Kader GÜR
  • 01/01/1970 Son günceleme: 07/04/2013 00:11
  • 19.087

25 yıldır Beykoz’da yaşıyorum… Bunu birçok kez ifade etmişimdir… Bu 25 yılın her gününde 2B ile ilgili bir tartışmanın ya içinde olmuşum ya da bir tartışmaya tanıklık etmişimdir…

Birçok kaçak yapının yapılışını, alel acele üst katlara çekilen çimentoları, tuğlaları görmüşümdür… Hatta o inşatlarda amelelik yaparak çoluk çocuğuma ekmek götürmüşümdür.  Yani 2B sorununu yaşayan olmasam da, sorunun gelişimine bizzat tanıklık ettiğimi rahatlıkla söyleyebilirim…

Bunu söylerken, şunu da söylemeden geçemeyeceğim; 12 yaşımdan beri çalışıyorum… 40 yaşındayım… 16 yıl kirada oturdum… Kiraya her zam zamanı geldiğinde yüreğim sızlanırdı… Aldığımız maaşın yarısından çoğu kiraya giderdi… Ev sahibi kiraya zam yapacağı zaman zeytinin kilosunu bahane ederdi. O sofrasında zeytin yerken biz ne yiyecektik bilmiyorum? Yani demem o ki; biz halden anlayan ve yoksulluğu iliklerine kadar hissederek yaşayanlardanız…
 
Bu yaşadıklarımızı göz ardı etmeden bugün yaşanan 2B tartışmalarını değerlendirmeye çalışacağım… 2B Yasası’ndan yararlanan birçok kesimden insan var… Bunun içinde yoksulu da var, zengini de, orta hallisi de…  Beykoz’da genellikle yoksulluk egemen olduğu için ciddi bir tartışma yaşanıyor…  Bu tartışmaları yapanlar arasında dönüm dönüm arazisi olanlarda kendilerini yoksul sınıfına koyarak ağlayıp sızlıyor.
 
Benim gibi bu dünyada evlatlarından başka bir dikili ağacı olmayanlara sonuna kadar hak veriyorum. Ömrü boyunca çalışmış çoluk çocuğunu yaşatacak bir yer edinmiş elbette ki o savaşında haklıdır… Arazisi 400 metrekareye kadar olan vatandaşlarla ilgili rayiç bedel kesinlikle düşürülmeli, yüzde 20’lere, yüzde 10’lara indirilmelidir… Çünkü yapacak bir şeyi yoktur… Çaresizdir… Allah yardımcıları olsun…
 
Ama bunun dışındakilerle ilgili düşürülmesine kesinlikle taraftar değilim… 15 yıl kirada oturduk… Kan kustuk kızılcık şerbeti içtik… Çalıştık, çabaladık canımızı dişimize taktık, itin köpeğin önünde gerektiğinde yem olduk… Ev sahiplerine verdik… Hiç insafları yoktu… Çünkü yaptığı 4 katlı binanın birinde kendi oturuyor, diğer katlardan aldığı kiralarla geçiniyordu… Bina kaçak, arazisi de 2B kapsamındaydı… Bu ülkede benim gibi yıllarca ev sahiplerine çalışan milyonlarca insan var… Soruyorum, bunları ne yapacağız?
 
Özetlersek, 400 metre karenin üzerinde olan yerlerle ilgili şikâyetler haklı değildir… Onlar bu yasa ile birlikte arazi zengini olacaklardır… Bu durum toplumda başka bir ayrışmaya ve haksız zenginleşmeye neden olabilir… Bu daha tehlikelidir…
 
Ben olaya siyasi bakmıyorum… Bu durumun sonunda ne olacağı da beni hiç ilgilendirmiyor… Burada iktidarı suçlayan kesimlere şunu söylemek istiyorum… Bu yasadan yararlanmayanların gazabı, haksız zenginlik oluşması durumunda, bu yasadan mağdur olduğunu söyleyenlerden daha ağır olur… İktidar bunun farkındadır!
 
Diğer yandan Beykoz Muhtarlar Derneği konuyu hiç siyasete bulaştırmadan gündeme taşımış, halkı etrafında toplamıştır… Başarılı da olmuştur. Tebrik etmek lazım… Ama CHP ile ilgili bunu söyleyemeyeceğim… Neden mi? Bu yasayı 3 kez, "devletin arazileri peşkeş çekilecek"iddiasıyla iptal ettirmiştir… Şimdi fiyatlar açıklandı… Görülüyor ki peşe keş yok… Ama CHP bu kez zeytinyağı gibi üste çıkmaya çalışıyor…  Beykoz halkı, CHP’nin bu konuya yaklaşımına itibar etmeyerek yalancılığını yüzüne vurmuştur.
 
CHP’nin Beykoz Belediyesi önünde yapmış olduğu mitingi, “CHP Muhtarların gölgesinde kaldı” başlığıyla duyurduk… Off anam offf… Ne hakaretler, ne iğrenç laflar neler neler?
CHP Muhtarların gölgesinde kalmadı mı Hızır? Hafta sonu olmasına rağmen Ataşehir’den oradan buradan adam getirdiniz? Beykoz halkı geçmişi unutmadı Hızır? Anayasa Mahkemesi’nin kapılarına yatıp kalktığınız günlerin üstüne örtemezsin Hızır?  
 
Kardeşler, arkadaşlar, okurlar, kim ne derse desin doğru bir tanedir… Bizi istediğiniz çerçevede değerlendirebilirsiniz… Biz doğruları söylüyoruz, söylemeye de devam edeceğiz. Eğer Beykoz’un sahibi olmak istiyorsak halk olarak fedakârlık yapmaktan başka seçeneğimiz yoktur…
 
Aslında ben vatandaşı uyarmak istiyorum! Fakat yanlış anlaşılıyorum… CHP Beykoz’da 2B siyaseti yapıyor… Yani bir nevi halkın mağduriyetini sömürüyor. Buna önümüzde yerel seçim olduğu için gereksinim duyuyor. Kendince AK Partiye öfke duyan halka şirin gözükme numaraları yapıyor… CHP Beykoz İlçe Başkanı Hızır Yılmaz, bu gerçekleri konuştuğumuz için Dost Beykoz’a dış biliyor, bizi programlarına davet etmiyor… Gerçi biz davet beklemeyiz, haber değeri olduğunu duyduğumuz her yere gideriz… Biz CHP’nin kapısından içeri girerken Hızır Yılmaz’a sormayız… Ayrıca bizim kemiğimizin kalın olduğunu Hızır’ın bizi yiyemeyeceğini ona bir kere daha hatırlatmak isterim…
 
Ancak Hızır Yılmaz’a, “sen Belediye Başkanı olduğun zaman bu sorunları nasıl çözeceksin” diye soruyoruz, “çıt” yok… “Arazileri bedavamı vereceksin” diyoruz “tık” yok. Hızır senin Beykoz’da Belediye Başkanı olma şansın da yok… Boşuna uğraşma… Bu milleti de kandırarak, geleceklerini kendi siyasi çıkarlarına alet ederek karartma… Eğer gerçekten bu konuda vatandaşa yardımcı olmak istiyorsan yapacağın tek şey iktidar partisi ile iş birliği yaparak sinerji oluşturmaktır… Çünkü bu işin çözüm mercii iktidar partisidir… Muhtarlar Ankara’da AK Parti Grubuna katıldı diye muhtarlara artistlik yapmayı ilçe başkanlığı olarak görüyorsun… Hızır Yılmaz sen muhalefetsin… Muhtarlar senin peşine niye takılsın?
 
AK Parti Beykoz İlçe Başkanı Adem Sefer Beykoz Muhtarlarıyla birlikte Ankara’ya gitmiş, Bakanlık düzeyinde önemli görüşmeler yapmıştır. Sonuç olarak mücadele amacına ulaşmış, konu Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a intikal etmiştir. Konunun ciddiye alındığını rayiç bedellerin Milli Emlak’ın web sitesinden kaldırılmış olmasından anlıyoruz.
 
Bunca çabanın sonucunda fiyatların 2010 yılı rayiç bedelleriyle aynı oranlara çekileceğine inansam da, herkesin mutlu olabileceğini düşünmüyorum. Çünkü bazı insanların para ile satın alınamayacak kadar arazisi var. Dost acı söyler… İnşallah yanılırım.
Yazarın Yazıları