Metin AYDIN
  • 18/12/2020 Son günceleme: 18/12/2020 14:57
  • 3.455

Hiçbir din kitabında logaritma yoktur. Lineer cebir de yoktur. Analitik geometri bulamazsınız. Hatta bunları ima eden bir şey de yoktur. İktisat ve işletme bilgisi olarak da insanları zora sokacak ve insan onuruyla oynayabilecek faiz gibi uygulamaların kötülüğünden bahis edip yasaklanmıştır. Varlıkların hakça kullanılması öğütlenmiştir.

Din kitapları dünyadaki içtimai hayatı düzenleyen Allah’ın kelamını insanlara tebliğ etmek için gelmiştir. Bunun için adaleti sağlayacak hadisler tebliğ edilmiş, ilim ve bilimin insanların refahını yücelteceğinden bahis edilmiş ve bunun için bu konuda insanların çalışması öğütlenmiştir. Yani bugünkü ekonomik kriz hiçbir zaman dine bağlanmamalı.  Bu konularda ve diğer konularda dünyada çok önemli bilim adamları yetişmiştir.

İktisat alanında Adam Smith, Jean Baptiste Say, John Stuart gibi. Birde Karl Marx’ ı da unutmamak gerek. Karl Marx bir şeyi unuttuğu için ki bu çok önemli şey, insanoğlundaki hırs idi.  Bu yüzden onun kuramlarını kullanarak kurulan devletlerin sistemleri çökmüş ve kapitalist sisteme geri dönmüşlerdir. Yalnızca Küba direnmektedir. Küba Komünizmi (Sosyalizm) yoksullukta eşitlik ile sürdürmektedir. Diğer dallarda da birçok dahi bilim adamlarını biliriz. Kimi fizik alanında; Hawkins, Albert Einstein,  kimi tıp alanında; İbni Sina, Gazi Yaşargil, Gerhard Domagk, Elizabeth H Blackburn, kimi de astronomi alanında; Uluğ bey, Ali Kuşçu, James Van Allen, Edwin Hubble. Kimi coğrafya alanında; Piri Reis, El Buruni, , Macellan, Kristof Kolomb,  kimi de tarih alanında; İlber Ortaylı, Mustafa Kafalı,  Heredot, Bernard Lewis. Vb. bu dallardaki bilim insanlarının isimlerini yazmağa kalksam belki ömür bile yetmez.

Diyeceğim şudur ki herkes bildiği dalda ahkam kessin. Bilmiyorsa da araştırsın.

Devlet yönetmek için genel kültür düzeyi insanın üst seviyede olmalı. Bu insanı insan yapan en üstün özelliklerinden biri olan bilmediğini bilecek düzeyde eğitimli olması demektir. Bu insan diyelim ki bir kurumsal şirkette en üst düzey yönetici olmuş olabilir; bilemediklerini konuşabileceği mutlaka dallarında uzman alt müdürlerle çalışır. Onların fikirlerinden faydalanır bunu da gurur meselesi yapmadan. Mesela devlette yönetici olabilir. O zamanda bakanları, müsteşarları, genel müdürleri vardır. Onlarla istişare ederek yönetir. Burada genel kültür seviyesinin en üst düzeyde olması fikirlerin doğruluğunu iyi süzebilmesine yarar.

Mustafa Kemal Atatürk’ün. Atatürk olması öyle sıradan bir şey değildir. 1929 ekonomik buhranında savaştan yeni çıkmış ve yeni kurulmuş bir devleti burnu kanamadan ve o dönemde kırk sekiz tane sanayii ve iktisadi işletmeyi kurmuş. İzmir iktisat kongresini yapmıştır. 

Daha sora yaşanan Ekonomik kriz hep ülkemizde hükümet değişikliğine veya siyasette kaynamağa yol açmıştır. Aşağıda ülkemizde yaşanan ekonomik krizler belirtilmiştir.

1946 yılı   İnönü, 1958 Menderes, !974 petrol krizi, 1980 Demirel petrol krizi, 1982 Bülent Ulusu Bankerler krizi, 1990  Yıldırım Akbulut körfez krizi, 1994 nisan krizi Tansu Çiller, Kasım 2000 Bülent Ecevit, 2001 Bülent Ecevit, 2008 Recep Tayyip Erdoğan, 2018 – 2020 Döviz ve borç krizi Recep Tayyip Erdoğan.

Şimdi kimseyi eleştirme gibi bir niyetim yok. Yukardaki bazı tarihlerdeki döviz kurlarına bir bakalım.

1946 yılı  krizden önce 1dolar= 1,29 TL, Krizden sonra 1dolar= 2,8,   1958  krizden sonra 1 dolar 9,02 TL,

1980 yılı  Türk lirası %48 değer kaybına uğramış,  1974 yılında Türkiye hiper enflasyonu yaşamıştır. 2001 yılında Türk lirası %40 değer kaybetmişti,  2018 – 2020 krizinden önce dolar 3,78 TL iken 20 Nisan 2020 de ise 6,95 TL ye fırlamıştır. Bu dönemde İhtiyaç akçesi bozdurulmuş ve Merkez Bankası eksi 54 milyarlara düşmüştür. Katar ve Çin ile yapılan swap hariç tutulduğunda Merkez Bankası rezervleri eksi 30 milyar dolar civarında.

Yazarın Yazıları