kültürü şartlarında araştırılması, Büyümeyi düzenleyici maddelerin bazı bitkilerde soğuğa dayanıklılık üzerine etkileri, Bazı tohumların çimlenmesi sırasında polifenol oksidaz enzim aktivitesindeki değişmeler,

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER