Beykoz’da hafta sonu için 12 gezi rotası

  • 0
  • 18485
Beykoz’da hafta sonu için 12 gezi rotası
Beykoz’da hafta sonu için 12 gezi rotası
Beykoz’da hafta sonu için 12 gezi rotası
Beykoz’da hafta sonu için 12 gezi rotası
Beykoz’da hafta sonu için 12 gezi rotası
Beykoz’da hafta sonu için 12 gezi rotası
Beykoz’da hafta sonu için 12 gezi rotası
Beykoz’da hafta sonu için 12 gezi rotası
Beykoz’da hafta sonu için 12 gezi rotası
Beykoz’da hafta sonu için 12 gezi rotası
Beykoz’da hafta sonu için 12 gezi rotası
Beykoz’da hafta sonu için 12 gezi rotası
Beykoz’da hafta sonu için 12 gezi rotası
Beykoz’da hafta sonu için 12 gezi rotası
Beykoz’da hafta sonu için 12 gezi rotası
Beykoz’da hafta sonu için 12 gezi rotası
Beykoz’da hafta sonu için 12 gezi rotası
Beykoz’da hafta sonu için 12 gezi rotası
Beykoz’da hafta sonu için 12 gezi rotası
Beykoz’da hafta sonu için 12 gezi rotası
Beykoz’da hafta sonu için 12 gezi rotası
Beykoz’da hafta sonu için 12 gezi rotası
Beykoz’da hafta sonu için 12 gezi rotası
Beykoz’da hafta sonu için 12 gezi rotası
Beykoz’da hafta sonu için 12 gezi rotası
Beykoz’da hafta sonu için 12 gezi rotası
Beykoz’da hafta sonu için 12 gezi rotası
Beykoz’da hafta sonu için 12 gezi rotası
Beykoz’da hafta sonu için 12 gezi rotası
Beykoz’da hafta sonu için 12 gezi rotası
Beykoz’da hafta sonu için 12 gezi rotası

Dost Beykoz, hafta sonu yeşil ile mavinin buluştuğu Boğaz'ın incisi Beykoz'da gezmek için 12 noktayı okuyucuları için derledi.

Dost Beykoz, ilçede özellikle hafta sonu mavi ile yeşilin insana huzur veren lokasyonlarını okuyucuları derledi. Doğası ve tarihi dokusuyla dikkati çeken semtlerden olan Beykoz'un 12 gezi rotası, Küçüksu Kasrı, Göksu Deresi, Anadolu Hisarı, Beykoz Korusu, İBB Koru Tesisleri, Hıdiv Kasrı, Dilruba Kır Kahvesi, Otağtepe Fatih Korusu, Mecidiye Kasrı, Beykoz Cam ve Billur Müzesi, Yoros Kalesi ve Yuşa Tepesini kıymetli okuyucularımız için görüntüledik. 

Milli Saray - Küçüksu Kasrı

Osmanlı padişahlarının genellikle dinlenmek için kullandığı Küçüksu Kasrı Göksu ve Küçüksu derelerinin arasından uzanan bir yerdedir.

Ulaşım olarak çok olanaklı bir yerde bulunan Küçüksu Kasrı. Kâğıthane Mesiresinin 1730 yılında gerçekleşen Patrona Halil Ayaklanmasından sonra yok olmasından sonra buranın önemi artmıştır.

Yapımı 1752 yılında tamamlanan bu konak yüzyıllarca önemli isimlere misafirlik yapmıştır.

Sultan Abdülmecid zarar gören bu konağın yerine bugünkü Küçüksu Kasrı’nı yaptırmıştır.

Ziyaretçilerine ev sahipliği eden Küçüksu Kasrı Bilet alınarak ziyaret edile biliniyor. İçeri de fotoğraf çekilmesine izin verilmeyen yapı ziyaretçilerini bu şekilde ağırlıyor.

Beykoz’un incisi - Göksu Deresi

Anadoluhisarı yakınından Boğaz’a dökülen dere olarak adlandıran yer yüzlerce tekneye boğaza giden yol oluyor.

Batı dillerinde Asya tatlı suları denilen bu dereye Bizans devrinde Göksu’ya verilen Potamion (küçük ırmak) adından türemiştir.

Osmanlı Padişahı Sulan IV. Murad o dönemde Kandilli'ye uzanan ormanlara ev sahipliği yapması nedeniyle "Gümüş Servi" adını vermiştir.

Ulaşımı çok rahat sağlanan Göksu Deresi’nde ziyaretçiler Göksu Deresi’nin muhteşem manzarasına bakakalıyor.

