Diyanet görevlisi olmamama rağmen, Koronavirüs sürecinde camilerin tedbiren kapatılması sonrası camileri ve cami görevlilerini sorgulayan ve aşağılayan üstüne de sağlık personelleriyle karşılaştıranlara birkaç kelam etme gereği hasıl oldu.
Camiler bazıları için bir anlam ifade etmeyebilir. Camileri sadece ibadet edilen ya da bir takım ritüeller yapılan yerler olarak görebilir. Fakat;
Camiler yeri geldiğinde bir yaşlı rehabilitasyon merkezidir. Yaşı gereği sosyal faaliyeti kısıtlı olan, konuştuklarının dinlenmesini isteyen yaşlılarımız camilerde hem ibadetlerini yaparlar, hem de sonrasında kendi akranlarıyla sohbet ederek sosyalleşirler. Camide saygı ve değer gören yaşlılarımızın psikolojileri daha iyi olduğundan ömürleri de bereketli olur.
Camiler sadece yaşlıların değil, gençlerin ve orta yaşlı insanların da hem ibadetlerini yapmalarına vesile olup hem sosyalleşmelerine katkı sunduğu gibi hem de dış etkenlerden bunalan ruhlarını rahatlattıkları mekanlardır.
Camiler çocuklar içinde yeri geldi mi bir oyun alanı, içinde veya avlusunda istedikleri gibi koşturarak mutlu oldukları, gerekli ahlaki ve dini bilgilerini öğrendikleri ve gelecek nesillere de hizmet eden yerlerdir.
Camiler yeri geldiğinde bir okuldur. Çocuklara, yetişkinlere, kadınlara, ortamın müsaitliğine göre cami içinde veya cami müştemilatı içinde çeşitli kurslar verilmesine vesile olarak insanların sosyal gelişimini artırmaktadır.
Camiler sadece yaşarken değil öldükten sonra da insanlara son hizmetin yapıldığı yerlerdir. Haliyle camiler insanların acılarını da paylaştığı yerlerdir.
Camiler insanların uzun bir yoldan geldiğinde ya da dinleme ihtiyacı hissettiklerinde şadırvanında rahatlayıp, içinde veya avlusunda dinlendikleri yerlerdir. Bir nevi geçici konaklama merkezi gibidir.
Camiler namaz kılsın veya kılmasın dinine saygı gösteren her Müslüman vatandaşımızın hayata tutunması sağlayan yerlerdir. Camilerden okunan ezanlar ve ışığı yanan minare şerefeleri insanların en sıkıntılı zamanlarında bile hayata tutunacak bir dalları olduğunu hatırlatır. Örnek olarak korona sonrası bu Ramazan ayında teravihler kılınamamış, mukabeleler okunamamıştır. İnsanlar korona sıkıntısı yanında bu durumdan da muzdarip olmuş ve üzülmüşlerdir. Bundan da anlaşılıyor ki camilerin insanların psikolojisindeki yerleri çok müstesnadır.
Camiler ve okunan ezanlar insanlara vatan toprağının değerli olduğunu hissettirir.
Camiler herhangi bir kayıp anında ya da vatandaşları ilgilendiren durumlarda yerel anlamda duyuruların yapıldığı ve insanların bilgilendirildiği yerlerdir.
Camiler ve avluları herhangi bir afet ya da deprem anında insanların sığındığı, yardımların paylaşıldığı merkezlerdir.
Bunlar daha da çoğaltılabilir. Haliyle böyle büyük bir kompleks yapıdan sorumlu bir görevli de olmalıdır.
Sonuç olarak bir şeyi tenkit ederken, tenkit ettiğiniz durumun toplumun genelinin hassas noktası olduğu gerçeğini unutmayıp, empati yapalım.
Sorularınız olursa bana [email protected] posta adresimden ulaşabilirsiniz.
Hepinize sağlıklı günler diler, Ramazan bayramınızı da kutlarım.
