Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Şeref KAÇMAZ
Şeref KAÇMAZ

Emek-li-yorum… Sosyal güvenlik – Sosyal adalet

​Emeklilik; hayatlarını çalışarak, emek harcayarak, alın teri dökerek sürdüren kişilerin yaşlılık ya da hastalık nedeniyle çalışamayacak duruma gelmeleridir.

Emekli maaşı ise, çalışamayacak duruma gelen hasta ya da yaşlı kişilerin hayatlarını sürdürmeleri için kendilerine verilen maaştır. Çalışmadan maaş almaları için çalıştıkları süre içinde birikim sağlayan fonlar kurulur. Bu fonlar Devletler tarafından kurulabileceği gibi, çalışılan şirket tarafından ya da çalışan kişiler tarafından da kurulabilir. Sosyal Güvenlik Kurumu, Bankaların Emekli Sandıkları ya da OYAK gibi kuruluşlar fonları sağlayabilir.  En yaygını Devletin Sosyal Güvenlik Kurumu olduğu için buradan hareket edelim. Bu kuruma bağlı çalışanın, çalıştığı süre boyunca Sosyal Güvenlik Pirimi adı altında, ortalama olarak brüt maaş üzerinden %37,5 pirim kesintisi yapılır ve ilgili fonlara aktarılır. Bu kesintinin %22,5’luk kısmını işveren karşılar, %15lik kısmı da çalışanın ücretinden kesilir. Ayrıca çalışandan %15 den başlayan oranlarda Gelir Vergisi kesilir.

222 U14VZ2z3pQ

Son düzenlemede asgari ücrete isabet eden vergiden Devlet feragat etmiştir. Asgari ücretlinin net kazancı artmıştır. Ayrıca asgari ücrete son bir yıl içinde %100 artış yapılmıştır. Böyle anlatınca bende heyecanlandım, ciddi bir rakama ulaşmıştır değil mi?  Açlık sınırının 8.130.-TL olduğu bir ortamda asgari ücret malumunuz 8.500.-TL oldu. Nankörlük etmenin alemi yok, Allah CC Devletimize zeval vermesin, yeterli değil ancak idare eder. En düşük emekli maaşına ise yıllık %120 artış yapıldı.  Bu şartlarda memur ve emekli maaş zammının da yıllık en az %100 olması beklentisi gayet doğal değil mi? Emekliye yapılan artış yıllık %85 oldu.  2023 yılı için Ülkemizde belirlenen yeniden değerleme oranının %122,90 olduğunun altını çiziyorum. 

Gelelim mevzunun başına, Emekli maaşı; ‘’Çalışamayacak duruma gelen hasta ya da yaşlıların, hayatlarını sürdürmeleri için verilen maaş’’ idi. Günümüzde bu tanımın doğru olmadığını söyleyebiliriz. Yumurta mı tavuktan? Tavuk mu yumurtadan? Emekli olanlar, yaşayabilecekleri maaşı almadıkları için mi çalışıyorlar? Yoksa çalışamayacak duruma gelmeden emekli oldukları için mi çalışıyorlar? Şu bir gerçek ki, emekli olan kişi sosyal hayat standartlarında yaşamını sürdürecek bir emekli maaşı alıyor olsa neden çalışsın?

Emeklilerimiz, aldıkları maaşla normal zamanda ayın sonunu zor getiriyor, kış aylarında ise yakıt giderleri eklenince banka promosyonu, bayram ikramiyesi gibi küçük birikimlerini sıfırlamak zorunda kalıyor. En son ne zaman kaban, ayakkabı aldığını hiç sormayın çünkü hatırlamıyorlar bile. Gerçekten büyük bir kısmı günümüz hayat şartlarında Emek-li- yor. En düşük emekli maaşının %120 artırılması biraz olsun nefes aldıracak pansuman tedbir olarak iyi gelişme olmakla birlikte yetersiz olduğunu belirteyim. En düşük emekli maaşının asgari ücret seviyesine çıkarılması, bayram ikramiyesinin her birinin asgari ücretin %50 si olarak sabitlenmesi, başka gelirleri olmayan emeklilere elektrik, doğalgaz ve su ihtiyaçların ücretsiz sağlanması gibi çözümlerin de en kısa zamanda hayata geçirilmesi gerekli. 

