Beykoz, İstanbul'un Boğaziçi'nin incisi diye adlandırılan konumu ile ilk kurulduğu yıllardan beri bir cazibe merkezi halini devam ettirmekte.
Bu güne değin değişik adlar ile birçok Beykoz Grubu kuruldu ve de kurulmaya da devam edecek. İşte bunlar arasında geçmiş ile günümüz arasındaki bağları sağlamlaştıran tabiri caizsse o bağın kopmaması için çalışan, çabalayan bir grup "ESKİ BEYKOZLULAR"
Beykozlu olup, Beykozlu doğup, Beykoz'da yaşayıp değişik nedenler ile ilçe hatta il hatta ve hatta ülke dışında yaşamını devam ettiren Beykozlular için adeta bir can simidi konumunda olan bir grup. Anıların en sağlam şekilde canlandırılması için emek sarf eden Beykoz Sevdalısı tarafından kurulan grubun bir hayli de üyesi bulunmakta.
Aralarında 20-30 sene öncesinde Beykoz'dan ayrılmışı da var, halen Beykoz'da yaşayanı da. Aile bağları Beykoz'a uzananlar da var. Gerçekten de samimi, içten paylaşımların yapıldığı siyah-beyaz görünümlü nostalji kokan fotoğrafların paylaşıldığı Grup Profilinde öylesine ilginç aktarımlara şahit olunmakta ki. Aradan geçen uzun yıllara karşın ilkoklul arkadaşlarını tamamına yakınını isimleri ile hatırlayan hafıza belleği gayet sağlam çalışan kişilere de rast gelinmekte.
Eski Beykozlular Grubunun lojistik destekçileri de yok değil, fotoğraf anlamında en önemli ve beğenilen paylaşımlar kendisi de bir Fotoğrafçı, Fotoğrafçılık mesleği ile uğraşan namı diğerFoto Hayri, Abdülhalim Durmuş abi tarafından yapılmakta. Gün geçmiyor ki onun çok eskilerden bir fotoğraf karesini paylaşmasın... Şekerci Muhittin, Berber Mehmet, Boksör Nevzat, Kelle İbrahim, Av. Berin Hanım, Muhasebeci Ulvi Gözümoğlu....
Son haftalarda ise Dost Beykoz Spor Müdürü bendeniz Talip Ercan'da paylaşımları ile EskiBeykozlular Grubuna renk katma gayreti içerisndeyim. Yine Beykoz'un bugünkü halinden yansımaları kareler ile buluşturan Bayram Kök'te güzel paylaşımlara imza atmakta. Beykozspor denildimi yani bir zamanların eski Beykoz'u Hasan Akçaoğlu arzı endam edip bilgi ve fotoğraflar aktarmakta. Değişik kişilerce yüklenen Beykoz Spor fotoğraflarında tanınmayan her simanın kim olduğunu hep o duyurmakta. Zaten Hasan Akçaoğlu ve bir grup eski Beykozlu Sporcu, Beykozlu Sporcular Derneği olarak yapılandıkları dönemde Beykoz Spor Tarihinin Ansiklopedik Bilgilerini birleştirip bir kitap projesi olarak hazırlamıştı. Dolayısı ile bu konuda eline su dökülme bir bilgi dağarcığına sahip.
Öte yandan Eski Beykozlular Grubunun toplanmasında en büyük payı olan Nihan ŞenÜstüner Hanımefendi gerçekten de aynı düşünce kapsamında buluştukları dostları ile güzel, nostalji kokan bir etkinliğe imza atmış oldu. Facebook ortamının ardından etkinlikte tanışan, bir birlerini unutan, okul, iş, mahalle arkadaşlarını da bir arada toplayarak müthiş bir güzellik yaratmış. Grup üyelerinden Yavuz Kocabalkan'ın sahibi olduğu Temiz Cafe'de temiz, tertemiz, hoş sohbet sesleri, neşeli kahkahalar yankılandı.
Bu arada yukarıda da arz ettiğim gibi etkinliğe katılım sağladım ancak yoğun koşturmaca içerisinde maalesef çok dar bir zaman kalabildim. En keyif aldığım an ise geçtiğimiz haftaGrup Profilinde yaptığım bir paylaşımdan sonra habere konu olan Letafet Hanımın Kızları ile tanışmak oldu. Onların ağzından o gün annelerinin Kapalıçarşıda yaşadığı üzüntü verici hırsızlık olayını dinledik. Meğerse kendileri de olayın gazeteye yansımış halini aramakta imiş, ki bu paylaşımım ile son derece mutlu olmuşlardı. Bundan sonrada eski gazete arşivinden 1950-60-70'li yıllardan haberleri aktarmaya devam edeceğim. Bunun sıkı biçimde takip edildiğini fazlası ile bilmekteyim.
Kim ne derse desin Beykozlular için bu yılların anıları bir başka anlamlı ve güzel. Şimdilerde belki sanal alemde buluşup kurulan dostluk platformları olsa da sanal değil gerçek sevdaların estiği, can arkadaşlıkların yaşandığı, bilmem kaç kanallı televizyonların değil radyoların hakim olduğu ajans haberlerinin pür dikkat dinlendiği günlerin insanları bunlar. Hayata bakış açıları, siyasi duruşları, hassas konularda belki farklılıklar yaşasalar hissetseler de ortak değerleriBeykoz ve Beykoz Sevdaları.
Eee bizde anne tarafından bir asırlık Beykozlular arasına katılmamıza sayılı yıllar kala bir başka heyecanlanmadık değil. Belki yaş itibarı ile bazı grup üyelerinin çocuğu yaşında bile olsak da az çok Dalyan Çay Bahçesini, Beykoz Çayırında Kundura Fabrika yanında top oynanan ve bugün Beykoz Stadının bulunduğu ( Ne acıdır ki defalarca konuyu gündeme Kongrelerde dile getirmemize karşın stadın ismini bir türlü Kelle İbrahim Stadı yaptıramadık! ) yerin yanındaki tahta sandalyelerde oturup çaylarını yudumlayan, bir gözü karşısındaki muhatabı ile sohbet anında iken diğer gözü ile çaktırmadan sahadaki maça takılan insanların varlığını görme anına da şahitlik ettik.
Bu arada Beykoz dolu sohbetler olurda Beykozspor’un konuşulmadığı bir ortam da olabilir mi. Eski Beykozlular Grubuna dahil erkekler son derece üzgün. Çocukluk, gençlik yıllarında her hafta maçlarını takip ettikleri Beykoz için üzülmekteler. Beykoz Spor Kulübünün eski binasında içtikleri çayların, yaptıkları sohbetlerin tadı damaklarnda kalmış. O binanın neden hizmete açılmadığını sormaktalar.
DOST BEYKOZ / Talip ERCAN
