Prof. Dr. İsmail KOCAÇALIŞKAN
  • 15/02/2023 Son günceleme: 16/02/2023 20:43
  • 5.987

6 Şubat 2023 tarihinde meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremler 10 ilimizde büyük yıkıma sebep olmuş ve hepimizi derinden üzmüştür.

Bu üzüntü millet olarak kalplerimizi birleştirmiş ve kenetlenmemize vesile olmuştur. Devlet-millet kaynaşması meydana gelmiştir. Depremzedelerin imdadına koşulmuş, enkazdan canlar kurtarılmaya çalışılmıştır. Yardımlar bir sel gibi oraya akmıştır. Bu elim hadise başta türk ve islam dünyası olmak üzere bütün dünyanın şefkatini celbetmiştir.

Her olayın bir görünen maddi ve bir de görünmeyen manevi sebebi vardır. Depremlerin görünen sebebiyer kabuğunda fay adı verilen çatlaklardaki hareketlerdir. Mağma veya küçük cehennem denilen yerin merkezindeki sıcaklığı 6000 oC olduğu tahmin edilen ateşten yükselen enerji, fay hatlarında belirli yerlerde zamanla birikir. Bu birikimin oluşturduğu basınç faylarda kırılmalara ve çökmelere sebep olur. Faylardaki bu hareketler yeryüzüne şiddetli titreşimler ve sarsıntılar hâlinde yayılır. Sarsıntılarla binalar sallanır ve zayıf binalar salınıma dayanamayarak yıkılır. Bu olay mal ve can kayıplarıyla sonuçlanır.

Ateş yakar, yağmur ıslatır ve soğuk üşütürse deprem de yıkar. Ateşin yakıcılığına, yağmurun ıslatıcılığına ve soğuğun üşütücülüğüne karşı kendimizi nasıl koruyorsak depremden de ona göre korunacak tedbirleri almalıyız. Yoksa bu kanunların şakası yoktur. Bunlar Cenab-ı Hakkın tabiatta koymuş olduğu değişmez kanunlardır. Bunu bilerek hareket etmeliyiz. Ülkemizin büyük bir kısmı deprem kuşağı üzerindedir. Bu yüzden sağlam zeminde ve depreme dayanıklı binaların yapılması ve yapanların denetlenmesi gerekir

Deprem, yangın ve sel baskını gibi afetler sıkça karşılaşılan olaylardır. Bu afetlerde mal, mülk ve can kayıpları olabilmektedir. Eğer “sadece dünya vardır başka alem yoktur” dersek; gerçekten  o zaman bu afetlerde yitirilen mal ve canlar çok büyük bir ızdıraptır. Bunun bir tesellisi de yoktur.

Ancak bu maddi ve manevi kayıpların ahirette bir mükafatının olduğuna dair inancımız acılarımızı bir derece hafifletmektedir.Çünkü hayat bu dünyadan ibaret değildir.Ruhlar aleminden başlayıp anne karnından ve dünyadan geçerek kabir,  mahşer ve hesap alemleriyle devam eden ve ebediyete uzanan bir yolculuktur hayat.

Bu dünyadaki kayıplar,eğer inanıyorsak, öbür alemde Rabbimizin mükafatlarıyla dengelenmektedir.Depremde vefat edenler ehl-i iman ise şehit hükmündedir. Depremzedelerin zayi olan mal ve mülkleri ise onların defterine sadaka olarak yazılmaktadır.

Depremde vefat eden kardeşlerimize Allah’tan rahmet ve depremzede kardeşlerimize de sabırlar dilerim.

Rabbim bir daha bizi böyle büyük imtihanlarla sınamasın. Amin.

Yazarın Yazıları
Yorumlar (0 Yorum)

Bu içeriğe yorum yapılmadı, yorum yapmak ister misin?

Yorum Yaz