Tarih kokan yer - Anadolu Hisarı

Anadolu Hisarı, Boğazın en geçilmez noktası olan 660 metre mesafedeki bölgesine 1395 yılında, Yıldırım Beyazıt tarafından inşa edilmiş alana denir.

Göksu deresinin hemen yanı başında olan bu yerde yenileme çalışmaları devam etmektedir.

Ziyaretçi henüz kabul etmeyen bu yapı yakın zamanda ziyaretçilerini misafir edecek gibi gözüküyor.

Anadolu Hisarı İstanbul’un fethedilmesinden sonra askeri özelliğini yitirmiştir. Çevresi zamanla modern yaşam alanlarına dönmüştür. Bugün bazı bölgeleri yıkık olan Anadolu Hisarı’nın ortasından yol geçtiği bilinmektedir.

Boğaz’ın yanı başı – Beykoz Korusu

Boğazın eşsiz manzarasıyla birlikte insanlara yürüyüş, bisiklet sürme gibi imkânlar tanıyan Beykoz Korusu şehrin gürültüsünden sıyrılmak isteyen insanlara doğayla baş başa kalma imkânı sağlıyor.

150 dönümlük alanıyla Boğaziçi korularının en büyüğü olan Beykoz Korusu içinde iki büyük mağara beş havuz ve bir saray kalıntısı bulunmaktadır.

Sadece insanlara değil hayvan dostlarımızı da yaşam alanı sunan bu koru adeta insanların huzurlu vakit geçirmesi için biçilmiş kaftan olduğunu söyleyebiliriz.

Hıdiv Kasrı – İstanbul’da Mısır esintileri

Beykoz’un Çubuklu bölgesinde olan bir yapıdır. Mısır’ın son hıdivi Abbas Hilmi Paşa tarafından İtalyan mimar Delfo Seminatiye yaptırılmıştır.

Hıdivlik unvanı Osmanlı İmparatorluğunun Mısır valilerine verdiği unvandır.

Kasrın mimarisi olarak Osmanlı tarzından ziyade batılı tarzdadır.

İçinde fotoğraf çekilmesinin yasak olduğu yapıda ziyaretçiler dışarıdan bakmakla yetiniyor.

Kasrın içine uzun bir orman yolundan girilen yerde önce sizi ağaçların yeşillikleri ve kuş cıvıltıları karşılıyor.

Biraz daha yürükten sonra karşınıza çıkan yapı yıllara meydan okuyarak ayakta duruyor.

Beykoz İBB Sosyal Tesisleri – yeşilin ve mavinin buluştuğu ortam

Boğazın muhteşem görünen manzarasıyla birlikte kendinizi doğanın kalbinde bulabileceğiniz Beykoz Korusu Sosyal Tesisleri Şehir hayatından uzaklaşıp insanlara temiz oksijen almalarını sağlıyor.

Yıllanmış ağaçları boğaz manzarası ve yeşilin görüntüsüyle 2006 yılından beri vatandaşlara hizmet sağlıyor.

Restoran bölümü ile bin kişiye hizmet veren bu tesis tüm davet ve organizasyonlara ev sahipliği yapıyor.

Ormanın içinde - Dilruba Kır Kahvesi

Bol oksijen ve huzurun adresi olan Dilruba Kır Kahvesi, Beykoz Korusu içerisinde bulunuyor geniş ortama yayılan bu mekân huzurun adresi diyebiliriz.

Yemek ya da çeşitli içecekler içebileceğiniz bu mekân da kendinizle baş başa kalma ya da arkadaş grubunuzla gelebileceğiniz en güzel ortamlardan biri olarak göze çarpıyor.

Beykoz Korusu ilerisinde bulunan bu mekân otobüs, minibüs ya da özel aracınızla gayet rahat bir şekilde ziyaret edebileceğiniz bir mekân olarak yerini alıyor.

Kendini ait otoparkı da bulunan bu yerin saatlerce park yeri arama derdini de ortadan kaldırıyor.

Otağtepe Fatih Korusu – FSM ile doğanın kalbinde bir yer

Bu park aynı zamanda Fatih Sultan Mehmet parkı olarak da bilinmektedir. Burası geçmişte tarihin perdesi olmuştur. Hz. Osman döneminden başlayarak Fatih Sultan Mehmet dönemine gelinceye kadar birçok savaşa ev sahipliği yapmıştır.

Burası savaş zamanı otağtepe yapıldığı için ismi oradan gelmektedir. Tarihi bilgilere göre ilk Otağ-ı Hümayun burada kurulmuştur. Fatih Sultan Mehmet için burası tam bir karargâh haline gelmiştir.

Otağtepe Fatih Korusu’nun girişi ücretsizdir. Koru’nun açılış saati 08.00 kapanış saati ise 19.00 olarak belirlenmiştir. İçerisinde minik bir süs havuzu ve köprüsü de bulunan yerde havuzun içerisinde kaplumbağaları da görebilme imkânı sağlıyor. Burası hem tarihi dokusu hem de doğasıyla gezi rotanıza eklemeniz gereken bir yerdir.

Mecidiye Kasrı – Beykoz’un içinde tarih

İstanbul’un geçmişi uzun yıllara dayanan kasırlarından biri olan Mecidiye Kasrı, Beykoz’daki Hünkar iskelesi bölgesinde yer almaktadır.

1845 yılında Mısır Valisi Mehmed Ali Paşa tarafından Sultan Abdülmecid’e armağan olarak yaptırılmaya başlanan kasrın inşaatı Mehmed Ali Paşa’nın 1849 yılında vefat etmesi üzerine oğlu Mısır Valisi Said Paşa döneminde sürdürülmüş, bina 1854 yılında tamamlanmıştır.

Ulaşımı çok kolay sağlanan Kasrı’nın giriş ücreti yerliler için 5 TL eğer kasrın içine gezmek isterseniz bu fiyat değişebiliyor. Mecidiye Kasrının içine görüntülemek yetkililer tarafından yasaklanmıştır.

Tarihe meraklı iseniz bir de Beykoz’da yaşıyor iseniz gezmeniz gereken yerlerden biri olarak göze çarpıyor.

Beykoz Cam ve Billur Müzesi – Sanatı ve tarihi birleştiren nokta

Adını Osmanlı dönemindeki Beykoz Cam ve Billurat Fabrika-i Hümayunu’ndan almaktadır.

Müzenin bulunduğu mimari Sultan Abdülaziz tarafından vezirlik görevine getirilen Abraham Paşa tarafında inşa ettirilmiştir.

Müze 3 yıl süren restorasyon çalışmaları sonrası 12 Nisan’da açılmıştır.

Ormanın içinde biraz yürüyüş yaparak varacağınız mekanda bahçeyi gezmek için 5 TL yeterli oluyor eğer müzeyi gezmek istiyorsanız bu fiyat değişebiliyor. Fotoğraf severler için müzenin içini fotoğraflama yasağı bulunduğunu hatırlatmak isteriz.

Yoros Kalesi – Kutsal yer

Boğaz’ın Karadeniz girişinin doğu tarafında bulunan kale, Rumeli Kavağı üzerinde bulunan İmros kalesiyle birlikte boğazın kontrolünü sağlamak amacıyla kurulmuştur.

Kalenin isminin anlamı "kutsal yer" anlamına gelen Hieron adından gelmektedir.

Muhteşem İstanbul manzarası eşliğinde gezebileceğiniz kale herhangi bir ücret dahilinde değildir. Kısa bir yokuş çıktıktan sonra ulaşacağınız kalenin etrafında fotoğraf çekebilir ya da hemen yanında bulunan Yoros Kafe’de güzel bir yemek yiyebilir veya bir şeyler içebilirsiniz.

Yuşa Tepesi – dinin ve tarihin merkezi

Bir rivayete göre Yuşâ Peygamber, Musa Peygamber ile birlikte Boğaziçi’ne gelmiş ve vefat ederek bu tepeye gömülmüştür. Burası tarihin ilk dönemlerinden itibaren kutsal bir yer olarak kabul edilmiştir. İlk çağlarda burada Zeus tapınağının bulunduğu ve Bizans döneminde bu tapınağın Hagios Michael adında bir kiliseye çevrilmiştir.

Türbenin içinde dua edebileceğiniz tarihine şahit olacağınız bu yer hem dini hem tarihi olarak göz çarpıcı yerler arasında.

Türbeye 15A otobüsü ile ulaşabilir ve geri dönebilirsiniz. Ulaşımı gayet rahat olan bir tarihi ve dini yapı her gün yüzlerce misafir ağırlıyor.

Dost Beykoz / Özel Haber

Beykoz’da uyuyan köpeğin öldürülmesi kamerada
Önceki Beykoz’da uyuyan köpeğin öldürülmesi kamerada
Beykoz Riva'daki film platosunda yangın çıktı
Sonraki Beykoz Riva'daki film platosunda yangın çıktı
Yorumlar (0 Yorum)

Bu içeriğe yorum yapılmadı, yorum yapmak ister misin?

Yorum Yaz