İktidarın uyguladığı yüksek kur, düşük faiz politikasının uzun vadede Milletimizin lehine sonuçlar doğuracağını, ithalatın düşeceğini, üretimin artacağını, istihdamın artacağını önceki yazılarımda belirtmiştim. Bu sistemin sürdürülebilir olması ve başarılı olmasının en önemli adımının da toplumun en alt seviyesine kadar satın alma gücünün arttırılması olduğunu da belirtmiştim. Asgari ücret artışı ile ekonomiye para arzının bir kısmı sağlandı, yaklaşık 13 milyon emeklinin de satın alma gücünün arttırılması ile para arzının yeterli seviyeye çıkması, üretimin artmasına, devam eden savaş şartlarından dolayı ihracat imkanlarının artmasına, buna bağlı olarak istihdamın artmasına zincirleme sebep olacak.   

Tasarruf imkânlarının zor olduğu günümüzde işçiye, memura, emekliye verilen her 100 TL’nin yaklaşık 30 TL’sinin Devlete vergi olarak döndüğünü de unutmamak gerekir.

Adaletin güçlü, güçlünün de adil olduğu bir Dünya’nın en kısa zamanda kurulması duası ile Allah’a (CC) emanet olunuz.      

Şeref KAÇMAZ
Şeref KAÇMAZ HAKKINDA

1970 Yılında Beykoz’da doğdu. Babası Giresunlu, Annesi Rizeli olup aslen Karadenizlidir. Sırasıyla Beykoz Fatin hoca İlköğretim Okulu, Beykoz Ziya Ünsel Ortaokulu, Beykoz Anadolu Hisarı Ticaret Meslek Lisesini bitiren KAÇMAZ, İstanbul Teknik Üniversitesi İktisadi ve İdari Programlar İşletmecilik Bölümü (İ.T.Ü. SMF DMYO) ve Anadolu Üniversitesi İktisat Fakültesinden mezun oldu. 1981 – 1987 Yılları arasında Beykoz’un farklı mahallelerinde birçok atölyede Cam Dekor işçiliği (çıraklık, kalfalık, ustalık) yaptı. 1987-1992 yılları arasında özel bir SMM bürosunda çalıştı. Şeref Kaçmaz, 1986 – 1987 yılları arasında Beykoz Spor Kulübünde boks sporu ile ilgilendi. Askerlik görevini, Sarıkamış 9 uncu Piyade Tümeni, Tümen Karargâhı Merkez Şubede tamamlayarak, üstün hizmet belgesi ve takdirname ile terhis oldu. Beykoz 1908 Spor Kulübü Denetim Kurulu üyesi, Gümüşsuyu Spor Kulübü Yönetim kurulu üyesi, Beykozlu Giresunlular Derneği, Beykoz Can Simidi Derneği, Anadolu Gençlik Derneği üyesi olan Kaçmaz, önceki yıllarda Kızılay Beykoz Şubesi Yönetim Kurulu ve Can Simidi Derneği Denetim Kurulu gibi birçok sivil toplum kuruluşunda görevlerde bulundu. Ayrıca bazı internet haber sitelerinde köşe yazıları yazdı. 1987 Yılında Refah Partisinde Siyasete başladı. Refah ve Fazilet partilerinin değişik kademelerinde görevler aldı. 2002 -2008 arası Saadet Partisi İlçe Başkan Yardımcılığı, 2009-2010 yıllarında A.G.D. Beykoz Başkan yardımcılığı yaptı. 2010 yılında SP İl Yönetim kurulu üyesi olarak görevlendirildi. 2014 Mart Yerel Seçimlerinde Beykoz SKM Başkanı, Seçim sonrası Beykoz İlçe başkanı olarak görevlendirildi. 2 dönem ilçe başkanlığı yaptıktan sonra 2020 yılında kendi isteği ile Beykoz ilçe başkanlığı görevini bıraktı. 1 Kasım 2015 ve 24 Haziran 2018 seçimlerinde 1. Bölge Milletvekili adayı oldu. Şeref Kaçmaz, evli ve Yıldız Teknik Üniversitesi Bio Mühendislik Bölümü öğrencisi Zeynep Esma ve Sakarya Üniversitesi Bilişim Sistemleri Mühendisliği 1. sınıf öğrencisi Ömer Hüseyin adında bir kız ve bir erkek olmak üzere iki çocuk babasıdır. 1992 yılından bu yana, Turizm, İnşaat, Kozmetik, Tarım ve Sanayi sektöründe faaliyet gösteren özel bir şirketler grubunda yönetici olarak çalışmaktadır.

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER